100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı! ‘En büyük jüri’ olan halka sunuldu

Cumhuriyetimizin 100. yılı için, sözlerini şair Hüseyin Haydar’ın yazdığı, bestesini Ekrem Ataer’in yaptığı ‘100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı’, önceki gece ilk kez ‘Türklüğün kalesidir ki kutlu devlet yıkılmaz / Atom parçalansa da bu millet parçalanmaz’ diye haykırdı

Sözlerini şair Hüseyin Haydar’ın yazdığı, bestesini Ekrem Ataer’in yaptığı “100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı” dinleyiciyle buluştu. 28 Ekim akşamı (2023 tarihine gönderme) saat 20:23’te eş zamanlı olarak Ulusal Kanal, Ulusal Radyo, Borusan Klasik Radyo ve Ekrem Ataer Youtube kanalında yayınlanan marş, “Büyük Ailemiz Türk Milletine” notuyla birlikte ve klipiyle halkın beğenisine sunuldu.

Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlamaları dolayısıyla üretilen çeşitli 100. yıl marşları, peşi sıra dinleyiciyle buluşmaya devam ediyor. Bunlardan sonuncusu, “100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı” ismini taşıyor. Eser, herhangi bir sipariş veya maddi karşılık üzerine değil, alanlarında başarıları bulunan ve toplumsal duyarlılığı yüksek usta sanatçıların kendiliğinden üstlendikleri görev sonucunda ortaya çıktı. Sözleriyle de müziğiyle de üstün özellikler taşıyan marş, “100. Yıl Marşı” olarak ortaya koyulan parçalardan oldukça farklı. 100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı’nın sözleri, dün gazetemizle birlikte verilen 29 Ekim Özel Eki’nde yayımlandı. Türkiye’nin dününü, bugününü ve geleceğini birlikte kucaklayan ve Türk kültürünün değerlerini yücelten marş, daha ilk yayından itibaren büyük beğeni aldı.

Ekrem Ataer’in düzenlemeleriyle Soundtrack Stüdyoları’nda kaydedilen 100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı’nın kayıtları Yaşar Taner, Mix- Mastering’i ise Meriç Demir tarafından yapıldı. Marşı seslendiren koro; Mehmet Tükel Acar, Şükrü Alkan, Deniz Mert Ataman, Uygar Bektaş Okan Fidan, Haluk Öcal, Atahan Kahraman, Gülben Kızıltaş Ahmet Bahadır Özkoca, Busegül Yalçın, Ayşenur Yeşilyurt ve Sedat Yıldırım’dan oluşuyor. Canlı kayıtlardaki keman Çağlar Haznedaroğlu’na, zurna ise Ünal Yürük’e ait.

Hüseyin Haydar

CUMHURİYETİN 50. YILINDA ŞİİRİYLE ÖDÜL ALMIŞTI

Marşın sözlerini yazan şair Hüseyin Haydar tam elli yıl önce, Erzurum Atatürk Lisesi öğrencisiyken 50. Yıl ödülünün de sahibi. 1973 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 50. Yılı kutlamaları kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı’nın açtığı Şiir Yarışması’nda Bölge Birincisi olmuştu. Cumhuriyetin 100. Yılı kutlamaları kapsamında bir 100. Yıl Marşı yazmayı görev olarak üstlendiğini belirten Haydar, “Bu marşı, büyük ailem milletimden aldığım buyrukla yazdım” diyor. Usta Şair ülkemizin yanı sıra Filistin başta olmak üzere milli bağımsızlığı için savaşan birçok ülkeyi de mısralarına taşıdı. Basılmış on şiir kitabı bulunan ve Akademi ödülü, Yunus Nadi Şiir Ödülü de içinde pek çok şiir ödülü kazanmış şairimiz, aynı zamanda başka bir rekorun da sahibi: Aydınlık’ta 15 yıldan beri, Türkiye ve Dünya gündemine tanıklık eden şiirlerini her hafta yayımlamayı sürdürüyor. Hüseyin Haydar, aynı zamanda 2014 yılından bu yana gazetemizde köşe yazarlığı yapıyor ve kültür sanat siyaset bağlamında kuramsal makaleleri kaleme alıyor.

Şiirleri ABD, Rusya, Bulgaristan, Romanya, vb. ülkelerdeki Çağdaş Türk Şiiri Antolojilerinde yer alan Hüseyin Haydar; Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), PEN, 68’liler Vakfı ve Edebiyatçılar Derneği üyesi.

