5 Nisan kararları:Özelleştirme ve ekmek teknesini korumak

Başbakan Tansu Çiller DYP-SHP hükümetinin ekonomik kararlarını açıkladı:

Başta Zonguldak’taki kömür ocakları Ereğli ve Karabük Demir Çelik Fabrikaları olmak üzere zarar eden, ‘Devletin sırtında bir kambur olan’ Kamu İktisadi Teşekkülleri (KİT), özelleştirilecek ya da kapatılacak.

5 Nisan 1994 tarihinde açıklanan bu kararlar açıklandığı tarih ile yani “5 Nisan Kararları” olarak anıldı.

“5 Nisan Kararları”na Zonguldak maden işçilerinden anında cevap: “Milli sanayimizin can damarı ve ekmek teknemiz kömür ocaklarımıza dokunmaya kalkan yıkılır.”

5 Nisan 1994’e giden sürede yaşananlar:

1994 yılında yapılan Milletvekili Genel seçimlerinde Turgut Özal’ın Anavatan Partisi (ANAP), büyük bir yenilgiye uğradı ve ANAP iktidarı yıkıldı. Seçimlerde en çok milletvekilini, Genel Başkanlığını Süleyman Demirel’in yaptığı Doğru Yol Partisi (DYP) ile Genel Başkanlığını Erdal İnönü’nün yaptığı Demokrat Halkçı Parti (DHP) kazandı. Süleyman Demirel’in Başbakan, Erdal İnönü’nün Başbakan Yardımcısı olduğu Demirel-İnönü hükümeti kuruldu.

Demirel-İnönü hükümetinin ekonomiden sorumlu bakanlığına, ABD vatandaşı olan ve paraşütle DYP’ye giren Tansu Çiller getirildi. Çiller ekonomimiz ile ilgili yaptığı ilk açıklamada: Devletin ekonominin içinde olmasının doğru olmadığını KİT’lerin iktidar tarafından arpalık olarak kullanıldığını, iktidarın adamlarını KİT’lere doldurduğuna, KİT’lerin Türkiye’nin sırtında bir kambur haline geldiğini ve bunların başında da Zonguldak Kömür Ocaklarının geldiğini söyledi. Kömür Ocaklarının ya kapatılacağını ya da rödovans sistemi ile kiraya, özel sektöre verileceğini duyurdu. Öncelikle Kömür Ocaklarındaki ve yerüstü hizmetlerindeki işçi fazlalığını res’en emeklilik yoluyla gidereceklerini, bunun çalışmalarına başladıklarını söyledi.

VATAN PARTİSİ

“Res’en emeklilik adı altında işçi çıkarmaları, ocakların kendiliğinden kapanmasının ilk adımıdır.”

İşçi Partisi (Vatan Partisi) Zonguldak İl Örgütü havza çapında ocaklarda çalışan maden işçi üyelerinin katıldığı bir toplantı yaparak yapılacak çalışmaları kararlaştırdı.

“Her bölgede birleşen arkadaşlar küçük küçük toplantılar yaparak, işçilerin sendika şubelerine gitmelerini, işçi çıkarmalarına karşı tutum almaya çağırmalarını, örgütlü ve organizeli olarak uygun bir tarihte Sendika Genel Merkezine gidilmesini ve sendikalarını harekete geçirmeye çalışmalarını kararlaştırdı. Ayrıca İl Örgütü bir basın toplantısı yaparak kamuoyunu durum hakkında bilgilendirdi.

1500 işçi res’en emekli edildi. Emekli edilen işçilerin çoğunluğunu üretim sanatlarında çalışan işçilerin olması, partimizin tespitini doğruladı. İktidarın amacı zaten üretim sanatlarında var olan işçi açığı nedeniyle üretim olmuyordu. Amaç üretim sanatlarında çalışan madencilerin emekli edilmesi ile birçok kömür ocaklarının kapanmasını sağlamaktı. Nitekim birçok ocakta üretim durdu. Asma ve Dikmen bölgesinde ki kömür ocakları rödovans sistemi ile özel sektöre verildi.

