8 Temmuz Medyanın Halleri
8 Temmuz Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?
TİCARET BAKANI’YLA LİMONU VE HAL YASASI’NI KONUŞTUK
MELİH ALTINOK/ SABAH
Muhataplarıyla konuştukça sorunun tek bir bakanlığın başa çıkamayacağı kadar komplike olduğunu anlıyorum. Konu yalnızca Ticaret Bakanlığı'nı değil, Tarım, Hazine ve Maliye, İçişleri, Adalet, hatta Ulaştırma Bakanlığı'nı da ilgilendiriyor.
Örneğin, stokçulukta para cezası yerine hapis cezası gündeme gelemez mi? Ya da İstanbul'a giriş yapan sebze-meyve TIR'larına köprü ve otoyol hizmetlerinde indirim uygulanamaz mı?
Anlaşılan o ki tüm bu bakanlıklar arasında bir koordinasyon kurulu oluşturulması şart.
DOĞRUDAN YATIRIM DOĞUDAN GELİR
YUSUF DİNÇ/ YENİ ŞAFAK
Batı mesela kendisini küresel ekonomide finansla ifade eder. Finans zaten değişimlerin ve değişenlerin peşindedir. Yani finans batılıdır. Batının aslının pazar olması da böyledir. Pazar, değişimlerin ve değişenlerin sürüklediği ortamdır.
Endüstri devrimiyle bir dönem batı pazar değil, üretimin merkezi olmuşsa da tüm tarih boyunca arızi olarak ortaya çıkmış bir durumdur bu. Doğu üretimin asıl merkezi olagelmiştir hep. Üretim sabitelerle gerçekleşir. Pazar yer değiştirir, üretim yer değiştirmez.
Doğu zaten maddenin kaynağıdır. Hammadde değişmez ve doğuludur. Doğuyu bilgelik ve batıyı diyalektikle izah etmenin iktisadi gerekçelerini böyle açıklayabilirim sanırım. Yahut iktisadın batı ve doğuyu nasıl farklı şekillendirdiğini…
Finansın kriterleri doğrudan yatırımların bağlamında önemsizdir dedik ya; Çinli BYD’nin işte portföy yatırımlarının kısıtlar uydurduğu böyle bir ortamda Türkiye’de fabrika kurma kararı aldığı haberi küresel gündeme bomba gibi düştü.
BYD, 2023 itibariyle dünyanın bir numaralı elektrikli otomobil üreticisi konumunda. Önce Çin’de Volkswagen’i ardından dünyada Tesla’yı tahtından indirdi. Şimdi Volkswagen’in Türkiye’de yatırım planlayıp vazgeçtiği aynı yerde bir fabrika kuracağı haberin konusu. (…)
Keza Orta Koridor bağlantılı yatırımlar da bu rekabetin sahası olabilir.
Olan şu; artık kazan-kazan denklemi doğudan çıkıyor. Batı, finansıyla kazan-kaybetten başka bir şey vadetmiyor. Türkiye de eksenini buna göre kurdu veya kuracaktır.
NEDEN HALA EZBERİNİ BOZMUYORSUN?
PROF. DR. NURAN YILDIZ/ MİLLİYET
Tekrarlamaya devam edeyim, 21.Yüzyıl, tarihin sıfır noktasıdır. Kendisinden önceki tüm bilgileri sıfırlıyor.
Bizim siyaset, kamu ve özel sektör yönetim kadrolarımız 20.Yüzyıla gömülmüş duruyorlar. Dünya ileriye doğru fırlarken, bizimkiler geriye doğru kaçıyorlar.
Geçen salı, favori Avusturya’yı yenmiş olmamız, sadece maç sonucuyla açıklanamaz. Dünya artık sürpriz olanın normal, güçsüz sanılanın kazanabildiği bir yer.
Dahası. Golü atan futbolcu bir forvet değil. Yani gol atması değil, gol yememesi beklenen kişi. Savunma oyuncusu.
İki golümüzün ikisini de savunma oyuncusu geriden gelip kaleye yolluyor.
Şahane bir maç izlediğinizi düşünüyorsunuz ama izlediğiniz, yeni zamanların ezber bozucu niteliğinin bambaşka bir göstergesi. Bu bir spor yazısı değil. En azından benim kafamda öyle. Ezberlerinizi gözden geçirin.
BAŞARISIZLIĞIN GÖZCÜSÜ, GAYRİMİLLİLİĞİN SÖZCÜ’SÜ
Önceki akşam A Milli Futbol takımımız, Hollanda’ya yenilerek EURO 2024’ten elendi. Ama sporcularımız karakterleriyle, birlikleriyle, çalışkanlıklarıyla, cesaretleriyle milletimizi birbirine kenetledi.
Türk milleti sonuca rağmen mücadelesi için takımızı alkışladı.
Genç bir ekibiz. Daha ilerilere gidecek çok zamanımız var.
Milletimiz de bu umutları paylaşıyor.
Hatta durum öyle ki, Ay-Yıldızlıların bu mücadeleci yaklaşımı bütün dünyadan alkış aldı. Şöyle bir dünya basınını tararsanız, övgü dolu sözler göreceksiniz.
Ama bir de Sözcü gibi olumsuzluklara takılanlar vardı.
“Burası Türkiye dedik, evimizde yenildik” başlığı attılar.
Taraftar desteğine rağmen “yıkıldığımızı” iddia ettiler.
Hayır!
Ne milletimiz ne de futbolcularımız yıkıldı.
Aksine başı dik olduğumuzu herkese gösterdik.
Sonuç odaklı zihniyetler için “emek” bir anlam ifade etmiyor olabilir.
Ama biz şunu biliyoruz:
A Millî Takımımız, önümüzdeki zorluklar için milletimizi ateşledi.
Hepsini ayakta alkışlıyoruz.
ÖZAY ŞENDİR’DEN GÜZEL VE ÖRNEK HEDİYE
Milliyet yazarı Sayın Özay Şendir, dünkü köşesinde bozkurt işareti sonrası Türkiye karşıtı kampanyası başlatanların maskelerini düşüren bir yazı yazdı.
Şendir, Almanya-PKK ilişkisine de ayrıntılı yer verdi. Yazısının sonunda şöyle bir not düşmüş:
“Sayfadaki resimler son derece deneyimli bir diplomat olan, Balkanlar ve Irak’ta görev yapmış, NATO’daki görevinden dolayı Türkiye’yi iyi bildiğini düşündüğüm Almanya Büyükelçisi Jürgen Schulz’a hediye olarak yollayacağım kitapların fotoğrafları. İngiliz subayı Armstrong, Atatürk için Bozkurt kitabını yazmıştı. Türkiye’deki duyguları okuyamadan siyaset üretmemek lazım. Ayrıca Bozkurt soyadı olarak da kullanıldı bizim ülkemizde...”
Sayın Şendir’in özellikle Mahmut Esat Bozkurt’un “Atatürk İhtilali” kitabını seçmesi çok isabetli olmuş.
Bu önemli ve başucu niteliğindeki kitabı biz de tüm okurlarımıza öneriyoruz.
Kitap, Kaynak Yayınları’ndan edinilebilir.