'ABD Montrö'yü değiştirmekte başarılı olamayacak'

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, savaş gemilerini Karadeniz'e sokmak için Montrö hükümlerini değiştirmeyi planlayan ABD'nin başarılı olamayacağını söyledi

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye'nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin hükümlerini kesin bir şekilde uyguladığını belirterek, ABD'nin Sözleşme'yi değiştirme konusunda başarılı olamayacağını ifade etti. New York'taki Birleşmiş Milletler (BM) binasında basın toplantısı düzenleyen Lavrov, AA muhabirinin, “ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Türkiye'nin Montrö Sözleşmesi'nin ilgili maddesini uygulama kararına değinerek, Türkiye ile çatışmadan uzaklaşmak için birlikte çalışabileceğine işaret etti. Bu yoğunlukla Montrö Sözleşmesi'nin feshi olarak yorumlandı. Sizin bu konuda görüşleriniz nedir?” sorusunu yanıtladı. Lavrov, “ABD'nin eğer Montrö Sözleşmesi'ne ilişkin bir değişiklik talebi bulunuyorsa, Türk meslektaşlarımız, Sözleşme'nin koruyucuları olarak bize birçok kez Sözleşme'nin hükümlerini kesin bir şekilde uygulayacaklarını söylediler.” dedi.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in “işe döndüğünü” ve bu yüzden Pentagon'un tekrar hareketlendiğini değerlendiren Lavrov, “Başarılı olacaklarını düşünmüyorum.” mesajını verdi. ABD Savunma Bakan Yardımcısı Celeste Wallander, önceki gün düzenlediği basın toplantısında, İngiltere'nin Ukrayna'ya hibe ettiği mayın avlama gemilerinin Türkiye tarafından Karadeniz'e sokulmamasıyla ilgili bir soruyu yanıtlayarak, Türkiye'nin ilgili Montrö hükmünü uygulamasının bir çatışma yarattığı ve bu durumu aşmaya çalıştıklarını söylemişti. Wallender, “Türkiye de dahil olmak üzere Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerle, Türkiye'nin Sözleşme'nin ilgili hükmüne başvurduğu çatışma durumundan uzaklaşma koşulları üzerinde çalışmak istiyoruz.” ifadelerini kullanmıştı.

NE OLMUŞTU?

İngiltere, geçen aylarda Ukrayna'nın denizdeki kabiliyetlerini geliştirmek üzere Norveç ile birlikte bir Deniz Koalisyonu kurduğunu duyurmuş ve Kiev'e iki adet Sandown sınıfı mayın avlama gemisi hibe etmişti. Ukrayna bayrağı çekilen gemiler Karadeniz'e gönderilmek istendi ancak Türkiye, Montrö Sözleşmesi'nin 19. Maddesi gereğince “savaş durumunda savaşan devletlere ait savaş gemilerinin” Türk Boğazlarından geçemeyeceğini bildirdi. Bunun üzerine başta eski NATO Avrupa Yüksek Komutanı olmak üzere çok sayıda Batılı uzman, Türkiye'yi Montrö Sözleşmesi'ni “kötüye kullanmakla” suçladı. Hatta mayın avlama gemilerinin savaş gemisi olmadığı gibi akıl dışı iddialar da ortaya atıldı. Ancak Milli Savunma Bakanlığı, Karadeniz'deki statükoyu koruyacağını vurguladı. İşte ABD Savunma Bakan Yardımcısı'nın değiştirmeye istekli olduğu konu da buydu. Böylece ABD, kendi savaş gemilerinin Karadeniz'e girişi için bir yol aradığını da ilan etmiş oldu.

TUNA KORİDORU

Diğer yandan Batı'nın bir şekilde Karadeniz'e gemi sokup sokamayacağı, Rus basınında da tartışıldı. Pravda'nın görüş aldığı askeri uzman Sergey Gorbaçov, konuyla ilgili şunları söyledi:

“Resmi olarak, NATO donanmalarının çoğu savaş gemisi, 'hafif savaş gemileri' sınıfına girmektedir. Standart deplasmanları 10 bin tondan azdır. Toplarının azami kalibresi 203 mm'yi geçmez. Montrö Sözleşmesi, füzeleri de kapsam dışı bırakıyor. NATO gemileri, İstanbul ve Çanakkale boğazlarından geçme kısıtlamalarından kaçınmak için, 21 güne kadar orada operasyonel bir güç oluşturmadan sırayla sızabilirler. Her bir gücün sahip olacağı gemilerin tonajı, Sözleşme'nin Karadeniz'de kıyısı olmayan güçler için düzenlediğinden daha küçük olacağı için, bu durum Sözleşme'yi ihlal etmeyecektir.

Örneğin, Arleigh Burke tipi üç güdümlü füze destroyerinin bile toplam deplasmanı 30 bin tondan az olacaktır. Sözleşme düzenlemeleri uyarınca Karadeniz'de 21 gün boyunca birlikte kalabilirler. Buna ek olarak, savaş gemilerinin geçişine yönelik kısıtlamaları hafifletmek için Karadeniz'deki varlıklarına bir 'insani görev' kılıfı ekleyebilirler. Genel olarak her şey, NATO üyesi olan Türkiye'nin siyasi iradesine bağlı.”

ABD'nin Montrö'ye taraf olmadığını da hatırlatan Pravda, Karadeniz'e alternatif gemi sokma yöntemlerine ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulundu: “Ukrayna'ya kuvvet yığmak için tek seçenek, onları Tuna Nehri boyunca nakletmektir. Teknik olarak ABD, gerçekten de Tuna Nehri boyunca kuvvet aktarabilir ve bu görev için 'tahıl koridoru' kullanılabilir. Çünkü Türkiye'nin pozisyonu uzun süredir devam eden bir ilkeye dayanıyor: 'Karadeniz güçleri dışında kimsenin Karadeniz'de yapacak bir şeyi yok.' “Rusya bir keresinde Karadeniz bölgesinin haritasını ikiye katlamayı önermişti. Böylece bölgenin güney kısmı Türkiye'nin kontrolüne geçecek, kuzey kısmı Rusya'nın olacaktı. Bu kadar basit.”

İNGİLTERE'DEN GERİ VİTES

Savaş gemilerini Karadeniz'e sokmak isteyen İngilizler, Türkiye'nin resti karşısında geri adım attı. İngiltere'nin Ukrayna Büyükelçisi Martin Harris, konuyla ilgili şunları söyledi: “Türkiye, Karadeniz'deki bir savaş sırasında askeri gemilerin İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından geçişini yasaklayan Montrö Sözleşmesi nedeniyle onları içeri almıyor. Birleşik Krallık Sözleşmeye taraftır ve biz [Türkiye'nin] bu tutumunu destekliyoruz. Bu aslında Ukrayna'nın yararına, çünkü Sözleşme sayesinde Rusya tahrip ettiği filosunu geri getiremiyor.”

Sonraki Haber