Abdullah Gül: Bahçeli olağanüstü, Erdoğan temkinli
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 'Bahçeli’nin açıklamalarını olağanüstü bir adım olarak değerlendiriyorum. Bu adım Türk milliyetçiliğine yapılmış en büyük hizmet. Cumhurbaşkanı’nın konumu gereği daha temkinli hareket etmesinin doğru bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum.' dedi.
2013 yılındaki "açılım" sürecinin mimarlarından 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "ikinci açılımın" tartışıldığı bugünlerde yeniden sahneye çıktı. Karar Gazetesi'ne konuşan Abdullah Gül, Bahçeli'nin açıklamalarını "olağanüstü bir adım" olarak nitelendirirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konumu gereği daha temkinli hareket etmesinin de doğru bir yaklaşım olduğunu söyledi.
'OLAĞANÜSTÜ BİR ADIM'
Gül'ün açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Türkiye’de kimilerinin ‘Kürt meselesi’, kimilerinin ‘terör meselesi’ olarak adlandırdığı bu konu, ülkenin en önemli sorunlarından biridir. Ben de Cumhurbaşkanlığı dönemimde ve daha önceki pozisyonlarımda meselenin mutlaka Türkiye’nin kendi inisiyatifiyle gündemden düşmesi gerektiğini savundum. Bu bakış açısına sahip biri olarak, Sayın Bahçeli’nin açıklamalarını ‘olağanüstü bir adım’ olarak değerlendiriyorum.
'MİLLİYETÇİLİĞE EN BÜYÜK HİZMET'
Bu adım Türk milliyetçiliğine yapılmış en büyük hizmet. Türk milliyetçiliğini geniş bir perspektiften ele aldığınızda, Türkiye’nin güçlü bir ülke haline gelmesi, sorunlarından arınarak tüm enerjisini halkının mutluluğu ve refahına odaklaması, uluslararası arenada seçkin ve çevresine ilham veren bir toplum olarak yer alması anlamını taşır. Türkiye’nin artık tüm enerjisini halkının mutluluğuna vermesi gerektiğine inanıyorum.
'BAHÇELİ'NİN ADIMI...'
Bu tür sorunlarda, en zıt görüşlere sahip kesimlerin diyalog ve anlayış geliştirmesi, çözüm için bir gerekliliktir. Aksi halde, kutuplaşma devam eder ve her taraf, kendi bakış açısına göre meseleyi konsolide etmeye çalışır. Bu bağlamda, Milliyetçi Hareket Partisi’nin geçmişte bu konuda en keskin duruşa sahip taraf olduğunu göz önünde bulundurursak, Sayın Bahçeli’nin bu adımı son derece önemli bir gelişmedir.
'ERDOĞAN'IN DESTEĞİ SAMİMİ'
Gelinen aşamada geçmişteki bazı tutumların artık geride bırakılması gerekiyor. Bu süreçte, hükümetin ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın desteğini samimi bir şekilde gördüğümü ifade etmek istiyorum. Bazı kesimler, Cumhurbaşkanı’nı daha aktif bir rol üstlenirken görmek isteyebilir. Ancak, Cumhurbaşkanı’nın konumu gereği daha temkinli hareket etmesinin doğru bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum.
'AÇILIMIN' MİMARLARINDAN
Abdullah Gül'ün, "yeni çözüm süreci, ikinci açılım" olarak adlandırılan tartışmaların olduğu günlerde sahneye çıkarak, açıklama yapması 2009'da başlayan süreci yeniden akıllara getirdi.
Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül 11 Mart 2009’da Kürt sorunuyla ilgili “ilerleyen günlerde bazı gelişmeler olacağını” belirtmişti.
Gül ardından 24 Mart’ta Bağdat’a giderken gazetecilerle sohbetinde Kuzey Irak için “Kürdistan” ifadesini kullanmıştı.
Gül, çözüm süreci kapsamında Bakanlar Kurulu'na gerekli kararları almaya yetki de veren "Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun"u onaylayarak yayımlanmak üzere Başbakanlığa göndermişti.