Yandex
18 Mart 2025 Salı
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Saldırgan Abdullah Çakıroğlu'ndan skandal savunma: Kırbaç vurulması gerek

Hemşire Ayşe Terzi'ye otobüste tekme atan saldırgan, savunmasında 'Kadının normal bir giyimi yoktu. İslam hukukunda seksi giyinen bayana kırbaç vurulur.' dedi. Tahliye edildi.

Saldırgan Abdullah Çakıroğlu'ndan skandal savunma: Kırbaç vurulması gerek
A+ A-

ESRA ALUS

Şort giydiği için saldırısına uğrayan hemşire Ayşegül Terzi'ye saldıran Abdullah Çakıroğlu'nun yargılanmasına başlandı. Terzi durum salonunda saldırganı görünce hıçkırarak ağladı. Saldırgan ise hastalığı nedeniyle suç işlediğini ve "efendi" diye tabir ettiği Murat diye bir hocaya gittiğini söyledi. Savunmasında da ise "İslam hukukunda seksi giyinen bayana kırbaç vurulur. Doğrular birinci derecede Kuran-ı Kerim'de yazıyor" dedi. Sanık ayrıca vuruşunun sert olmadığını söyledi.
40. Anadolu Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Terzi'ye desdek vermek isteyen onlarca vatandaş ve sivil toplum örgütü temsilcileri adliyeye akın etti. Duruşma salonuna ilk olarak hemşire Ayşegül Terzi'yle annesi, babası ve avukatları alındı. Sonrasında duruşmaya sanık Abdullah Çakıroğlu getirildi. Bu sırada Terzi gözyaşlarına boğuldu. Duruşmada kimlik tespiti yapılan Abdullah Çakıroğlu 35 yaşında, bekar ve 10 yıldır özel güvenlik görevlisi olduğunu belirterek lise mezunu olduğunu söyledi. Mahkeme hakimi kimlik tespitinin ardından iddianame okundu.

KADIN AVUKATLARDAN DESTEK

Hemşire Ayşegül terzi'ye 15 kadın avukat destek veriyor. davaya İstanbul ve İzmir Barosu'nun kadın avukakları müdahil oldu. Duruşmayı Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ve kadın cinayetlerini durdurduracağız platforumu üyeleri de izliyor.

SEKSİ GİYİNEN BAYANA KIRBAÇ VURULUR

Sanık Abdullah Çakıroğlu savunmasında, "Ege'de Murat diye bir hocaefendi var. Hastalığım başladığında ona gitmiştim. Kendi kendime konuşma hallerim başlamıştı. Bana ilaç verdi, tedavi oldum, kendime geldim. 1,5 sene hiç kimseye bulaşmadım. Sonra yine kendi kendime konuşma hallerim arttı. Hastalığım nüksetmeye başladı. Hocayı arayıp ilaçlarımı istedim. İlaçları göndereceğini söyledi. 2 gün üst üste nöbete kalınca psikolojim bozuldu kendi kendime konuşmalarım arttı ve otobüsteki hadise oldu. Bayanı gördüm otobüste oturuşu müstehcen diye kendisine doğru oturmasını söyledim. Suretiyle 'şanane' anlamında bir ifadede bulundu. Ve istemdışı bir harekette bulundum. Yaptığımı doğru bulmuyorum oturuşunu da doğru bulmuyorum. Oturuşunu doğru bulmadım uyardım kendisi umursamadı ve bu olay vuku buldu. 'Cünup' kelimesini kullandım, diğer kelimeler bana ait değil. Kuran'da açıkça örtünmesi gerektiği yazıyor. Gayrimüslim ise uygun giyinmeli. İnsanın şehvet duygularını kabartıyor. Benim olayda şehvet duygularım kabarmadı. İstemdışı davranışta bulundum. Yılışık bir tavır takınmıştı bana bakıyordu."

