4 Ocak Medyanın Halleri

İşte günün öne çıkan köşe yazıları...

MİT’TEN MOSSAD’A MESAJ: ‘ÖLÜLER ŞEHRİ OPERASYONU’

Nedim Şener - Hürriyet

Buna göre Mossad, Türkiye’de devşirdiği yerli ve yabancı kişileri taktik bazda, yani kısa süreli iş yapan elemanlar olarak kullanıyor. Türkiye’de bulunan Filistinliler ve ailelerine yönelik eylemlerde kullanmak üzere eleman temin ediyor. Bu kapsamda, İsrail İstihbaratı tarafından sosyal medya sitelerinde veya sohbet gruplarında detay verilmeyen iş ilanları veya linkleri paylaşarak kullanılmaya uygun kişilerin kendileriyle temasa geçmesi sağlanıyor. Bu ilanlara ve linklere dönüş yapan kişilere çeşitli işler verilerek nihai göreve hazırlanması sağlanıyor. İlk temasın ardından operasyonel Telegram ve WhatsApp uygulamalarıyla irtibatı sürdüren İsrail Servisi, kaynaklarıyla sadece yazılı olarak iletişim kuruyor.

‘FARKLI ÜLKE’…

Nedret Ersanel - Yeni Şafak

Türkiye, 2024 yılında, özellikle sonundan itibaren-bir kaç kritik kavşak da, Mart seçimleri, ABD Başkanlık seçimleri, İsveç’in NATO üyeliği kararı-Temmuz NATO zirvesi, vb aşıldıktan sonra-bu stil ve karakterin dünya konjonktürü ile buluştuğu sürecin rahatlığına kavuşabilir! Buna iç siyasi ve ekonomik iklim de eklenebilir… İsrail’in Gazze soykırımı/Filistin savaşı, Ukrayna/Batı-Rusya savaşı bu yıl sonuna doğra bitme olasılığı taşıyorlar. Bir evvel yazmıştık, dünyanın yarısı seçimlerden geçecek ve bunun içinde süper ülkeler de var. Ve uluslararası yorumcular, önemli ülke sandıklarının büyük çoğunluğundan, yerleşik küresel nizama itiraz eğiliminin çıkacağını söylüyor. Bir başka örnek, pazartesi akşamı, BAE, Suudi Arabistan, İran, Etiyopya ve Mısır’ın resmen BRICS’e katılmasıdır… Yerin kıymeti nedeniyle detayına giremeyeceğimiz ama örneğin, uluslararası Batılı petrol şirketleri içinde Çin’le işbirliği yapanların ayrı sermaye ve ülke kliklerine ait olduğu gözlemleniyor. Yani batı konvansiyonel sermayesi içinde de ayrışma var. Türkiye özelinde ise geçtiğimiz dönemde atlanan engelin yüksekliğini anlamak için şu haber başlığı dahi kâfidir; “Şırnak Türkiye’nin en büyük petrol üreten ili haline gelecek”… Hem ‘nereden’ hem ‘nereye’ diyeceğiz…

İSRAİL’İN ÇÖKTÜĞÜNÜ GÖSTEREN 3 HABER...

Özay Şendir - Milliyet

Amacı askerlerin olduğu alandan silah çalıp, bunu karaborsada satmak olan bir dolandırıcının ülkeyi yöneten isimle birlikte fotoğraf çektirmesi mümkün olabilir mi? Olmaz öyle şey dediğimiz senaryo İsrail’de gerçek oldu. Roi Yifrah adında 30 yaşındaki bir adamın, polisin terörle mücadele birimi Yamam Özel Birimi personeli gibi davranarak çatışma hattına girdiği, hatta ileri uçtaki birlikleri ziyaret eden Başbakan Netanyahu ile fotoğraf çektirdiği ortaya çıktı. Olayın ortaya çıkmasından sonra Yifrah’ın evinde yapılan aramada bombalar, tüfekler, askeri bilgisayarlar ve bir askeri insansız hava aracı bulundu. Uzmanlık eğitimini Tel Aviv yakınlarındaki Şeba Tıp Merkezi’nde yapan Filistinli bir doktor, Yahudi meslektaşlarının Facebook ve Instagram hesaplarına erişimlerini engellediği için Batı Şeria’da gözaltına alındı ve iki aydır gözaltında tutuluyor. Meslektaşlarını ihbar eden doktorlar ve bu ihbarı ciddiye alarak bir insanı 2 aydır özgürlüğünden mahrum bırakan İsrail polisinin ruh haline dair ne söylesem boş. Çıldırma hali sadece sokaktaki insanlarda değil, siyasette de kendini gösteriyor. Aşırı sağcı Yerleşimler Bakanı Orit Strock, pazar günü kabine toplantısında, İsrail Hava Kuvvetleri pilotlarının, Gazze’deki kara birliklerine vicdani nedenlerle destek vermediği iddialarını gündeme getirdi, Genelkurmay Strateji Dairesi Başkanı Tümgeneral ile sert bir tartışma yaşadı. Bu tartışmaya sonra Netanyahu da dahil oldu. Bu 3 haber, İsrail’in 7 Ekim’den sonra psikolojisinin dağıldığını gösteren haberler değil. Aksine, Netanyahu ve ultra Ortodoks Yahudileri temsil eden partiler hükümete girdiği günden beri süren bölünmüşlüğün bir sonucu. Bir bakan ordusuna, doktorlar, Arap kökenli olduğu için meslektaşlarına güvenmiyor. Herkes güvensizlik ve güvensizlik paranoyası nedeniyle hesaplaşmalara başlıyor. İsrail devletine en büyük tehdit aslında bu ruh hali. Bölünmüş bir toplumun kendi kendini yok ediş sürecinin işaretleri bunlar. İsrail için en büyük tehdit aslında diğer İsrailliler…

BU KADAR MOSSAD CASUSU SİZCE İSTANBUL’DA NE ARIYOR?

Melih Altınok - Sabah

Siz bakmayın hangi devletin istihbaratına çalıştıkları belli olmayan "İslamcı" maskeli aparatların, "Erdoğan, İsrail'e yardım gemileri gönderiyor, ticareti büyütüyor" diye bağırmalarına. Uluslararası ticaret verileri herkese açık, sır değil. 7 Ekim'den bu yana Türkiye'nin dış ticareti yüzde 50 azaldı. Kaldı ki bahsettikleri Erdoğan... Netanyahu'ya açık açık "kasap" diyerek İsrail'in soykırımına karşı en net tavrı almaktan çekinmeyen bir lider. Bilmiyorlar mı? İsrail gibi onlar da biliyorlar elbette. Bir yandan "Bize ne Filistin'deki soykırımdan, Arap mıyız biz" diye bağırıp ardından hükümetin İsrail'e ticari boykot uygulamasını talep eden sözümona "solcuların" simetrisindeki vazifelerini görüyorlar, o kadar. Gelelim başlıktaki sorumuza; ülkeleri topyekûn savaştayken, bunca Mossad ajanı Türkiye'de ne arıyor? Ne arayacaklar? Tam da bu havayı arıyorlar; yüzlerine "Türkçü, milliyetçi" maskesi geçirilmiş tetikçilerin, Ogün Samast adaylarının da sahaya sürüldüğü kaotik ortamı.

Sonraki Haber