Demirel’in Cumhurbaşkanı, Tansu Çiller’in Başbakan olduğu yeni dönemde ocaklara yönelik saldırılar çok büyük boyutlara ulaştı. 1992 yılının mayıs ayında Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın vefatı üzerine Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı Süleyman Demirel seçimleri kazanarak Cumhurbaşkanı oldu. Boşalan DYP Genel Başkanlığı’na Tansu Çiller seçildi. Tansu Çiller’in Başbakan, Murat Karayalçın’ın Başbakan Yardımcısı olduğu 2. DYP-SHP hükümeti kuruldu.

Çiller- Karayalçın hükümeti güvenoyu almadan 22 Haziran 1993 tarihli Sabah ve Milliyet gazetelerinin manşetlerinde “Zonguldak Ocakları Şok Bir Kararla Kapatılacak” haberi yazıyordu. Haberde yer alan, “Zonguldak kara bir leke, ekonominin kamburu, çökmüş bir kent, Türkiye’nin 55 milyon yurttaşının verdiği vergilerle varlığını sürdürebilen, işçi maaşlarının 10-12 milyon TL arasında olduğu asalak bir kent olarak değerlendirildi. Bu haber Zonguldak kömür ocaklarına yönelik büyük bir saldırının habercisiydi. Bu haberin bir merkezden yapıldığı gazete manşetlerinin ve haberin tamamının iki gazetede de aynı olmaları dikkat çekiciydi. Bu haberlerin Çiller-Karayalçın hükümetinin, Zonguldak Kömür Ocakları’na yönelmelerinin önünü açmak için yapıldığı açıktı.

Nitekim Tansu Çiller, “Ocakların bu şekilde çalıştırılmasına izin vermeyiz. Ocakların zararını milletimizin sırtına vuramayız. Gerekirse ocakları kapatırız” açıklamasıyla tespitimizi doğruladı. İşçi Partisi, Havza genelinde aynı merkezden yapılan bu haberi protesto etme kararı aldı. Partimizin işçi önderleri, bütün ocaklardaki maden işçilerinin tamamı katılıp, protesto eylemlerinde Sabah ve Milliyet gazetelerini yakarak cevap verdi.

Metin Oğuz, Armutçuk; Erdoğan Uyan, Kozlu ve Nazım Ayaroğlu, Çaydamar’da protesto eylemlerinde yaptıkları konuşmalarda, daha önce Turgut Özal’ın ekmek teknemize yaptığı saldırıların cevabını aldığını, ANAP iktidarının yıkılıp gittiğini, Tansu Çiller’in de tutumunu değiştirmediği takdirde maden işçilerinden gerekli cevabı alacağını söyleyip, meydan okudular.

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS), merkez şube yönetimi ve işyeri temsilcileri de Sabah ve Milliyet gazetelerinde yayınlanan gerçek dışı haberleri, ikramiye ve toplusözleşme farklarının ödenmemesini protesto için madenci anıtına yürüdüler ve burada gazeteleri yaktılar.

Maden işçilerinin seslerini yükseltmeye başlaması üzerine maden işçilerinin ve Zonguldak’ın ayağa kalkmasına hizmet edecek bir eylem olarak İşçi Partisi 1993 tarihinde Genel Başkanımız Doğu Perinçek’in katılacağı “Ocakların Kapatılmasına, Özelleştirmelere Dur! “ mitingi yapma kararı aldı.

VEYSEL ATASOY ZONGULDAK’TA

5 Ağustos 1993 günü Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Türkiye Zonguldak Taş Kömürü (TTK)’dan sorumlu bakan olan DYP Zonguldak Milletvekili Veysel Atasoy, Zonguldak’a geldi. Ayağının tozuyla geldiği gün bir basın toplantısı düzenleyerek, iktidarın Zonguldak planının açıkladı:

- 10.000 işçi res’en emekli edilerek işten çıkartılacak.

- Havza’da 6 olan müessese sayısı 3’e düşürülecek.

- Yerüstü hizmetlerinin tamamı özelleştirilecek.

- Rödovans usulüyle özel ocak işletmeciliği yaygınlaştırılarak teşvik edilecek.

Veysel Atasoy’un bu açıklamaları 6 Ağustos günü yerel gazetelerde yer aldı. TTK Genel Müdürü, Atasoy’un açıkladığı planı hemen uygulamaya soktu.

