11 Ekim Medyanın Halleri

İşte günün öne çıkanları...

İSRAİL YENİLMEZ SANANLAR HAYAL KIRIKLIĞI YAŞAYACAK

Turgay Öztürk - Akşam

'Bibi'niz kaybetti beyler! Ortadoğu bu gerilimi kaldırmaz, kaldıramaz. Müslüman ülkelerin yöneticileri, sokağın sesine kulak tıkayamaz. Günün sonunda başkenti Doğu Kudüs olacak bir Filistin devletinin kurulması geciktirilemez. Göreceksiniz! Barış isteyen İsraillilerin sayısı da artacak. Gelelim Türkiye'nin tavrına. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın itidal çağrısı son derece yerinde ve anlamlıdır. Başkenti Kudüs olan bir Filistin hayal ediliyorsa, bunu ancak ve ancak Türkiye mümkün kılabilir. Bu 'mümkün'e giden yol da itidal çağrısından geçer. Aksi halde yakında kurulacak o masada Türkiye olmaz. Ve son bir not. İsrail yenilmez sananlar büyük bir hayal kırıklığı yaşayacaklar. Yakın bir zamanda bunun nasıl mümkün olabileceğini görecekler. Hem de çok yakın bir zamanda. İsrail yenilecek!

SAÇMALAMA HÜSNÜ BEY

Salih Tuna - Sabah

"Filistinliler, İsraillilere toprak sattılar" veya "Araplar Türkleri arkadan vurdular" şeklinde sersem sepet yalanları dillendirerek İsrail'in işgalini destekleyenlere haklı olarak karşı çıkan Hüsnü Mahalli kendisi de yeni bir "yalana" imza attı. Dedi ki: "FKÖ'deki grupların büyük bölümü solcuydu ve bundan dolayı bölge ve Türkiye İslamcıları Filistin halkının mücadelesine destek vermezdi..." Saçmalama Hüsnü Bey. "İslamcı" dediğiniz Müslümanlar, Arafat dahil her daim Filistinlileri desteklediler. (Şayet Fetullah Gülen gibilerini kastediyorsan o da saçma, çünkü onlar hiçbir zaman "Türkiye İslamcıları" arasında yer almamışlardı.) Uzun lafın kısası... Sağda solda özellikle de sosyal medyada İsrail'i destekleyen ahbesin çocuklarına bakmayın siz. Türkiye'de hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun tüm namuslu insanlar, siyonist işgale karşı ilk günden beri Filistinlilerin yanında yer almıştır.

BAŞKA BİR DÜNYANIN KAPILARI AÇILDI

Tamer Korkmaz - Yeni Şafak

Bugünlerde, İsrail’i “kollamaya, sanki masummuş gibi göstermeye” yeltenen feveranlarının bir hükmü yok! Şimdi, İsrail karşı saldırıda… Gazze’de yine masumları, sivilleri katlediyor: -Batı Cephesi alkışlıyor! Topraklarını İsrail’in işgalinden kurtarmak için mücadele eden ve bu minvalde eşi benzeri görülmemiş bir saldırıya geçen Filistin’in Hamas’ına karşı… Terörün Hamisi olan Haçlı Batılı Devletlerin alayı ayağa kalktı! Yani? Müslümanların karşısında Haçlı-Siyonist İttifakı var! Baba Bush, vaktiyle ne demişti: “Ülkemizi Yahudi ve Hıristiyan Birliği’nin lideri olarak ayakta tutmaya kararlıyız!” (24 Ağustos 1992) İşbu sözlerin üzerinden otuz yılı aşkın bir süre geçti… Haçlı-Siyonist Cephesi’nin ikilisi, tandemi ABD ile İsrail için… Artık “zevalin kapıları” açılmış vaziyette! HHH Çok alametler belirmiş olsa da… Yerküremizin dört bir tarafındaki toplumlar, bunun farkında değiller! -Bambaşka bir dünya düzeni koşar adım geliyor!

GÖZDEN KAÇIRMAYIN

Soner Yalçın - ODATV

Dört gündür dilimde aynı cümle: Yıkılan çok milletli imparatorlukların ardında bıraktığı sorunlar yüzyılda düzel(e)mez. Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’yı yıkan emperyalizm, geride kalanları paylaşmak için İkinci Dünya Savaşı’na sebep oldu. Ardından Ortadoğu’da (ve Balkanlarda, Kafkaslarda) savaş eksik olmadı. Hamas-İsrail Savaşı’na bu analizle başlamak şart. İsrail’e saldıran Hamas askeri kolu İzzeddin el Kassam Tugayları’ndan bahsetmek istiyorum. İzzeddin el-Kassam (1882-1935), Osmanlı tebaasıydı. Suriye Lazkiye’ye bağlı Cebele’de doğdu. Babası, Osmanlı şeriat mahkemesi yetkilisi ve Hanefi Kaderiyye tarikatının yerel lideriydi. Ki, dedesi tarikatın önde gelen şeyhiydi. Aile Irak'tan Cebele’ye taşınmıştı. El Kassam, El Ezher Camii'nde okumak üzere Kahire'ye gitti. Burada, Müslüman reformcu Muhammet Abduh'tan eğitim aldığı iddia ediliyor… Ardından Abduh’un “öğrencisi” (daha sonra Şurâ-yı Osmani Cemiyeti başkanı olacak) selefi M. Reşit Rıza ile Trablusşam’da temasa geçtiği belirtiliyor…

BABA-OĞUL KAVGASI ŞİDDETLENDİ

Bahadır Çoban - Türkgün

Türk kamuoyu İBB’de dönen liyakatsizlikleri, torpilleri, usulsüzlükleri bir ucundan yakalayabiliyordu ama İmamoğlu’nun çevirdiği bazı dolapları CHP genel merkezinin desteklediği bir adayın, dolayısıyla da Kemal Kılıçdaroğlu’nun perspektifinden işitmek daha önemliydi. Karşı mahalleden biri söyleyecek olursa komplo, karalama kampanyası gibi etiketler vurulabilecek olan iddialar bu kez mahallenin içinden tescillendi. CHP İstanbul il başkanlığını Kemal Kılıçdaroğlu’nun adayı Cemal Canpolat değil Ekrem İmamoğlu’nun adayı olan Özgür Çelik kazandı. Şu günkü durumda Kemal Kılıçdaroğlu uzun zamandan sonra parti içerisinde önemli bir mevzii kaybetmişe benziyor. Cemal Canpolat’ın seçimi kazanması halinde Ekrem İmamoğlu’nun erkenden dürülecek olan hesabı 31 Mart’a sarktı. Cemal Canpolat’ın kendisiyle ilgili kongre salonundaki sözlerini "Rezil olduk yine millete, Türkiye izliyor bizi" ifadeleriyle yorumlayan Ekrem İmamoğlu yarını görmeden “Bugün çok rezil olduk” dememeli. 31 Mart’tan sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde beş senedir ne rezillikler döndüğüne tüm ülke şahit olacak.

Sonraki Haber