AB’den Hong Kong’a yaptırım hazırlığı

AB Parlamentosu tarafından hazırlanan rapora göre, 27 AB ülkesi Hong Kong'un Ulusal Güvenlik Yasası'nın uygulanması konusunda "ciddi endişelerini" dile getirdi ve 24 Temmuz Cuma günü ticaret kısıtlamaları ve Hong Kong'un vize politikasının incelenmesi de dahil olmak üzere bir dizi "yaptırım" önlemi uygulamaya karar verdi.

Taslak belgeye göre, AB'nin "özel hassas ekipman ve teknolojilerin" Hong Kong'a ihracatını, özellikle de iç iletişimin kesilmesi, ağ gözetimi ve diğer amaçlar için kullanıldıklarından dolayı, gözden geçireceği ve kısıtlayacağı belirtiliyor. Yaptırımların 28 Temmuz tarihinde yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Buna ek olarak, taslak ayrıca AB'nin "Hong Kong ulusal güvenlik yasalarının iltica, göç, vize ve ikamet politikaları üzerindeki etkisini göz önünde bulundurma" taahhüdünü de içeriyor. AB şu an için Hong Kong ile "yeni müzakereler" başlatmayacak.

'YAPTIRIM ÇİN'İ HEDEF ALMADIĞI İÇİN YETERSİZ'

Almanya Yeşiller Partisi Avrupa Parlamento Üyesi Reinhard Bütikofer "Bir yandan, masadaki bu teklifler, AB'nin kelimelerin yeterli olmadığını anladığını, ancak yine de birleşik olmadığını gösteriyor" açıklamasını yaptı. Bütikofer, bu taslak üzerinden uygulanacak olan yaptırımların çekingen bir yaklaşım olduğunu ve Çin üzerinde bir etkisi olmayacağını da ekledi.

22 Temmuz'da Avrupa Birliği, Hong Kong'un 2019'dan bu yana özerklik, istikrar ve özgürlük açısından ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğunu ve bunun 2020'de daha da arttığını iddia eden "Hong Kong'un siyasi ve ekonomik kalkınmasına ilişkin yıllık raporunu" yayınlamıştı. "Bir ülke, iki sistem" ilkesinin yok edilmesinden endişe duyduğunu belirten AB, güvenlik yasasına karşı hareketsiz kalmayacağını ve eylem yapmaya kararlı olduğunu bildrimişti. Raporda ayrıca AB ile Hong Kong arasındaki derin ortaklığın altını çizildi. 2019'da, AB'nin Hong Kong'daki toplam yatırımı 136.2 milyar avroyu aştığı ve AB’nin Hong Kong’un en büyük ikinci ticaret ortağı olduğu belirtiliyor.

'ÜLKENİN İÇ İŞLERİNE MÜDAHALE EDİLEMEZ'

Öte yandan Hong Kong Özel İdari Bölgesi Hükümeti, Hong Kong’un iç işlerinin Çin'in iç işleri olduğunu ve başka hiçbir ülkenin doğrudan veya dolaylı olarak müdahale etme hakkına sahip olmadığını söyledi. Hükümet Sözcüsü, uluslararası toplumun Hong Kong'un gelişimine objektif ve adil bir şekilde bakacağını umduğunu söyledi. Sözcü son olarak “Geçtiğimiz yıla baktığımızda, rapor Hong Kong işletmelerinin karşılaştığı siyasi baskı ve müdahaledeki artışa odaklanıyor gibi görünüyordu, ancak birçok işletmenin Çin’in veya hükümetin görüşlerini desteklediği için renkli devrimciler tarafından hedeflendiğini ve zarar gördüğünü görmezden geldi” dedi