- Kozlu Uzunmehmet İşletmesi kapatıldı.

- Asma Dilaver Ocakları’nın tamamı özel sektöre devredildi.

- Gelik ve Kilimli ocaklarının bir kısmı kapatıldı. Bir kısmı da özel sektöre verildi.

Genel müdür en kısa zamanda yapacakları diğer uygulamaları da şöyle sıraladı:

- Çaydamar ocaklar kapatılacak.

- Armutçuk-Alacağzı ocakları özel sektöre devredilecek.

- Amasra müessese müdürlüğü lağvedilecek ve Üzülmez Müessese Müdürlüğünün yerine alınacak.

- Harici servislerde çalışan işçilerin önemli bir kısmı ocaklarda görevlendirilecek.

- TİS gereği uygulanan paso ile işyerine gelme ve dönüş sistemi kaldırıldı. Maden işçileri, kendi imkanları ile işe geliş ve dönüş yapmaya başlayacak.

Bütün bunlar üzerine insan onurunu ayaklar altına alacak, yeni bir uygulama başlatıldı. Ocak ağızlarını ve kuyu diplerini büyük ray demirleriyle ızgara kapı yaparak kilitlediler. Gerekçe olarak da işçilerin vardiya bitiş saatinden evvel işyerlerini terk etmeleri gösterildi.

İŞÇİ PARTİSİ GÖREV BAŞINA

Bu uygulamalar karşısında İşçi Partisi GMİS’i harekete geçirecek bir seferberlik başlatma kararı aldı. Havza çapında maden işçilerinin ve Zonguldak’ı birleştirecek merkez sendikadır, gerçeğine göre hareket edilecek. Hiçbir şekilde sendikaya güvensizliği yaratacak söylem ve eylemler yapılmayacak

Bu uyarıların parti tarafından kavranması ve bir mücadele planı yapmak üzere bütün partiyi toplantıya çağırdık. Toplantıya özellikle örgütlü olduğumuz Kozlu, Armutçuk, Üzülmez ocaklarındaki arkadaşlarımız ve merkez haricindeki servislerde çalışan arkadaşlarımızın katılmalarını sağladık. Toplantıda yapılan tartışmalar sonucunda oy birliği ile şu kararlar alındı:

1- İl Başkanımızın başkanlığında, önder maden işçisi arkadaşlarımızın mümkün olacağı kadar yer aldığı bir heyet, başta GMİS Genel Merkezi ve GMİS şubeleri olmak üzere Zonguldak’ta faaliyet gösteren siyasi partiler, sendikalar, odalar, baro, kitle örgütleri ve Belediye Başkanları ziyaret edilecek. GMİS’in işin başına geçmesi ve Zonguldak, Karabük, Bartın ve Ereğli mücadele halkının kurulmasını sağlayacak girişimleri GMİS’in yapmasını sağlayacak önerileri ziyaret edeceğimiz kurum ve kuruluşlara önermek.

2- İşyeri komitelerimiz kendi işyerlerinde işçileri mevcut durumla ilgili bilgilendirerek, Çiller-Karayalçın iktidarının ocakları kapatma hedeflerini anlatacak. Sendikanın işin başına geçmesi için topluca sendika Genel Merkezi ziyaretleri örgütlenecek.

3- Maden işçilerinin moralini yükseltecek, kendi güçlerine güvenmelerini sağlayacak, başarabileceğimiz ocak ağızlarını kilitlemesini ortadan kaldıracak bir mücadeleyi örgütleyelim. Maden işçileri içinde büyülü bir öfke ve tepki var. Bu öfke ve tepkiyi mücadeleye kanalize edelim.

MADENCİ DİRENDİ, OCAK AĞIZLARININ KİLİTLENMESİ UYGULAMASI KALDIRILDI

İşyeri komitelerimiz ve işçi önderlerimizi çalıştıkları işyerlerinde sevilen sayılan işçi önderlerini ikna ederek birlikte mücadelenin örgütlenmesi çalışmasını yaptılar. Kısa zamanda direnişi örgütlediler. Asma, Üzülmez, Çaydamar, Kozlu, Karadan, Armutçuk ocaklarında aynı gün ve aynı vardiyada aynı anda harekete geçerek ocak başlarında “Ocak başlarına kilit vurma uygulaması kaldırılsın. Kaldırılmadığı müddetçe ocaklara inmeyeceğiz” diyerek ocaklara inmediler. Bu durum karşısında TTK yetkilileri, GMİS yöneticileri ile görüşerek ocaklara kilit vurma uygulamasının kaldırıldığını açıkladılar.