Ekrem Ataer

‘BİR HEYECAN VE ULUSAL GÖREV’

100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı’nın bestecisi Ekrem Ataer de Cumhuriyet’imizin bir yüzyılı devirip yeni bir yüzyıla merhaba demesinin heyecanını arttırdığını söyledi. Birçok meslektaşının bu anlamda kıymetli çalışmalar ortaya koymasının son derece sevindirici olduğunu belirten Ataer, “Ben de birey olarak bu heyecan ve hayaller dizgesinin bir noktasındayım. Bunu bir heyecan ve ulusal görev olarak düşünüyorum.” açıklamasını yaptı. Ataer, ortaya konan 100. Yıl Marşı eserlerinden hangisinin kalıcı olacağına yıllar içinde Türk milletinin karar vereceğine değinerek “en büyük jüri halktır” dedi.

Halk Müziği öğeleri ile çağdaş müzik unsurlarını yan yana getirmesiyle bilinen müzisyen, yazar ve besteci Ekrem Ataer, senfonik folk ve folk pop tarzları ağırlıklı olmak üzere sekiz albüme imza attı. İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuarı'nda Yüksek Lisans yapmış olan Ataer, Avusturya Viyana Müzik Akademisi‘nde Kompozisyon Eğitimi üzerine kurlara katıldı. Radyo ve Televizyon programcılığı ile de tanınan Ataer, TRT başta olmak üzere çeşitli yayın kuruluşlarında program yapımcısı, yayın koordinasyon ve sunucusu olarak görev yaptı. Ataer, yaklaşık 7 yıldır yapımcı olarak çalıştığı Borusan Klasik Radyo’da “Kapriçyo” adlı programı yapıp sunuyor.

Hüseyin Haydar'ın Cumhuriyetin 50. Yılında aldığı 1.'lik madalyası

‘HACIBEKTAŞ SENFONİSİ’ ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR

Ekrem Ataer'in alanında ödüller almış belgesellerde de imzasına rastlıyoruz. Yazın ve müzik alanında ödüller almış olan Ataer; Avrupa'da konserler verdi. 2005 yılında kendi kurduğu ve ülkemizin en büyük Halk Korosu olan 1200 kişilik nüfusa sahip koro ile 2016’da Uluslararası “Women’s Word Records”u alarak bir de dünya rekoru kırdı. Ekrem Ataer’in105 bestesi, 4 bölümlü Hacıbektaş Oratoryosu,6 senfonik türkü, 3 tiyatro, 5 belgesel film müziği ve 16 çocuk şarkısı bulunuyor.

Şu sıralar ilk seslendirmeye hazırlanan “Hacıbektaş Senfonisi” üzerinde çalışan Ataer’in 2013 yılında Hayyam rubaileri üzerine yaptığı “newage” tarzında bir albüm ve bağlı bir kitap çalışması da bulunuyor. Bu çalışmanın müzikal unsurları arasında dünyaca ünlü müzisyen Kitaro, İranlı şair Ahmad Shamlu ve yazar Ayşe Kulin dikkat çekiyor. Ataer’in bu çalışmasının kitap ayağında; Adnan Binyazar, Aydın Boysan, Hüsrev Hatemi, Muazzez İlmiye Çığ, Ayşe Kulin, Doğu Perinçek, Tuncel Kurtiz, AminMallouf, Fikret Otyam, Timur Selçuk, Hıfzı Topuz, Ahmet Ümit gibi isimler de kitaba Ömer Hayyam ile ilgili denemeleriyle katkı sundu. Sanatçı bu albüm ile ilgili Dünya Prömiyerini İspanya’nın Granada kentinde bulunan Elhamra Sarayı’ndaki konseri ile gerçekleştirdi.

GELENEKTEN GELECEĞE UZANAN MARŞ

Cumhuriyet Türkiye’sinin kabul görür marş anlayışının genelde batıcıl modlar üzerine kurgulandığını, birçoğunun da esinlenme ve hatta doğrudan uyarlama olduğunu Yeni Gelen Dergisi’nin 2019 Kasım sayısında kaynakları ile anlatan Ekrem Ataer, 100. Yıl Tam Bağımsızlık Marşı üzerindeki beste çalışmalarını aktardı:

“Müzikal anlamda ulusal duyumlarımıza eş düşmesine öncelik gösterdim. Makamsal yapımızı hissedeceğiniz bir eser oldu. Nihavend bir marş diyebiliriz. Kısacası çok bizden ve çok biz. Teknik olarak yakın ses aralıkları ile kurguladım. Askeri bandolar ve senfonik orkestralar için düzenlediğim çalışmanın ayrıca bir de Mehterân versiyonu var. Yüzyıllardır görmezden geldiğimiz ve sünnet düğünlerine malzeme ettiğimiz bu dünya değerimiz üzerine son 200 yıldır hatırlanabilir bir marş yapılmadı. Bu anlamda da dünyanın ilk askeri bandosuna sahip bir ülkenin onurunu da hatırlatmış oluruz, diye düşünüyorum. Kısacası Mehter ve bando için düzenlenmiş iki versiyon ve asıl sürprizimiz milli ritmimiz olan 9/8’lik başka bir versiyon ile geliyoruz. “

Sonraki Haber