'CİNLER MUSALLAT OLMUŞ BANA'

Çakıroğlu, "Yaşanan olayın ardından konuşmalarıyla herkes beni dövdü. Aşağı indirip tekrar dövdüler. Cezaevinde de darp edildim. Sonuçta bu olayda sara hastalığımın etkisi büyüktür. Erenköy Ruh ve Sinir hastalıkları Hastanesi'nde 14 gün tedavi gördüm. Başka da bir sağlık kurumunda tedavi görmedim. İzmit bölgesinde de bir hocaya gittim. Orada beni okudular. Cinler musallat olmuş bana öyle dediler" dedi.

SERBEST BIRAKIRSANIZ TEKRAR YAPACAK

Ayşegül Terzi'nin ruhsal durumunun iyi olmadığı gerekçesiyle avukatı, Terzi'nin önünde durmak istediğini söyledi. Avukatlarının arkasında durarak ifade veren Terzi, "Ben sabah Giresun'dan gelmiştim. Üst üste nöbetlerim vardı. Paraya ihtiyacım olduğu için kendime nöbet yazdırmıştım. Kurban kesecektim vekalet vermek için babama gitmem lazımdı. Üzerimde sivil kıyafetlerim vardı. Otobüse binince koltuğa oturdum. Annemle telefonla konuşuyordum. Bayramlaşıyordum. Yüzüme tekme attı. Sonrasını hiç hatırlamıyorum. Sadece uzun siyah saçlı birini hatırlıyorum benim de başıma gelebilirdi diyordu" dedi. İfadesi sırasında sanık müdahale edince sinirlenen Terzi ağlayarak, "Lütfen bana müdahale etmesin" şeklinde istekde bulundu. Ağlamaya başlayan Terzi savunmasını yarıda bırakmak zorunda kaldı. Mahkeme Başkanı sakinleşmesi için Terzi'ye zaman verdi.

'BACAKLARIM KAPALIYDI'

Terzi'nin sakinleşmesinin ardından ifadeye devam edildi, "Ağzından çıkan sözleri hatırlamıyorum. Sadece otobüse bindiğimde elimdeki poşetleri bacağıma koyduğumu biliyorum. Bacaklarım kapalıydı" dedi. Hastanede doğru muayene edilmediğini söyleyen Terzi, "Karakolda söylediklerim de tutamağa doğru yazılmadı. Ben sonra kendi çalıştığım hastaneye gittim. Arkadaşlarım beni karşıladı. Ağrı kesici ve sakinleştirici yaptılar. Bütün gün hastanede kontrol altında tutuldum. Ağzımın içinde yaralar vardı. Doktor dikiş atılması gerektiğini söyledi. Ama ben istemedim. Çünkü korkuyordum" dedi.

TERZİ'NİN AVUKATI TUTUKLULUĞUNUN DEVAMINI TALEP ETTİ

Ayşegül Terzi'nin avukatı konuşmasında "Adlı tıp raporunda da basit tıbbi tedavi ile giderilemeyecek fiziki ve psikolojik travmaların varlığı tespit edilmiştir. Terzi, baş ve çene gibi ölümcül hasar bırakabilecek noktalara darbe almıştır. Hala otobüse binemiyor ve çalıştığı yerden izin almak zorunda kalmıştır. Sanık eylemleriyle ülkemizin taraf olduğu anayasamızda güvence altına alınmış olan yaşama temel hak ve özgürlüklerine saldırmıştır. Sanığın iddianamesinde tanımlanmış olan suçların niteliği ve CMK 100 maddesinde devam eden tutuklanma koşulları devam ettiğinden tutuklulugunun devamını talep ediyoruz" dedi.