Bu başarı maden işçileri içerisinde sevinçle karşılandı. İşçilerinin morallerinin yükseldiği ve kendi güçlerine güven duygusunun arttığı konuşmalarından belli oluyordu. Yüzler gülmeye başlamıştı.

DENİZER, İŞÇİ ÖNDERLERİNİ TOPLANTIYA ÇAĞIRDI

Maden işçileri içerisindeki hareketlilik ve canlılık GMİS yönetimini de etkiledi. İşyeri temsilcilerinin ve işçi önderlerinden 1000 civarında işçinin katıldığı toplantı, 14 Ağustos 1993 günü GMİS toplantı salonunda başladı. Toplantıya yerel ve ulusal medya temsilcileri de davetli olarak katıldılar. Aydınlık adına toplantıya Niyazi Işık katıldı. GMİS Genel Başkanı Şemsi Denizer, yaptığı konuşmada Çiller ve Karayalçın iktidarının TTK ile ilgili yaptıkları uygulamaları eleştirerek şunları söyledi: “Çiller-Karayalçın hükümeti TTK’nın bazı işletmelerini lağvederek TTK’yı küçültme, daraltma çalışmaları ve ocakları özelleştirme, TTK’nın tamamıyla kapısına kilit vurulmasına yol açacak tehlikeli adımlardır. Biz bunu kabul edemeyiz ve seyredemeyiz. Bugün iktidarda olan partiler 1991 Ekiminde yapılan milletvekili genel seçimlerinde bize verdikleri sözleri tutmadılar. Ocaklara yatırım yapılacak, çalışma şartları düzeltilecek ve ocaklarda özellikle üretim yapan sendikalardaki işçi açığı giderilecek, ocaklara işçi alınacaktı. Şimdi buradan hükümeti uyarıyorum! Ekmek teknemize milli sanayimizin can damarı kömür ocaklarımızın üzerinden ellerinizi çekin! Çekmezseniz nelerin olabileceğini size hatırlatırım.”

Toplantıda konuşan işçi önderleri de sendikayı üstü kapalı uyararak, uyarma vaktinin çoktan geçtiğini Çiller-Karayalçın hükümetinin TTK’ya, ekmek teknemize büyük darbeler vurduğunu söyledi. Kendilerinin de uygulamalarda seyirci kaldıklarını, artık sendika işçi birliğinin zamanının çoktan geçtiğini, işçilerin hazır olduğunu ortaya koydular.

Bir işçi ise net olarak şöyle konuştu: “TTK’ya vurulan darbeleri sendikamız da biz de sadece seyrettik. Elimizde TİS ile elde ettiğimiz haklarımıza bile dokundular. Artık ‘Uyarı yapıyoruz’ demek şimdiye kadar yaptıklarını kabullendiğimiz anlamına gelir. Şimdi derhal grev dönemindeki gibi hazırlıklarımızı yaparak, yeniden Zonguldak olarak harekete geçmeliyiz.”

Toplantı 15 Ağustos 1993 tarihli Şafak, Demokrat ve Şirin Ereğli gazetelerinde yer aldı. 1994 başlarında maden işçileri adım adım birliği sağlayarak ve sendikalarıyla yeniden birlikte hareket etmesiyle, Çiller-Karayalçın iktidarının yapacağı özelleştirme saldırılarına karşı koyabilecek durumdaydı.

ÇİLLER-KARAYALÇIN İKTİDARI 5 NİSAN KARARLARINI AÇIKLADI

Açıklanan 5 Nisan kararları daha doğrusu kamu ekonomisini tasfiye etme kararları, KİT’leri tamamen tasfiye etmek, bunların başında da bizzat adları açıklanarak Zonguldak Kömür Ocaklarının ve Karabük Demir-Çelik işletmelerinin kapatılması, Ereğli Demir-Çelik işletmelerinin özelleştirilmesi yer alıyordu.

