28 Şubat dosyasındaki belgeler kumpas davasıyla aynı

Yargıtay'ın haklarında verilen hükmü bozmasının ardından 28 Şubat davası kapsamında 16 sanığın yeniden yargılandığı davaya devam edildi. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuksuz sanıklardan bazıları ile avukatları katıldı. Duruşmada beyanlarda bulunan sanık avukatlarından Aykanat Kaçmaz, "6 - 8 Ekim 2023'te bir talebim olmuştu. Fakat son duruşmada olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapmadınız bu talebe ilişkin. Hanefi Avcı'nın evinde ele geçen Doğu Perinçek isimli dosyada bir belge var. Bu belgedeki evrak güvenlik numarası ile bizim dosyada irticai faaliyetler adı altında geçen numaralar birebir örtüşüyor. Bu nedenle daha önceki duruşmadaki taleplerimizi tekrar ediyoruz." ifadelerini kullandı.

5 AY SONRASINA ERTELENDİ

Duruşmada diğer sanık avukatları da adli tıp raporuna ilişkin beyanlarını yazılı olarak mahkemeye ileteceklerini belirti. Avukatlar, sağlık sorunları bulunan müvekkillerinin duruşmalardan vareste tutulmalarını talep etti. Ara kararı açıklayan mahkeme vareste taleplerini kabul ederek bir sonraki duruşmayı 17 Şubat 2025 tarihine erteledi.

'AYNI SAHTECİLİK'

Aykanat Kaçmaz önceki duruşmalarda, adli emanette, 28 Şubat dava dosyasına karargah evleri dosyasından gönderilmiş bir dijital kayıt olduğunu bildirerek şunları söylemişti:

"Bu dijital kayıtta bir takım işaretler var. Gerekçeli kararın irticai faaliyetler başlığı altında batı çalışma grubu belgesi diye bir belge var. Bu 86 sayfalık belgenin üzerinde 45 derece açıyla yazılmış 4 tane 03 rakamları var. Karargah evleri dosyası kumpasla sonuçlandı. O dosyaya sunulan belgelerin sahte olduğu anlaşılmıştır. Karargah evlerindeki bir takım dijital kayıtlar ile bizim dosyamızdaki kayıtlar aynı. Aynı sahtecilik orada da kullanılmış. 5 No.lu CD içinde çıkan belge ile karargah evleri dosyasındakiler aynı. Yani aynı kişiler tarafından üretilmiş sahte belgelerle karşı karşıyayız."

GENELKURMAY'DAN SORULMASINI İSTEMİŞTİ

Kaçmaz ayrıca, söz konusu belgedeki güvenlik numaralarının Türk Silahlı Kuvvetlerinde kullanılıp kullanılmadığının Genelkurmay Başkanlığından sorulmasını talep etmişti. Kaçmaz bu hususları yazılı olarak mahkemeye dilekçeyle sunmuştu. Kaçmaz dilekçesinde şu hususları belirtmişti:

"Aşamalarda adli emanet 2012/210 sayısına kayıtlı dijital kayıtların kopyasının tarafıma verilmesini talep etmiştim. Bu dijital kayıt, gerekçeli kararda dayanılan delillerdendir. Mahkeme hiçbir somut veriye dayanmadan Batı Çalışma Grubu tarafından hazırlandığını belirtmiştir. Bu belge üzerinde 'TSK'ya ait resmi belge' algısı yaratmak üzere sayfalar üzerinde stampa ile basılmış damga görüntüsü verilen 4 adet '03 03 03 03' rakamı bulunmaktadır. 2002 yılından itibaren TSK'da evraklar üzerine mürekkepli stampa numaratör ile bir sayfaya 3 adet olmak üzere güvenlik numarası basılmaktadır. Bu usül ilk kez 5 Kasım 2002 yılında yayınlanan emirle yürürlüğe girmiş ve 2008'de güncelleştirilen TSK Karargah Hizmetleri Yönergesinde yer almıştır. Üzerinde 4 adet stampa numaratör ile basılmış görüntüsü verilen '03 03 03 03' rakamları bulunan imzasız belgeler TSK'ya ait değildir. Ancak bunlar, kumpas olarak tarif edilerek üretilmiş, FETÖ dijital kumpas izi taşıyan tam bir sahte belgedir."