1 Mart Medyanın Halleri

Hazırlayan: Ercan Dolapçı

MEHMETÇİĞİN EMEĞİNE SAYGI DUYULSUN

ABDÜLKADİR SELVİ / HÜRRİYET

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’la, depremin ilk gününden itibaren bulunduğu Hatay’da konuştuk.

Deprem anından itibaren yapılan çalışmaları anlatan Hulusi Akar, “Beklentimiz, ülke olarak yaşadığımız bu derin acıya ve Mehmetçiğin ve personelimizin büyük emeğine saygı duyulması” dedi.

Nereden geliyor takviyeler? Kayseri’den, Antep’ten, Şırnak’tan, Mardin’den, Midyat’tan geliyor. Daha da ötesinde Babaeski’den geliyor, Edremit’ten geliyor, İzmir’den geliyor, Kıbrıs’tan geliyor, Kars’tan geliyor. Yani burada Hava Kuvvetleri de var, Deniz Kuvvetleri de var, Genelkurmay da var, MSB de var. Tüm askerleri yığarak olmaz. Teknik olarak bu işten anlayan personeli kullanmak esas. Yani kullanılabilecek ne varsa kullandık, kullanıyoruz.

Uzaktan böyle ahkâm kesmekle olmuyor. Hududu kim koruyacak, Suriye’de kim kalacak? Suriye’yi mi boşaltacağız, Irak’ı mı boşaltacağız? Görmek istemeyen körler ve duymak istemeyen sağırların amacı farklı, bizim derdimiz farklı. Beklentimiz, ülke olarak yaşadığımız bu derin acıya ve Mehmetçiğin ve personelimizin büyük emeğine saygı duyulması.”

  • “Depremin ardından Milli Savunma Bakanlığı’nın yanı sıra Genelkurmay, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri’nin harekât merkezleri süratle yapılması gerekenleri yaparak saat 04.30’da birliklerden rapor istedi.
  • Aynı saatte Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugay Komutanlığı’na ‘Hazır ol’ emri verildi.
  • Saat 04.50’de 2. Ordu Komutanımız Metin Gürak görevinin başındaydı ve birliklerden durum raporu almaya başladı.
  • Saat 05.00’te Bakanlığımız bünyesinde Afet Acil Durum Kriz Merkezi teşkil edildi.
  • Saat 05.00 itibarıyla Genelkurmay Başkanımızdan ve Kuvvet Komutanlarımızdan bilgileri aldık.

AKŞENER NEDEN BU KADAR ÖFKELİ?

HASAN BASRİ YALÇIN / SABAH

Aslında öfke ifadesi hafif kalıyor. Öfkenin de ötesinde. Akşener, CHP kurmaylarına bildiğiniz hakaret ediyor. Bu durum masayı devirme ihtimalini en azından henüz içermiyor olabilir ama kendisini o kadar keskin ifadelerle bağlıyor ve bu ifadelere rağmen o kadar cevap alamıyor ki, sonuç itibarıyla hem kendisini hem partisini hem de masayı çok zor durumda bırakacak gibi.

Neresinden bakarsanız bakın, kötü bir siyaset ve kötü bir söylem. Ama anladığım kadarıyla Akşener kendince bunu makul görüyor ve haklı olduğunu düşünüyor. Çünkü bu zamana kadar birçok denemesi boşa çıktı.

Masanın CHP'den sonra en büyük partisi olduğu için kendinin söz hakkı olduğunu düşünüyor. Siyaset yapmanın gereği de budur. Eğer etkili olamayacaksanız dükkânı kapatmak gerekir. Ancak CHP masayı baştan itibaren öyle kurdu ki, İyi Parti diğer küçük partilerle eşitlendiği gibi etki alanı da sınırlanmış oldu. CHP ve Kılıçdaroğlu asıl aktör haline dönüştü. İyi Parti bir payanda olmaktan çıkıp belirleyici bir aktöre dönüşmek için aday isimleri ortaya attı. Tartışma yaratmaya çalıştı. Anketler sızdırdı. Hatta çokça bel altı vurdu.

Ancak CHP'nin kurgusu işlediği ve zaman daraldığı sürece İyi Parti konumlandığı noktadan sıyrılamadı. CHP söylenen sözleri görmezden gelerek ittifak adı altında kendi gemisini yürütmeyi başardı.

Aslında öfke ifadesi hafif kalıyor. Öfkenin de ötesinde. Akşener, CHP kurmaylarına bildiğiniz hakaret ediyor. Bu durum masayı devirme ihtimalini en azından henüz içermiyor olabilir ama kendisini o kadar keskin ifadelerle bağlıyor ve bu ifadelere rağmen o kadar cevap alamıyor ki, sonuç itibarıyla hem kendisini hem partisini hem de masayı çok zor durumda bırakacak gibi.

Neresinden bakarsanız bakın, kötü bir siyaset ve kötü bir söyAncak CHP'nin kurgusu işlediği ve zaman daraldığı sürece İyi Parti konumlandığı noktadan sıyrılamadı. CHP söylenen sözleri görmezden gelerek ittifak adı altında kendi gemisini yürütmeyi başardı.

DEZENFORMASYON TEZGÂHI VE YALAN FIRTINASI

YAŞAR HACISALİHOĞLU / AKŞAM

Devlet-millet bütünleşmesiyle de yaraların süratle sarılması için seferberlik sürüyor. Buna karşın, Türkiye'nin toplumsal dayanışmasını zedelemeye çalışanlar da faaliyetlerine aralıksız devam ediyor. Bir yandan deprem fırtınası sürerken, öte yandan da yalan fırtınası sürüyor.

Toplumsal enkazlar oluşturabilmek için depremleri fırsat gören bu odakların hemen her platformu kullanabilmenin çabası içinde oldukları görülüyor.

Daha önce orman yangınlarında ağırlıklı olarak twitter üzerinden başlatılan manipülatif çabanın, aynı yol ve yöntemlerle şimdi de işbaşında olduğu tespit ediliyor.

Katar Hamad Bin Halife Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak da görev yapan Mark Owen Jones, daha önce orman yangınların yaşandığı dönemde; "Help Turkey" ve "Global Call" etiketleriyle yapılan paylaşımların gerçek insanlar ve ünlüler tarafından kullanılmakla birlikte, sahte ve bot hesaplar üzerinden yapay olarak yayıldığını ve bu yönüyle bir manipülasyon kampanyasının ürünü olduğunu tespit ederek, dezenformasyon tezgahını ortaya koymuştu.

Şimdi de aynı yol ve yöntemlerle depreme ilişkin olarak da 30 bin twit üzerinden dezenformasyonun nasıl yapıldığını, yine kanıtlarıyla İngiliz uzman Mark Owen Jones ortaya koymuş durumda.

Dijital alanda sosyal medyada dezenformasyon konusunda uzmanlığıyla bilinen Mark Owen Jones, twitter hesabından yaptığı açıklamalarla depreme ilişkin nasıl bir tezgâhın oluşturulduğunu kanıtlarıyla ortaya koydu. Buna göre farklı ülkelerden açılan hesaplar üzerinden 30 bin dezenformasyon tweet'i gönderildiği anlaşılıyor.

Sonraki Haber