Bu kararlar Zonguldak’ta öfke patlaması yarattı. İşçi Partisi bir heyet ile GMİS’i ziyaret etti. GMİS Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Ataman ile görüşüldü. Partimizin önerisi: Zonguldak topyekun bir saldırı altında bu nedenle saldırı altında olan Zonguldak, Karabük, Bartın ve Ereğli’yi içine alan bir mücadele hattı kurulmalı. Bu hat GMİS’in önderliğinde işçi ve kamu sendikaları, kitle örgütleri, baro, odalar, Belediye Başkanları, siyasi partilerin temsilcileri, esnaf, Ticaret Sanayi Odaları temsilcileri ve Muhtarlar Derneği temsilcileri davet edilmeli ve bu kuvvet örgütlü olarak, bir mücadele planı yaparak harekete geçmeli.

GMİS Genel Başkan Yardımcısı, “Biz de sizi arayacaktık. 5 Nisan kararlarına karşı sendikamız önderliğinde, 9 Nisan’da bir miting ve yürüyüş yapma kararı aldık, katılmanızı istiyoruz. Eylemden sonra yeniden bir araya gelelim” dedi.

5 Nisan özelleştirme kararlarına, 8 Nisan’da “Ocakların kapatılmasına ve özelleştirmelere hayır” mitingi ile cevap verildi. GMİS’nin bu kararı başta maden işçileri olmak üzere Zonguldak, Karabük, Bartın ve Ereğli’de büyük bir heyecan yarattı. İşçi Partisi 8 Nisan 1994’te yapacağı Olağan Parti Meclisi toplantısını, Zonguldak’ta yapma kararı aldı. Toplantı yeri olarak da GMİS toplantı salonu belirlendi. Yüz bin civarında kişinin katıldığı mitinge, birçok ilimizden de katılımlar oldu.

1990’da büyük madenci grevinde madencinin yanında görünen, DYP ve SHP iktidar olunca verdiği sözleri tutmadığı gibi verdiği sözlerin aksine daha ağır bir saldırıya girişmesi tepki ve nefretle protesto edildi. 8 Nisan’da parti meclisi toplantısını GMİS toplantı salonunda yapan İşçi Partisi 9 Nisan günü, bütün kuvvetiyle ve Türk bayrakları ile mitinge katılıp miting sonrası Parti Meclisi toplantısına devam ederek toplantıyı sonlandırdı.

Çiller-Karayalçın iktidarının 5 Nisan’da açıkladıkları istikrar paketi altında kamu işletmelerini tasfiye etme programının işçi sınıfının anında 9 Nisan’da cevap vermesi iktidara geri adım attırdı. Amasra ve Armutçuk ocaklarının kapatılmasının 1994 sonuna kadar ertelendiğini açıkladı.

İŞÇİ PARTİSİ’NİN ÖNERDİĞİ, ÖRGÜTLENME ve EYLEM PLANI HAYATA GEÇİRİLİYOR

İşçi Partisi’nin Çiller-Karayalçın iktidarının, ocaklara ve demir-çelik işletmelerine karşı yaptığı saldırıların karşısında dik duruşu ve Havza çapında bütün kuvvetlerin bir araya gelerek bir mücadele platformu oluşturmaları önerisi GMİS tarafından kabul gördü. GMİS yönetimi bunun için 13 Ağustos 1994 günü bir toplantı yapılacağını açıkladı. Toplantıya Havza çapında faaliyet gösteren siyasi partiler, sendikalar, odalar, baro, belediye başkanları, kitle örgütlerinin temsilcileri ve muhtarlar davet edildi. Toplantıda Havza masaya yatırıldı ve durum tartışıldı. Toplantı sonunda İşçi Partisi’nin tüm çabalarına rağmen bir örgütlenme modeli çıkmadı.

SALDIRI DEVAM EDİYOR, ZONGULDAK BİRLEŞİYOR

İktidarın ocaklara yönelik saldırıları hafiflemesine rağmen devam ediyordu. Özellikle işten çıkarılmalar devam etti. Birçok ocak üretim işçileri eksikliği nedeni ile terk edildi.

