15 Ocak Medyanın Halleri

İşte günün öne çıkan köşe yazıları...

TÜRKİYE’NİN IRAK’IN KUZEYİNDE OLMASI ŞART MI?

Özay Şendir - Milliyet

Son 3 haftada 21 şehit verdik Irak’ın kuzeyinde. Hepimiz üzüldük. Emekli birkaç subay “Orada ne işimiz var, vuralım, çıkalım” tarzı bir tartışma başlattılar. Bu tartışmayı rakamlar ve tarihle açmak lazım. Dağları, sıra dağları savunma pozisyonundan Irak’ın kuzeyindeki ovalarda yurt savunmasına geçti Türkiye. Bir zamanlar terör örgütünün futbol sahası, sözde şehitlik yaptığı İkiyaka dağları bugün Milli Park, insanlar pikniğe geliyorlar. Bu kadar düşünmeye de gerek yok aslında, eğer Irak’ın kuzeyinde üs bölgeleri olmaz, terör örgütünün geçişi engellenmezse Gabar’dan petrol çıkarabilir miydi Türkiye? Zap Vadisi’nin iki yakasındaki hâkim tepelerde 1982’den beri PKK vardı, bugün orada Türk askeri var. Bakın, Barzani Yönetimi’ne yakın bir sitede daha 2020’de yayımlanmış yazıda ne deniliyor:” PKK tüm sınırı bırakmıştır. Dağdan kasabalara doğru yumuşak bir iniş yapmaktadır. HPG (PKK’nın silahlı kolu anlamında- ÖŞ) güçleri koruyacağını söylediği sınırı kuş uçuşu 20-40 arasında tamamen Türk Ordusu’na bırakmıştır.”

IRAK’IN KUZEYİNDE KİRLİ OYUN

Eray Güçlüer - Akşam

Bu şartlar göz önüne alındığında yeni mücadele stratejilerine ihtiyaç duyulduğu açıktır. Terör örgütü PKK bu eylemleri elindeki klasik silah ve cephaneyle yapamamakta, aldığı yüksek seviyeli taktik, teknik ve malzeme desteğiyle yapabilmektedir. Bu nedenle istihbarat gayret ve operasyonlarının öncelikle Irak ve Suriye sahalarındaki üçüncü taraf istihbarat ajanlarına yöneltilerek yok edilmeleri sağlanmalı, böylece istihbarat örgütlerinin terör örgütlerine fiziksel desteklerinin ve onları klavuzlamalarının önüne geçilmelidir. Bunun için gerekirse noktasal istihbarat operasyonlarının yerine mahdut bölgesel harekatlar düzenlenmelidir. Irak'ın kuzeyindeki dağlık alanın tamamının kontrol altına alınabilmesi ve ordumuzun yerleşikliğinin daha kalıcı ve güvenli hale getirilebilmesi için sabit üs bölgelerinin sayıları ve bunları birbirine bağlayan komuta kontrol-muhabere ve lojistik ağların kapasiteleri arttırılmalıdır. Irak'ın kuzeyindeki Barzani ve Talabani güçlerinin mutlak suretle Türkiye ile birlikte hareket etmeleri sağlanmalı, Irak'ın Kuzeyindeki küçük yerleşim yerleri ve köylerdeki istihbarat kontrolü ve hakimiyeti tam olarak temin edilmelidir. Müteakiben şartlar uygun hale geldiğinde Irak'ın güneyindeki Sincar-Erbil-Süleymaniye hattına ve Suriye'deki Tel Rıfat-Münibiç-Ayn El Arab ve Kamışlı bölgelerine operasyonlar yapılarak sınır hattının yakın civarının tamamen terörden temizlenmesi planlanmalı, bunun için gerekli diplomatik alt yapı önceden oluşturulmalıdır.

DÜNYANIN DÜZENİ YIKILIRKEN

Ersin Çelik - Yeni Şafak

Amerika ve İsrail’in hamiliğinde gerçekleşen Gazze soykırımına karşı çıkan, vahşetin durmasını isteyen devletler ise sindirilmeye çalışılıyor. Bakınız önceki gün de 9 askerimizi şehit ettiler. Amerika’nın sınırlarımızda büyütüp beslediği PKK, aynı Amerika’nın silahlarıyla üslerimize saldırıyor. Ciğerimize hançer sokuyorlar. Bu apaçık bir savaş. Amerika dolaylı yoldan ülkemize saldırıyor. Türkiye’yi çevresindeki ateş çemberine çekmek istiyorlar. Belki de Türkiye üzerinden tüm coğrafyayı, Gazze’deki soykırımın bir sonraki aşamasına zorluyorlar. Belli ki Türkiye’nin fay hatlarını terör üzerinden de kaşıyacaklar. Son üç aydır yaşadıklarımız ortada. Toplum olarak idrak etmemiz, net olmamız gereken meseleler var. Galata’daki 1 Ocak sabahı verilen tarihi fotoğrafın ötesine geçmeliyiz. Emperyalistleri görmeli, emellerini kestirmeliyiz artık. Dünyayı yöneten kurumlar içten içe yıkılırken, güvenceler ve teminatlar ayaklar altına alınırken millet olarak ayakta durmalı ve bu bilinci inşa etmenin yollarını aramalıyız. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Kendilerine bir vatan borcumuz olduğunu asla unutmayacağız.

Sonraki Haber