Savaş mantığı yeniden şekilleniyor: ABD'yi üstün silahları kurtaramayacak
Gelecekteki savaşları otonom dron sistemleri ve güçlü algoritmalar domine edecek. Strateji ve taktikler en iyi jetlerin, gemilerin zaferi garanti edemediği bir yöne evriliyor. Amerika, Rusya ve Çin'in aksine teknolojinin sunduğu yeniliklere ayak uyduramıyor
II. Dünya Savaşı'nın sonundan beri dış politikasını kendi taleplerini dayatmak üzerine kuran Amerika artık işlerin yolunda gitmediğinin farkında. Son dönemde Kongre'ye sunulan raporlar, etkili dış politika yayınları ve düşünce kuruluşları hep aynı endişenin üzerinde duruyor: Büyük değişimler olmazsa ABD hegemonyası çökecek.
Aydınlık'ta ayrıntılarıyla işlediğimiz, oldukça “karanlık” bir tablo çizen ABD Ulusal Savunma Stratejisi Komisyonu'nun 114 sayfalık raporu, Amerikan güçlerinin “devasal sorunlarla karşı karşıya” olduğuna işaret ediyor; birçok konuda Çin ve Rusya gibi rakiplerinin arkasında kaldığının altını çiziyor; radikal değişiklikler yapılmadığı takdirde güç dengesinin kendi aleyhlerine bozulmaya devam edeceğini vurguluyordu.
YAPAY ZEKA DESTEKLİ DRONLAR
Amerikan dış politikasına yön veren yayınlardan Foreign Affairs'in (FA) Eylül-Ekim sayısındaki “Amerika geleceğin savaşlarına hazır değil ve onlar zaten burada” adlı makale ise Kongre'ye sunulan raporda dikkat çekilen ve “acil önlem gerektiren” birçok konudan birine parmak basıyor: Yapay zeka destekli dron teknolojileri savaş mantığında köklü değişiklere sebep olurken, ABD ordusunun yeni koşullara hazırlıksız yakalandı.
Makalenin yazarları da oldukça dikkat çekici isimler: Mark A. Milley, 2019'dan 2023'e kadar ABD Genelkurmay Başkanı'ydı; Princeton Üniversitesinde misafir öğretim üyesi sıfatıyla ders vermeyi sürdürüyor. Eric Schmidt ise Google’ın eski CEO’su ve Başkanı idi ayrıca Henry Kissinger ve Daniel Huttenlocher’le birlikte “Yapay zekâ çağı: Ve insan geleceğimiz” kitabının da ortak yazarı.
GELECEĞİN SAVAŞLARI
FA'ya göre askeri alandaki bu köklü ve hızlı değişimler yeni bir tabloya işaret ediyor:
“Gelecekteki savaşlar artık kimin en fazla insanı toplayabildiği veya en iyi jetleri, gemileri ve tankları sahaya sürebildikleri ile ilgili olmayacak. Bunun yerine, giderek daha fazla otonom silah sistemleri ve güçlü algoritmalar sahneyi domine edecek.”
Makalenin yazarlarına bakılırsa henüz yapay zekayı benimsemeyen ABD ordusunun jetleri, gemileri ve tankları, “bir İHA saldırısını savunmak için gerekli donanıma sahip değil.” Bu noktada bir karşılaştırma yapan yazarlar, Rus ordusunun Ukrayna'da çoktan yapay zeka destekli dronlar kullanmaya başladığını anımsatıyor. Çin'in nisan ayında teknoloji odaklı güçler oluşturmaya yönelik en büyük askeri yeniden yapılanmalarından birini duyurduğunu hatırlatıyor. Pentagon'u ise “başarısızlıklarını düzeltmeyi amaçlayan yeterli girişime sahip olmamakla” eleştiriyor.
Amerika'nın önde gelen bir küresel güç olmaya devam etmek istiyorsa “hızla rotasını değiştirmek zorunda kalacağını” vurgulayan FA'ya göre Amerikalı politikacılar, “böyle bir sistemsel revizyon fikrinden hoşlanmayacak.” Bunun sonuçları şu sözlerle özetleniyor: “Bu devrimi başaramazsak yeni teknolojilerle donatılmış kötü niyetli aktörler ABD'ye saldırı girişiminde bulunmaya daha istekli hale gelecek.”
