14 Ağustos Dama Çözümleri: İstanbul'un dama Kıraathaneleri 2

ÜSKÜDAR ATLAMATAŞI VE SABAHATTİN YARAMAN

Osmanlı dönemindeki şahşahalı ve parlak günlerinin ardından genç Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında dama da bir duraklama dönemi var. Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı veren bu Necip milletin vatan uğruna yapacakları daha mühim ve daha elzem uğraşlar vardı. Dama topluluğu da bundan gayrı düşünülemezdi elbette. Dama topluluğunun fertleride memleketin diğer insanları gibi bir çok cephede şehit düştüler, gazi oldular. Atatürk önderliğindeki genç cumhuriyet ilk hayati hamlelerini hayata geçirdikten sonra Atatürk nesllerinden olan 1920'li yıllarda doğan aydın bir grup kadim Türk Kültürü olan Türk Damasını canlandırmak için İzmir, İstanbul ve Ankara'da muhtelif semtlerde dama kıraathaneleri açılmasına önayak oldular. Anadoluda savaş yıllarından hemen sonra bu gerçekleşmiş fakat İzmir, İstanbul, Ankara gibi nizami olmamıştır. İçerisinde Âsaf bey, Velit bey, Kemalettin bey ve Sebahattin bey gibi kıymetli değerler ve dönemin aydınlarının önayak olduğu bu çalışma damanın yeniden hayata dönmesini sağlamıştır. Bu saydığım isimlerden Kemalettin bey (Demirbaş) halihazırda hayatiyetini sürdüren Türk Daması Federasyonu (TÜDAF)'ın kurucu başkanıdır.

Sevgili dostum akademisyen Dr. Bülent Ayberk ile yaptığımız sohbetlerden birinde Türk damasına ilginin azalmasının entrlijansiya ile bağının azalmasına bağlamıştı haklı olarak. Lakin bu geçmişte böyle değildi. Mesela cumhuriyet döneminin en önemli dama kıraathanelerinden olan Üsküdar Atlamataşı Kıraathanesi müdavimlerinden Sebahattin bey (Yaraman) Türkiyenin en önde gelen aydınlarından biri idi. Türk Siyasetinde önemli yer tutan Turgut Özal, Süleyman Demirel ve Necmettin Erbakan'ın Teknik Üniversiteden okul arkadaşı, ülkemizin kıymetli bir hesap uzmanı ve matematik mühendisi olan Sebahattin bey sadece entellektül birikimini değil, güçlü damasını da kendisinden sonrakilere bırakma gayreti içinde idi. Gelişiminde kendisinin de katkısı olan konumsal damayı (hamle daması) çevresindeki insanlara aktarmak önemli amaçlarından biri idi. Ömrünün son yıllarında Kadıköy Yeldeğirmeni Dama Kıraathanesi onun uğrak yeri olsa da asıl mekanı Üsküdar Atlamataşı kıraathanesi idi.

6 Nisan 1920 Beylerbeyi doğumlu olan Sebahattin Bey'i Haziran 2011 yılında kaybettik. Onun gibi muhteşem bir dama üstadını bizlere kazandıran Üsküdar Atlamataşı dama kıraathanesi damamıza onun dışında da çok önemli değerler kazandırmıştır. Bunların başında Bahriyeli Ufuk Karayel, Hasan Kenen Özer, olsa da daha sonraları Topkapılı Kara Ayhan olarak anılacak olan Ümraniyeli Ayhan ve Zabıta başı Erdoğan bey vardı.

Bunlar oranın ustaları iken renk katan diğer damacılar da Hurdacı Kemal, Terzi Ahmet, Şopar Ahmet, Muhacir Kamil'de vardı. Atlamataşı kapandıktan sonra Üsküdar dama müdavimleri önce Romans Kıraathanesi ve Tabutçular mevkisinde bulunan Yavuz Kıraathanesine sonra da Kadıköy Yeldeğirmeni Dama Kıraathanesine taşındılar.

Üsküdar mevkii damamıza hem çok kıymetli ustalar hem de önemli nadide mekanlar katmış olsada şu anda bir dama kıraathanesi yoktur.

Geçtiğimiz hafta başladığım kesedar oyunlarına bu hafta da Büýük Usta Chadi Kleit'ten aldığım üç şahane kesedar ile devam edeceğim. Mutlu hafta sonlarınız olsun.

Sonraki Haber