21 sağlık örgütünden iş bırakma kararı
Sağlık sektöründe faaliyet gösteren 19 sendikave 2 federasyon, birlikte mücadele etme kararı aldı. Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM)altında birleşti.
Sağlık sektöründe faaliyet gösteren 19 sendika ve 2 federasyon ortak sorunlarıyla beraber mücadele etmek için birleşti. Birliktelik sonucunda kurulan Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM), önceki gün Ankara'da yaptığı açıklama ile 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin başlayacağı 1 ve 2 Ağustos’ta iş bırakma eylemi yapacaklarını duyurdu.
Ortak açıklamayı, Hekim Birliği Sendikası Genel Başkan Yardımcısı ve SABİM Dönem Sözcüsü Dr. Yakup Gökhan Doğramacı okudu. Sağlık sisteminde kaliteli hizmet sunumu için yeterli zamana, yeterli ücrete ve hak edilen saygınlığı görme ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Doğramacı, "Aşırı yoğunluk ve baskı temelinde inşa edilmiş bu gereksiz, anlamsız ve şiddete davetiye çıkaran kör sarmal artık sona ermelidir. İnşa edilecek ideal sağlık sistemi için 15-20 dakikalık muayene süreleri esas alınmalı ve ‘Hakkıyla Görev’ bilinciyle hareket edilmelidir." dedi.
'MAAŞ TABANI YOKSULLUK
SINIRI OLMALI'
Mevcut şartlarda Türkiye’nin içinde bulunduğu enflasyonist ortamda yapılacak her türlü ücret artışının yetersizliğine işaret eden Doğramacı, "Bu sebeple insanca yaşam için maaş alt sınırı, yoksulluk sınırı olmalıdır. En düşük sağlık çalışanı yoksulluk sınırının üzerinde, en düşük hekim maaşı ise bunun en az 3 katı olmalıdır. Sağlık çalışanlarının maaşları, aldıkları eğitimlere, yaptıkları işlerin niteliğine ve risklerine göre belirlenmeli, hiçbir sağlık çalışanının verdiği emek karşılıksız kalmamalıdır." diye kohuştu.
ACİL DÜZENLEME TALEBİ
"Artık hem yitirilen saygınlığın yeniden iadesi hem de yetersiz ücretlerin yoksulluk sınırı baz alınarak belirlenmesinde, alınan eğitim ve sorumluluk esas olmalıdır." diyen Doğramacı, şöyle devam etti:
"Aksi takdirde bu gelir adaletsizliğinin olduğu yerde kimse meşakkatli eğitim sürecine göğüs germeyecek, ileride sağlık hizmeti verecek kadrolar yetişmeyecek ve sağlık hizmeti alabilme imkânı dahi kalmayacaktır. Fazla mesai saatleri için isçilere, uzman hekimlerin 2,5 katı; hemşirelerin ve sağlık çalışanlarının 4 katı ödeme yapılıyor olması durumun vahametini göstermektedir. Dikey hiyerarşik ücret ödemesi için gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır."
SABİM Platformu 25 maddeden oluşan taleplerini 5 başlık altında şöyle topladı:
ŞİDDET
- Sağlık Bakanlığı bünyesinde ilgili tüm meslek örgütleri ve sendikaların da temsil edildiği Şiddetle Mücadele Kurulu kurulmalıdır.
- Kamu çalışanlarına yönelik şiddet vakalarının önlenmesinde etkin yasal düzenlemelerin yanı sıra işyerlerinde de gerekli teknik önlemler alınmalıdır.
- Beyaz kod veren sağlık çalışanı olayın olduğu gün idari izinli sayılmalıdır.
- Aile sağlığı birimlerinde güvenlik görevlisi bulundurulmalıdır. Bu güvenlik görevlilerinin mali ve sosyal hakları Sağlık Bakanlığı tarafından karşılanmalıdır.
- Şiddet kadar, kurumlarda yaşanan mobbingin de önemi kavranmalı, buna ilişkin yasal mevzuat düzenlenmelidir.
