10 Aralık Dama Çözümleri

Türk Daması Federasyonu Eski Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Türk Daması Derneği Eski Başkanı Ahmet Murat Çelik'in hazırladığı Dama Köşesi her cumartesi Aydınlık Gazetesi'nde, yanıtlar Aydinlik.com.tr'de...

DAMACIBAŞI İBRAHİM BEYİN KİTABI

1892 yılı basımlı Damacıbaşı İbrahim Bey’in dama risalesi Mehmet Özer Özarkman ve Suat Boztepe tarafından araştırıldı, karşılaştırıldı, düzenlendi. Kitapçıkta 60 konum inceleniyor. Bunların 20 adedi hurda, 40 adedi açmaz. Bu sanatlı oyunların bir kısmı taş basmalı. Çevirisi yapıldı fakat oyuncuların ismi yazmıyor ve günümüzde bilinen, uygulanan bazı temel taktikleri içeriyor.

Damacıbaşı İbrahim Bey (1843? – 1902?), Abdülaziz saltanat döneminin (1861 1876) en güçlü dama oyuncusudur. Damacı Ethem Efendinin (1810 - 1886) damadıdır. Feyz aldığı kişiler Ziya Bey ve Agop ustadır.

Daha önce 1883 yılında biri İstanbul, biri ABD’de el yazma ve daha sonraki yıllarda biri Ankara, biri Çorum kütüphanelerinde olmak üzere taşbaskı bir kitap daha yazmıştır. 1869 yılında saraya damacıbaşı olarak tayin edilmiş, eşi Hanende hanımdır ve oğlu 1881 doğumludur. Çok nüktedan bir insan olduğu söylenir. Mâ-beyn-i Hümâyûn yani padişah kabul dairesinden yaklaşık 1892 yılında emekli olmuştur. Aynı yıl Chicago fuarına katılmak için başvurmuştur.

Kitapta şöyle yazıyor:

Damacıbaşı İbrahim Bey’in bu kerre cem’ ve tertib etmiş olduğu gayet musanna altmış oyunu hâvi dama risalesidir. Birinci tabı. Maarif Nezareti-i Celilesinin ruhsatıyla. İşbu risalede muharrer ve münderic oyunumuz ehl-i hirafe gayet sehulet-bahş olur derecede tab olunmuştur. İstanbul 1310 (miladî 1892) Alem Matbaası Fiyatı 3 kuruştur. Satılan mahal: Sultan Bayezid’da Kağıtçılar sırasında 42 numaralı pulcu Nazif Efendinin dükkanıdır. Mühürsüz olan nüshalara sahte nazarıyla bakılır.

Evvela eğer bir taş ileriye verilmek lazım gelirse, bu yolda ve eğer taş tarafına gelinmek icap ederse bu yolda ve eğer sol tarafına gelinmek iktiza etmiş ise bu yolda işaretlerle gösterilir. Mezkur taşlar rakam olup ikinci derecede hareket ettirilecek olan taşın herhangi tarafa hareketi matlub ise tarif olunduğu üzere iki rakamın terkimiyle üçüncü ve dördüncü dalı nihaye minval-i meşruh hareket ettirildikde neticesinde açmaz anlaşılıyor. Bu risalede muharrer bulunan açmazların hallinde bermuceb-i tarifat kemaliyle dikkat olunup … iştigal ile izaat-ı dikkat edilmesini ashab-ı basirete gayr-ı mahzi ise de bir kerre de acizane ihtarara cesaret eylerim.

 Son Posta 30 Mart 1937 tarihli gazetede Muhlis Bey (1878?-1950?) şöyle anlatıyor:

Abdülaziz damanın meraklısı değil, adeta delisiymiş! Evvela şöyle böyle bir dama hocası bulmuş. Sonraları, her sene sarayda dama müsabakaları yaparmış. Bu müsabakalarda birinci çıkana, damacıbaşı sıfatını verir ve eski hocasını gönderip, yenisini saraya alıkoyarmış!’ Bu müsabakalar başlayacağı zaman adamları, memleketin bütün dama ustalarını aratırlar, buldururlarmış.

Bir seferinde usta damacı arayan bu adamlar, İbrahim adında bir delikanlının methini duymuşlar. Sorup soruşturunca onun meşhur fakat çok mütevazı bir dama ustası olduğunu anlamışlar ve kendisini bulmuşlar.

İbrahim, Üsküdar’da fakir bir yorgancının yanında çıraklık ediyormuş.

Davet üzerine mecburen fakat sıkıla ezile saraya gitmiş. Padişahın hocası dahil olmak üzere bütün karşısına oturanları yenmiş ve damacıbaşı olmuş. Zürradan (çiftçi, ziraatçı) olduğunu söyleyen ak saçlı muhatabım, Abdülaziz’in meşhur damacısı Bay İbrahimin talebelerinden imiş. Benim en acıdığım şey İbrahim’in hazırladığı dama kitabını bastıramamasıdır. Tam 3000 türlü yenme usulü bilirdi. Bütün bunları Baba Tahir’in basmaya başladığı dama kitabında inşa ediyordu. Fakat Baba Tahir ölünce eser yarım kaldı...

Bu hafta sorular da bu kitaptan olacak. Özerkmen ve Boztepe hocalarımın ellerine emeklerine sağlık. Türk damasına yaptıkları katkılar bütün takdirlerin fevkinde.

https://youtu.be/IRNN4KG24Ww

https://youtu.be/jmc6V-7gcBg

Sonraki Haber