16 Ocak Medyanın Halleri

İşte günün öne çıkan köşe yazıları...

TERÖRİSTAN MESAJI KİME VERİLDİ

Abdülkadir Selvi - Hürriyet

Türkiye, Gazze’de İsrail’in katliamına karşı dik durdukça, dünyayı İsrail’in karşısında harekete geçirmeye zorladıkça, ABD’li yetkililer üzerinde baskı kurmaya çalıştıkça PKK terörü yeniden canlandırıldı. Yoksa PKK kış şartlarında üs bölgelerimize yönelik bir eyleme girişmezdi. Türkiye, Mossad ajanlarına yönelik operasyonlar yapıp, Mossad’ın içimize sokmak istediği köstebekler enselenince PKK üslerimize saldırtılıyor. Son iki saldırının konjonktürel olduğunu söylememin nedeni bu. ABD ve İsrail; Gazze mesajını, Mossad’a yönelik operasyonların cevabını PKK üzerinden veriyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında yapılan güvenlik zirvesinden sonra yayınlanan açıklamada, “Türkiye, hangi sebeple olursa olsun güney sınırları boyunca ‘Teröristan’ kurulmasına izin vermeyecektir” mesajının adresi belli. Kim bizim güney sınırlarımız boyunca ‘teröristan’ kurmak istiyorsa bu mesaj ona. Bu mesajın adresi çok net; ABD ve İsrail’den başkası değil. ABD ve İsrail’e “Başaramayacaksınız” deniliyor. 15 Temmuz başarılı olsaydı bu plan devreye sokulacaktı. Sınırlarımızda yeni bir İsrail’in kurulması için ilk adım atılmış olacaktı. Irak’tan başlayıp Suriye’den geçerek Akdeniz’e uzanan bir terör koridoru kurulacaktı. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtlarıyla Suriye sınırlarında kurulmak istenen terör koridoru paramparça edildi. Gazze’den sonra, ABD ve İsrail’in bu planı güncelleyip yeniden devreye soktuğu anlaşılıyor.

TERÖR KİME HİZMET EDİYOR?

Mahmut Övür - Sabah

Ne Kuzey Irak'ta terör örgütü PKK'nın arka arkaya Türkiye'ye saldırması ne İran'da çok sayıda insanın ölümüyle sonuçlanan terör saldırısı, ne de ABD ve İngiltere'nin Yemen'deki Husi'lere yönelik bombalamaları birbirinden bağımsız değil. ABD ve Batı Bloku bir taşla birkaç kuş vurma hesabıyla "bölgeyi istikrarsızlaştırma" siyaseti izliyor. PKK'nın Türkiye'ye yönelik saldırısı tam da bu hesaba dayanıyor. Hem iç siyaseti zehirleyerek kafa karışıklığı yaşatmaya çalışıyor hem de Türkiye'nin Irak merkezi hükümetiyle birlikte yapmaya çalıştığı "Kalkınma Yolu" projesini sabote etmeyi hedefliyor. Çünkü bu projenin hayat bulması, ABD Başkanı Biden'ın "hayalim" dediği Hindistan-İsrail- Avrupa Koridoru'nun çöp olma ihtimalini arttırıyor. Bu da onları çıldırtıyor. Aynı şekilde İran-Türkiye ilişkilerinin gelişmesi de küresel güçleri çılgına çeviriyor. Terör bu ilişkileri sabote etmek için devreye sokuluyor. Bu kadar tesadüf olabilir mi? İran'ı sarsan o kanlı terör saldırısı olmasaydı o gün İran Cumhurbaşkanı Reis'i Türkiye'ye gelecek Başkan Erdoğan'la Kafkasya'daki Zengezor koridorundan Suriye'ye uzanan hatta birçok meseleyi ve yeni yaklaşımı konuşacaktı. Ne hikmetse her yerde terör devreye sokuluyor. Yemen'e saldırının arkasında da böyle kirli bir hesap var. ABD bir yandan gemilerini göndererek Gazze'deki saldırının bölgeyi sıçramamasını istediğini söylüyor, öte yandan Hussilerin birkaç konteynere saldırısını bahane ederek Yemen'i bombalıyor. Hassasiyete bakar mısınız? Gazze'de binlerce çocuk katledilirken kılını kıpırdatmayan emperyalizm, ticarete gelince dayanamıyor. Tam bir ikiyüzlülük. Oysa asıl derdi İran'ı kışkırtmak. Daha doğrusu Yemen üzerinden İran- Suudi Arabistan arasında gelişen yeni ilişkiyi sabote etmek.

CENTCOM İMZALI TERÖR SALDIRISI

Kurtuluş Tayiz - Akşam

Türkiye'yi hedef alan terör saldırılarının arkasında da CENTCOM bulunmaktadır. Terör örgütü PKK/SDG uzun süredir ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı'nın doğrudan yönetimi altında hareket ediyor. CENTCOM Kuzey Suriye'de SDG ile olan yakınlığını gizlemiyor. Dünyanın gözleri önünde cereyan eden bir yakınlık bu. Türkiye'ye karşı "ortak tatbikat" bile yapıyorlar. SDG ya da asıl adıyla YPG, CENTCOM'un Türkiye'ye karşı kurduğu bir terör ordusudur. Tepeden tırnağa eğitip donattıkları, finanse ettikleri, askeri ve siyasi koruma altına aldıkları bir yapı açık ki "ortak" değil, doğrudan kendilerinin sahibi olduğu bir terör ordusu anlamına gelir. Suriye işgaliyle birlikte terör örgütü PKK'nın ABD'nin gizli ordusu olduğu gerçeği de kendisini iyice açık etmiştir. FETÖ'nün ABD'yle yakınlığı ve ilişkisi neyse terör örgütü PKK'nın da ABD'yle olan ilişkisi ve bağı odur. Birbirini tamamlamak amacıyla kurulan bu iki proje terör örgütü, ABD üretimi yapılardır. Türkiye'yi hedef alan terör saldırılarının arkasında CENTCOM'un imzası vardır. CENTCOM, bu terör saldırılarıyla Türkiye'yi Irak'ın kuzeyinden çıkmaya zorlamaktadır. Irak'ın kuzeyindeki askeri üs bölgeleri terör örgütünün Irak'ta tutunmasını tümden engelleyecek nitelikte stratejik öneme sahiptir. Bu askeri üs bölgelerini kim kontrol ederse Irak ve Türkiye'de söz sahibi olur. Bu askeri üs bölgelerinin PKK'nın kontrolüne geçmesi, ABD'nin Irak ve Türkiye'yi hedef alan stratejisinin adım adım gerçekleşmesini sağlar.

Sonraki Haber