30 Kasım Medyanın Halleri
‘KKTC KONUSUNDA TARİHİ GELİŞMELERE TANIK OLABİLİRİZ’
HİLAL KAPLAN - SABAH
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15. Ekonomik İşbirliği Zirvesi için Türkmenistan'daydı.
Açılış konuşmasında üye ülkelere önemli bir çağrıda bulundu:
"Kıbrıs meselesinde Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi çözümün anahtarıdır. Tüm dost ve kardeş ülkelerin KKTC'nin çözüm vizyonunu önyargısız bir şekilde değerlendirmesini istiyorum."
Bu çağrının Karabağ Zaferi'nin birinci yıldönümü ve Türk Konseyi'nin Türk Devletleri Teşkilatı'na evrilmesi sonrası gelmesi manidar. Ön görüşmeler gerçekleşmeden yapılan bir çağrı olduğu kanaatinde değilim. Önümüzdeki süreçte bu hususta da tarihi gelişmelere tanık olabiliriz
‘DEUTSCHE WELLE'YE BURADAN EKMEK ÇIKMAZ’
MELİH ALTINOK - SABAH
Dün Deutche Welle'nin Çerkesler'le ilgili hazırladığı bir haber önüme düştü. "Almanya'nın sesi" Çerkes derneği yöneticileri ve araştırmacılarla yaptığı röportajları okuruna şu spotla duyuruyordu: "Dünyada en fazla Çerkes nüfusu Türkiye'dedir ve maalesef en büyük asimilasyon da!" (…) Çerkesler ne hissediyorlar bilemem ama ben bu ülkede Çerkeslere yönelik bırakın baskıyı, en ufak bir "tehdit imasına" bile şahit olmadım.
Dahası hep Çerkesliği ayrıcalık olarak görenleri ve bunu gururla ifade edenleri tanıdım.
Deutsche Welle'ye buradan ekmek çıkmaz.
Eğer dertleri gerçekten asimilasyonsa, aradıkları malzemeyi sesi olmaya çalıştıkları Almanya'da fazlasıyla bulabilirler.
ARINÇ’IN DAMADINA BERAAT KARARI GÜNDEMDE
NEDİM ŞENER - HÜRRİYET
Bülent Arınç’ın, “FETÖ üyeliğinden” yargılanan damadı Ekrem Yeter hakkında, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Ankara Bölge İdare Mahkemesi 22. Ceza Dairesi tarafından bire karşı iki oyla onanan beraat kararına değinmek istiyorum. FETÖ’nün en üst düzey 5 yöneticisiyle 766 görüşmeye dair HTS kaydınız olsa, FETÖ’nün kurduğu bir derneğin yöneticisi olsanız ve FETÖ elebaşının talimatı sonrası Bank Asya’daki hesabınıza para yatırsanız, üstüne FETÖ’cülerin yaptığı ev toplantılarına katılsanız, mahkeme huzurunda verilen tanık ifadelerinde, yer, zaman, konum bilgisi dahi verilerek FETÖ ile ilişkiniz anlatılsa başınıza ne gelirdi? Yani, mahkeme ne karar verirdi? Ben söyleyeyim, bunların yalnız biri veya birkaçı olsa, “FETÖ üyeliğinden” ceza alırdınız. Ekrem Yeter için bunların hepsi var hatta fazlası mevcut ama o yargılandığı ilk derece mahkemesi tarafından beraat ettirildi, üst mahkeme olan istinaf mahkemesi de, bir üye hâkimin itirazına rağmen iki hâkimin oyuyla o kararı onadı.(…) “Peki umudun nerede?” diye sorarsanız yine, “Yargı” derim. Emniyet, MİT, Jandarma yani devletin güvenlik güçleri ne kadar çok araştırma yaparsa yapsın, ne kadar operasyon gerçekleştirirse gerçekleştirsin, siyaset buna ne kadar destek olursa olsun, yargının vereceği karar her şeyi etkiliyor. FETÖ ile mücadelede başarıda da başarısızlık yargının vereceği kararlarda. Umut da umutsuzluk da yargının elinde.
ARINÇ: BENİ ZORLAMASINLAR
Kasım 2020'de Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala ilgili açıklamaları sonrası gelen eleştiriler üzerine Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu'ndan istifa etmek zorunda kalan Arınç, BBC Türkçe'nin sorularını yanıtladı. Arınç "'Başımı AK Parti’den başka bir partiye çevirmem. AK Parti’de olacağım, cumhurbaşkanımızın yanında, çevresinde olacağım. Ona karşı hiçbir zaman rakip olmayacağım' diye bir içtihatta bulundum. Beni fazla zorlamasınlar. Çünkü içtihatlar zaman zaman değişebilir" dedi.