ABD: Egemen hava sahalarına saygı gösterilsin
Yunanistan'ın Türk hava sahasını ihlal girişimlerine Washington'dan onay gelmedi. ABD Dışişleri Bakanlığı, hava sahasına saygı gösterilmesini istedi
ABD Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan’ın Türkiye’nin hava sahasını ihlal etmesine yönelik soru üzerine, ülkeleri birbirinin hava sahasına saygı göstermeye çağırdı. AA muhabirinin Pentagon Sözcüsü John Kirby’e “Yunanistan yaklaşık 30 kez Türkiye'nin hava sahasını ihlal etti? Artan bu gerilim hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna yazılı yanıt, ABD Dışişleri Bakanlığından geldi.
Yanıtta, “Tüm ülkelerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmeli ve korunmalıdır. Tüm ülkeleri, diğer ülkelerin egemen hava sahasına saygı duymaya ve sivil uçakların seyrüsefer güvenliğine gereken ihtimamı göstererek devlet uçaklarını kullanmaya teşvik ediyoruz. Bir ülkenin hava sahasının sınırları üzerinde anlaşmazlıkların olduğu durumlarda, ölümcül kazalara yol açabilecek eylemleri değil, koordinasyonu ve tartışmayı teşvik ediyoruz.” ifadesi kullanıldı. Yunanistan, 26-28 Nisan tarihleri arasında Türk hava sahasını 30 kez ihlal etmiş, Türk Hava Kuvvetleri de bu uçuşlara angajman kuralları gereği karşılık vermişti.
10 MİL İDDİASI HUKUK DIŞI
Ege'de yaşanan bu gerginlik, temelinde, Yunanistan'ın 6 mil kara suyu rejimine karşın hava sahasının sınırlarını 10 mile kadar uzatmasından kaynaklanıyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı da daha önce Kongre’ye gönderdiği bir raporda, ABD yönetiminin, Yunanistan’ın 10 deniz mili hava sahası talep etmesine katılmadığını ifade etmişti. Bunun en temel nedeni ise uluslararası hukukun bir ülkenin kara suları genişliği ile o ülkenin ulusal hava sahası genişliğini eşit olarak kabul etmesi. Dünyada devletlerin uygulamalarına bakıldığında bu kurala aykırı olduğu görülen tek örnek Yunanistan hava sahası.
Yunanistan, 1931 yılında çıkardığı bir kararname ile o dönem kara suları 3 mil olmasına karşın “Mussolini tehdidi var” diyerek hava sahasının sınırını kıyıdan itibaren 10 mile çıkarmıştı. Bu tezini desteklemek amacıyla da; Türkiye’nin bu duruma 1975 yılına kadar itiraz etmeyerek uygulamayı zımnen kabul ettiğini iddia etti. Ancak Yunanistan, 10 mil düzenlemesini Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO)’ne ilk kez 1974’te bildirdi. Bunun üzerine Türkiye de 1975 yılında Ege Denizi’nde icra ettiği bir tatbikat dolayısıyla konuya ICAO nezdinde itiraz etti. Uygulamada da Türk savaş uçakları; Yunan kıyılarına 6 mil mesafedeki noktalardan geçen seyrüsefer uçuşları yaparak, Ege Denizi’nin uluslararası sularının bir kısmını Yunan egemenliği altına alan bu hukuksuzluğun kabul edilmediğini gösteriyor.
İSTANBUL-ATİNA FIR'I YENİDEN DÜZENLENMELİ
Diğer yandan 1958 yılında Cenevre’de yapılan IV. Avrupa Bölgesel Hava Seyrüsefer Konferansı’nda, İstanbul-Atina FIR (Uçuş Malumat Bölgesi) limitinin Finike güneyindeki 3605 K 3000 D noktasından 4200 K 2810 D noktasına kadar Türkiye’nin batı sınırını takip ettiği ifade edilmiş. Ancak genel hatlarıyla belirlenmiş olan bu FIR limiti; hukuki olarak üzerinde anlaşılmış bir denizcilik bölgesi ya da kara suları sınırına dayanmıyor. Dolayısıyla FIR limitinin bu kısmı yasal dayanaktan yoksun ve geçersiz. ABD Millî Coğrafi Uzay İstihbaratı Ajansı tarafından yayımlanan L-12 hava yolu haritasında da İstanbul-Atina FIR limitinin teknik ve planlama amaçları için yaklaşık olarak çizildiği ve sadece hava trafik kontrol hizmetinin transferini gösterdiği ifade ediliyor. Bu hâliyle FIR limiti, Ege uluslararası hava sahasını kullanan sivil hava trafiğinin kontrolünü Yunanistan’a bırakıyor. Bu kapsamda, FIR içinde verilecek hava trafik hizmeti ile ilgili olarak uygulamada birtakım sorunlar ortaya çıkıyor. Türkiye ise Yunanistan’ın hava trafik hizmeti sorumluluğunu kötüye kullanarak FIR içerisindeki teknik nitelikteki sorumluluklarını egemenlik yetkilerine dönüştürmek istemesi sebebiyle, FIR limitinin yeniden belirlenmesini istiyor.
DENİZALTI AVCISI’NDAN ATİNA’YA YAKIN UÇUŞ
Türk Deniz Kuvvetlerine ait P-72 Deniz Karakol Uçağı, Yunanistan’ın başkenti Atina’ya 120 kilometre mesafede uçuş gerçekleştirdi. P-72’ler, denizaltı savunma harbi için de kritik öneme sahip. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından başlatılan MELTEM-III Projesi kapsamında tedarik edilen P-72 Deniz Karakol Uçakları (DKU), Türk Donanması tarafından aktif olarak kullanılıyor. İlki 2020 yılı sonunda hizmete alınan P-72 DKU, son olarak dün gerçekleştirdiği uçuş esnasında Yunanistan’ın başkenti Atina’ya 120-130 kilometre mesafeye kadar yaklaştı.
Uluslararası hukuka uygun bir şekilde uluslararası hava sahasında gerçekleştirilen uçuşun ardından Türk Donanmasına ait P-72 DKU ile C-72 Genel Maksat Uçağı, üslerine geri döndüler.