REFERANS ÇİN VE RUS ORDULARI
Bir sonraki büyük savaşta, yapay zekanın askeri planlama ve yürütmenin her yönüne toptan entegre edileceğini öngören makalede Çin ordusu referans gösteriliyor:
“Pekin, büyük ölçekli sanal savaş oyunlarında en üst düzey yetkiye sahip bir yapay zeka komutanı yarattı. Çin, yapay zeka sistemlerinin canlı durumlarda seçim yapmasını yasaklasa da birçok sanal simülasyondan öğrendiği dersleri alıp bunları insan karar vericilere aktarabilir. Ve Çin, diğer devletlerin de yapabileceği gibi, sonunda yapay zeka modellerine seçim yapma yetkisi verebilir.”
DRON SÜRÜSÜ SAVUNMA SİSTEMLERİNE KARŞI
Makale bugüne kadar hava ve deniz araçlarına odaklanan otomasyonun yakında kara savaşına yöneleceğini, bunun ilk emarelerinin de Ukrayna-Rusya savaşında görülmekte olduğunu vurguluyor. Bu konuda ise Rus ordusu referans gösteriliyor: “Tanksavar füzeleri, el bombaları ve dron fırlatabilen insansız kara araçlarını çoktan konuşlandırdı bile.”
Dronların bir başka avantajı da yaygın olarak kullanılan savaş araçlarına göre fiyatının uygun olması. Makale, devletlerin düşük maliyet sayesinde yıpranma endişesi duymadan sürüler halinde İHA göndererek, aynı anda yüzlerce nesneyi düşürmek için tasarlanmamış olan eski hava savunma sistemlerini alt edebileceğini vurguluyor.
Öte yandan savunma sistemleri galip gelse bile sürülere karşı savunmanın maliyeti, düşman için saldırının maliyetinden fazla olacaktır. Yazarlar buna örnek olarak, İran'ın 13 Nisan'da İsrail'e düzenlediği toplu İHA ve füze operasyonunu örnek gösteriyor: “Saldırının maliyeti en fazla 100 milyon dolar iken, ABD ve İsrail'in müdahale çabalarının maliyeti iki milyar dolardan fazlaydı.”
BİR ASYA-PASİFİK KABUSU
FA, bu durumun Çin ile girdiği rekabette ABD'ye bir başka Asya Pasifik kabusu yaşatabileceği değerlendirmesinde bulunuyor:
“Çin'in hipersonik füzeleri, ABD uçak gemilerini Pearl Harbor'dan çıkmadan önce batırabilir. Pekin, tüm Asya-Pasifik'te Amerika'ya karşı savunma avantajı sağlayabilecek yapay zeka destekli gözetleme ve elektronik savaş sistemleri konuşlandırıyor.”
FA'ya göre ABD askeri planlamacıları, Washington'un rakiplerini ezici bir ateş gücüyle yok edebileceği "şok ve dehşet" kampanyaları döneminin sona erdiğinin bilincinde olmalı.
Hiçbir devlet gelecekteki savaşlara tam olarak hazır değil. Ancak bazı ülkeler diğerlerinden daha ileride ve Amerika da rakiplerinin arkasında kalanlar arasında. Makalenin yazarları tüm bu verilerin ışığında, “ABD ordusunun birinci sınıf eğitiminin ve üstün konvansiyonel silahlarının etkisiz kalacağı bir savaşa girme riskiyle karşı karşıya” olduğu sonucuna varıyor.
KARA ROBOTLARI PEK YAKINDA
FA, kara araçlarının yakın gelecekte şu niteliklere kavuşmasını bekliyor: “Gelecekte, herhangi bir savaşın ilk aşaması muhtemelen keşiften doğrudan saldırılara kadar her şeyi yapabilen kara robotları tarafından yönetilecek. Yeni nesil makineler, savaş alanını haritalamak ve saldırı noktalarını tahmin etmek için robotların sensörlerini kullanan yapay zeka sistemlerine emanet edilecek. İnsan askerleri İHA'lar yönetecek. Mayın tarlalarını temizlemek, düşmanın ilk yaylım ateşlerini emmek ve gizli düşmanları ortaya çıkarmak da makinelere düşecek.”