Almanya’nın ambargosu Türkiye’yi sarsmaz
Almanya-Türkiye ilişkileri, Berlin’in ‘silahları bekletiyoruz’ açıklamasıyla daha da gerildi.
Turan Salcı
Almanya-Türkiye ilişkileri, Berlin’in ‘silahları bekletiyoruz’ açıklamasıyla daha da gerildi. Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu “Türkiye hiçbir zaman çaresiz değildir” diyerek Almanya’ya yanıtını geciktirmedi. Aydınlık’a değerlendirmelerde bulunan savunma sanayii uzmanları, Alman ürünlerine mutlak bir bağımlılığımız olmadığını, ürünlerin alternatiflerinin olduğunu ve kısa sürede telafi edilebileceğini söyledi.
Aydınlık’a değerlendirmelerde bulunan Savunma Sanayii Uzmanı Turan Oğuz, Almanya’dan yakın tarihlerdeki ithalatımızı şöyle sıraladı: “Denizaltı; gemi, tank, obüs, İHA, tabanca, tüfek türü hafif silahlar, tank muhimmatı, torpido, çeşitli silah ve ekipmanların alt sistemleri ile komponentleri, yedek parça, savunma sanayii üretimlerinde kullanılan imalat makinalar.”
“Almanya ile Airbus A400M konsorsiyumu içerisinde ortak üretim ve Thyssenkrupp Marine Systems’in (TKMS) Reis sınıfı (Type 214) denizaltılarının lisans altında üretimi konularında birlikte calışmaktayız. Ayrıca Alman Rheinmetall şirketi de Türk BMC ile ortak şirket kurdu. Başta Altay tankı olmak üzere zırhlı araçlar konusunda ortak üretim hedeflemekte” diyen Oğuz, “Bunlardan A400M ve denizaltı projeleri çok sıkı sözleşmelere bağlı olduğundan ileride çok büyük tazminatlar ödememek icin etkilenmeyecektir” ifadeleri kullandı.
ETKİLERİ NE OLUR
Oğuz, Almanya’nın uygulayacağı bir yasağın Türkiye açısından etkilerini ise şöyle değerlendirdi: “Yurt içi ve yurtdışında terörle mücadelemiz açısından, kapsamlı bir catışma durumunda Leopard tankı yedek parçalarının satılmaması veya geciktirilmesi ilk anda sıkıntı çıkarabilecek gibi görünse de dünya çapındaki alternatif tedarik kanallarını harekete gecirerek kısa sürede ikame edebiliriz. Envanterdeki diğer denizaltı ve gemiler için de mevcut yedek parça stoğumuz ilk anda yeterli olacaktır. Daha sonrası için alternatif kanallarımız da mevcuttur.
Yakın gelecekteki gemi, denizaltı, Altay tankı ve Fırtına 2 KMO güc grupları için Türkiye hem batı hem de doğudan alternatiflerini ileri seviyeye getirmiştir. Hemen bugün çok ani olarak Almanya ile tüm ilişkilerin kesilmesi durumunda belki geçis sürecinde 1-2 yıl yavaşlama olur ama bu tip radikal değişiklikler ancak savaş zamanlarında veya Birleşmiş Milletler kararlarıyla gözlemlenmiştir. Dolayısıyla hayatın normal işleyişinde bu konuda da bir etkisi olacağını düşünmemekteyim.”
ALTERNATİF YARATABİLİRİZ
“Hafif silahlar konusunda zaten çok ihtiyacımız kalmadı” diyen Oğuz, sözlerine şöyle devam etti: “Diğer tüm konularda da Alman ürünlerinin birden çok alternatifi hazırdır. Hiç dikkati çekmeyen ama en çok etkileyecek gruplardan biri de yerli firmalarımızın silah üretiminde kullandığı ileri teknoloji makina, ekipman ve yedek parçalarına konulabilecek bir ihracat yasağıdır. Bu tür sivil-askeri ikili kullanıma yönelik üretim unsurlarının engellenmesi amaçlı çok uç bir girişim şu an için söz konusu olmasa da iş o noktaya kadar gelirse ilk anda Türkiye’yi silah ihracatının durdurulmasından daha çok etkiler ama sonuçta bunlar ticari ürünler olduğu için yakın bir zamanda dünya çapında birden çok alternatifi yaratılır.”
TEHDİT OLUŞTURMAZ
Oğuz sözlerini, “Fiyat, teslim süreleri gibi bilinçli seçimler haricinde Alman ürünlerine mutlak bir bağımlılığımız yoktur. Tüm ürünlerin alternatifleri yaratılmış olup sadece Almanya ile sınırlı bir ihracat yasaği bizi kısa süreli olarak yorar ama milli güvenlik tehdidi olusturmaz” diyerek sonlandırdı.
‘KISA VADEDE SIKINTI ÇEKEBİLİRİZ’
Savunma sanayii alanında çalışan bir diğer uzman ise “Kısa vadede sıkıntı çekebiliriz” diyerek sunları ekledi: “Almanya’dan aldığımız ve ikamesi olmayan sadece denizaltı var. Onun haricinde diğer bütün ürünlerin 2. ve 3. ülkelerde muadilleri var. Almanya ağır bir ambargo uygularsa, zırh çeliği ve çeşitli araçlarda kullanılan motorları Almanya’dan aldığımızdan dolayı, kısa vadede biraz sıkıntı çekebiliriz. Fakat orta ve uzun vadade bunun diğer ülkelerden ikame edilerek telafisi mümkündür.”