İşçi Partisi’nin işçi komiteleri harekete geçti. Kozlu işçi komiteleri 20 Ağustos 1994 günü kapatılacak ocaklar içerisinde adı geçen Armutçuk ocaklarını ziyaret etti. Bu ziyaret işçiler içerisinde büyük bir coşku yarattı. İşçi komitesi bir basın açıklaması yaparak, ziyaretlerinin Havza çapında süreceğini sendika yönetimini n işin başına geçerek kabul edenlerle bir Havza komitesini kurmasını ve bir mücadele planı yaparak harekete geçmesini, yoksa geç kalınacağını işçilerin bunu kabullenmeyeceği ilen edildi.

ZONGULDAK-BARTIN TEMSİLCİLER KURULU OLUŞTURDU

GMİS bu gelişmeler üzerine 13 Ağustos günü toplantıya davet ettiği kurulları 23 ağustos 1994 günü yapılacak toplantıya davet etti.

GMİS toplantı salonunda yapılan tarihi toplantıda, Zonguldak-Bartın temsilciler kurulunun kuruluşu ilan edildi. Toplantı da kuruluşun daimi üyeleri belirlendi. Bir mücadele planı yapmak üzere daimi üyelerini 31 Ağustos 1984 günü, Ankara’da genişletilmiş bir toplantı yapma kararını alarak toplantı yapıldı.

Temsilciler Kurulu daimi üyeleri: GMİS Genel Başkan Yrd. Selahattin Ataman , Zonguldak Belediye Başkanı Zeki Çakan, Zonguldak barosu Başkan Yrd. Sabri Yavuzyılmaz, Maden-sen Zonguldak Şube Başkanı Ali Kıran, Maden Mühendisleri Odası Başkanı Enver Karaçam, Genç İş Adamları Derneği Başkanı Hüseyin Papila, Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yaşar Ali Haberal, Zonguldak Esnaf Odaları Birliği Başkan Vekili Orhan İnaz, CHP İl Başkanı Ali Osman Odabaş, SHP İl Başkanı Şerafettin Turpçu, ANAP İl Başkanı Enver Aygün, İşçi Partisi İl Başkanı Niyazi Işık ve Refah Partisi İl Başkanı Necmettin Aydın.

Zonguldak yeniden silkelenerek ayağa kalkmıştı. Bu ayağa kalkışta İşçi Partisi’nin işçi komiteleri tarihi bir rol oynadı.

Zonguldak-Bartın İl Temsilciler kurulunun, eylem ve faaliyetleri:

- 31 Ağustos 1994 Ankara toplantısı. Toplantıya 400 kişi katıldı.

- 3 Eylül 1994’te kurul toplantısı.

- 20 Eylül 1994 günü SHP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yrd. Murat Karayalçın, 21 Eylül 1994 günü DYP Genel Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller, 7 Ekim 1994 günü Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ziyaret edilecek.

- 8 Ekim 1994 günü Bartın’da, 22 Ekim 1994 günü Ereğli’de miting yapılması kararlaştırıldı.

Alınan bu kararlar bir bir hayata geçirildi. Yeni kararlarda alındı:

- 8 Kasım 1994 günü Karabük’te miting,

- 23 Kasım 1994’te Zonguldak da hayatı durdurarak eylem yapılacak.

İl Temsilcileri Kurulu’nun, “Kömür ve demir-çeliğe sahip çıkmak ülkemize sahip çıkmaktır.” Yürüyüş ve mitingi 50 bin kişinin katılımıyla büyük bir çarkın içinde gerçekleşti.

Zonguldak esnafı kepenk kapatacak, Ticari ve özel araçlar kontak kapatacak, çocuklar okullarına gitmeyecek, avukatlar duruşmalarına katılmayacak kısacası Zonguldak’ta hayat duracaktı. Zonguldak bir daha gücünü dosta düşmana gösterdi.

7-8 Aralık 1994 günü Ankara’da sırasıyla DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak, HAK-İŞ Genel Başkanı Necati Çelik, TÜRK-İŞ Genel Mali Sekreteri Enver Tuçoğlu ile görüşmeler yapıldı.

Mücadele ara vermeksizin devam etti.

Sonuç: Çiller Hükümeti yıkıldı.

Denizer: Çilleri işçi mücadelesi yıktı.