MALİ HAKLAR
Tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının ücretleri, en düşük devlet memuru aylığı yoksulluk sınırı üzerine çıkarılarak, emekli aylığına yansıyacak şekilde tek kalem maaş olarak ödenmelidir. Uzman hekim maaşı yoksulluk sınırının üç katı olacak şekilde düzenlenmeli; tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının maaşları da eğitim düzeyi, hizmet yılı, mesleki sorumluluklar ve riskler gözetilerek yeniden belirlenmelidir.
- Nöbet ücretleri, aylık ücretin saat başına düşen tutarın en az 2 katı olacak şekilde ödenmelidir.
- Tüm kamu sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına kendi bayram ve mesleki kutlama günlerinde bir maaş tutarında tediye verilmelidir. Ayrıca, tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına yılda iki kez bir maaş tutarında ikramiye verilmelidir.
- Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarından yıllık izin, ölüm izni ve hastalık raporlarında maaş kesintisi yapılmamalıdır. ASM’ler güvenlikli fiziki koşulları uygun olacak şekilde, kamu tarafından inşa edilmelidir.
- Aile hekimliği dahil tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına; giyim yardımı, aile yardımı, çocuk yardımı, kira yardımı, ölüm yardımı ve ulaşım yardımı güncel ekonomik rakamlara ve hizmet bölge ve gruplarına göre belirlenip ödenmelidir. Afet bölgelerinde görev yapan sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının barınma ihtiyaçları acilen karşılanmalıdır.
ÖZLÜK HAKLARI
- Fiili hizmet süresi zammı (yıpranma payı hakkı) yıl başına 90 gün olarak, tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarını kapsayacak ve geçmişe de dönük olacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
- Kamuda sözleşmeli istihdama ve hizmet alım sözleşmelerine son verilmeli, kadrolu, güvenceli çalışma biçimi sağlanmalıdır.
- Yüz yüze veya uzaktan gerçekleştirilen hizmet içi eğitimlerin süresi mesaiden sayılmalı ve mesai saatleri sonrası yapılan eğitimler için nöbet ücreti ödenmelidir.
- 5510 ve 5434 sayılı kanunlara göre emekli olanlar ile çalışanlar arasındaki emekli aylığı farklılığı giderilmelidir.
- Sağlık ve sosyal hizmet kolu dahilinde bulunan kurum ve kuruluşlarda mazeret atamalarında aile birliğinin sağlanmasına engel teşkil eden sınırlamalar ortadan kaldırılmalıdır. Üniversite hastaneleri arasındaki tayin sorunu çözülmelidir.
ÇALIŞMA KOŞULLARI
- Sağlık ve sosyal hizmet çalışanları, kendi kadro ünvanlarına uygun pozisyonlarda çalıştırılmalıdır.
- Eşi ölen, boşanma sebebiyle çocuğunun velayeti verilmiş olan personele, isteği dışında gece nöbeti tutturulmamalı.
- Nöbet tutulan hastanelerde 10 yaşından küçük çocuğu olan sağlık çalışanları için, nöbette çocuklarının bakım ve gözetimi için 7/24 hizmet veren kreş imkânı, idare tarafından sağlanmalıdır.
- Sağlık çalışanlarının iş yükünü artıran personel eksikliği giderilmeli, gerekli personel istihdamı sağlanmalıdır. Kamudaki farklı istihdam modelleri ortadan kaldırılmalıdır.
- OECD verileri ile hasta başına düşen sağlık çalışanı verileri göz önüne alınarak ve ortalamalara dikkat edilerek sağlık çalışanı atamaları yeterli düzeyde yapılmalıdır.
LİYAKAT
- Görevde yükselme sınavlarında mülakat kaldırılmalıdır.
- Sözleşmeli yöneticilik modelinden vazgeçilmeli; tüm yöneticiler ehliyet ve liyakat kriterlerine göre, merkezi bir şekilde atanmalıdır.
- Tüm birim amirlerinin belirlenmesinde; objektif ve liyakate uygun kişilerin aday olabileceği ve işyeri çalışanlarının da görüşünün alınacağı, belirli bir süre için seçileceği bir sistem, yönetmelik ile düzenlenmelidir.
- Yönetici pozisyonunda görev yapan çalışanlar, sendika üyesi olamayacaklar kapsamına alınmalıdır.
- Sendika üyeliği ve üyelikten çekilme işlemleri e-Devlet üzerinden yapılmalıdır