'BUNLARI ÖLDÜRMEK LAZIM, KAFALARINI KOPARMAK LAZIM'

Duruşmada dinelenen tanık Mahir Kır, ayakta seyahat ettiğini belirterek, "Müştekinin yanı boştu. O sırada birisi elleriyle omzumdan tutunarak tekme attı. Ayşegül'e 'yakının mı?' diye sordum, ağlıyordu. Ayşegül ilerledikten sonra şahsa dönerek 'niye vuruyorsunuz?' dedim. 'Otobüsü cünup etti, bunları öldürmek lazım, kafalarını koparmak lazım, şeytanları otobüse topladı' diyordu. Sanık şoföre seslenerek otobüsü durdurma kimse inmeyecek dedi. Sonrasında bir kargaşa oldu ve sanık otobüsten indi. Biz polise teslim etmeye çalışırken kaçtı".

ADALETİ HALK SAĞLAR

Otobüs şoförü Şaban Bıyıklı duruşmada tanık olarak dinlendi. Hakim tanık yemini yaptırmadan önce tanık Bıyıklı'ya, "Çoğunluğun bildiğinin aksine adaleti hakim savcılar değil halk sağlar. Gören gördüklerini, duyan duyduklarını, bilen bildiklerini anlatacak ki dosdoğru adalet sağlanacak" dedi.

ELİNİZİ VİCDANINIZA KOYUN

Saldırının gerçekleştiği otobüsün şoförü Şaban Bıyıklı, ise mahkemede, "11A hattında Üsküdar'a gittim. Çamlık durağını geçtikten sonra otobüste bir patırtı oldu. Otobüsü durdurdum. Genç bir bayan yanıma geldi, 'Abi ben bu adamı tanımıyorum' dedi. O sırada arka tarafta bir kargaşa oldu, vuran şahsı dışarı attılar ve adamın kaçtığını söylediler. Yolcular devam edelim dedi. Bacımız 3 durak sonra inmek istedi, ben de indirim. Polis çağırma talebi yoktu. O anda hastanelik bir durum yoktu. Bacımdan da bir talep gelmedi" dedi.

Bu sözler üzerine Ayşegül Terzi, otobüs şoförü Bıyıklı'ya, "Elinizi vicdanınıza koyun ve öyle konuşun" diyerek tepki gösterdi.

'BENİM VURUŞUM SERT DEĞİLDİR'

Dinlenen tanıkların ardından söyleyeceği birşey var mı diye sorulan sanık Çakıroğlu, "Benim vuruşum çok sert değildir. Orta halli bir vuruştu. Ayağımda spor ayakkabılarım vardı. Yumuşak ayakkabılardır. Aldığı raporun da abartılı olduğunu düşünüyorum. Ben orada Genelkurmay Başkanı olduğumu söyledim. Ama tanıklar bunu hiç söylemedi. Hasta olduğumun en büyük kanıtı budur" dedi.

MÜVEKKİLİM RUH HASTASI

Müvekkilinin adını yanlışlıkla 'Abdullah Öcalan' olarak söyleyen sanık avukatı, ismi düzelterek, 'Sanık Ayşegül Hanım'ı görmüyordu. Mini etekli mi kadın mı olduğu için vurduğunu bilemeyiz. Müvekkilim ruh hastası bipolardır.'

Çakıroğlu’nun avukatı “Müvekkilim ruh hastası, kendisini savunmaya muhtaç. Bu olan kadın hakları üzerinden basına taşınması toplumu kutuplaştırır” dedi. Çakıroğlu'nun avukatı kadın örgütlerinin davaya katılmasını doğru bulmadığını da kaydetti.

SERBET BIRAKILMIŞTI

Terzi'nin şikayetçi olduğu saldırgan Abdullah Çakıroğlu gözaltına alınmasının ardından serbest bırakılmış, gelen tepkiler üzerine "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçlamasıyla yeniden gözaltına alınmıştı.

Çakıroğlu hakkında 4 ayrı suçlamadan 9 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Adli Tıp, şort giydiği gerekçesiyle tekmelenen hemşire Ayşegül Terzi’yle ilgili raporunda, olay nedeniyle ruhsal travma yaşadığını ve psikolojik tedavisinin zorunlu olduğunu belirtmişti.

Son Dakika Haberleri
Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız