AB’nin gözü Kuzey Afrika’nın kaynaklarında

Toplantıda konuşan Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB’nin Rusya’ya olan enerji bağımlılığını azaltmak amacıyla kendi üretimini artırmanın yanında yeni ticaret partnerleri arayışında olduğunun altını çizdi. Yenilebilir kaynakların kullanımıyla elde edilen “temiz enerji”nin Avrupa’da üretilmesinin en iyi ihtimalle kilovatsaat başına 0.10 avro maliyeti olacağını ifade eden von der Leyen, Tunus’ta bu üretimin kilovatsaat başına 0.02 avro maliyetle yapılabileceğini belirtti. Tunus’un sahip olduğu doğal kaynaklar rüzgar ve güneş enerjisi yoluyla elektrik üretiminde ona önemli bir maliyet avantajı sağlıyor. Bu doğrultuda AB, Tunus’a enerji üretimi alanında yatırım yapmak ve ayrıca sürdürülebilir tarım ile su kaynaklarının çevreci kullanımı alanlarında birlikte çalışmak istiyor. Von der Leyen, Akdeniz coğrafyasının barındırdığı yüksek miktarlarda kaynağın ve geniş toprakların, rüzgar ve güneş enerjisinin üretimi için önemli fırsatlar sunduğunu ve bölge ülkelerinin yeni “net-sıfır karbon emisyonu” dünyasının enerji tedarik merkezi olabileceğini vurguladı.

AB, KUŞAK VE YOL’UN YERİNİ ALMAYA ÇALIŞIYOR 

Avrupa Birliği’nin Latin Amerika ve Karayip ülkeleriyle yaptığı zirvenin ardından Kuzey Afrika ve Batı Asya ülkeleriyle yaptığı zirvede de aynı vurgu dikkat çekti. AB “karşılıklı çıkarlar” ve “ortak değerlere saygı” ilkelerini vurgulamaya ve “sömürgeci” bakış açısıyla ilgili özeleştiriler getirmeye başladı. AB’nin ilkesel vurgularının Çin’in önderlik ettiği Kuşak ve Yol Girişimi’nde öne çıkan ilkelerle çakışması, AB’nin Çin’e alternatif olma arayışında olduğuna dair yorumları kuvvetlendirdi.

Von der Leyen, Tunus ile yenilenebilir enerji alanında imzalamayı teklif ettikleri yatırım ve iş birliği anlaşmasının, bölge ülkeleriyle yapılacak yeni anlaşmalar için bir taslak olmasını istediklerini ifade etti. Bunun yanı sıra, yapılacak işbirliklerinin “ortak değerlere” ve “ortak çıkarlara” dayanması gerektiğini vurguladı. Von der Leyen bu konferansı Akdeniz’in iki yakası arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi için önemli bir fırsat olarak gördüklerini şu ifadelerle anlattı: 

“Yalnızca temiz enerji altyapı yatırımları değil, aynı zamanda Akdeniz’in iki yakası arasında ilişkileri geliştirecek bir köprü inşa etmek istiyoruz.İkinci fırsat insanlar ve onların bakış açılarıyla ilgili. Gelişmekte olan ekonomilerin ihtiyaç duyduğu insan gücünün oluşturulmasıyla ilgili. Biz, “yetenek işbirlikleri” geliştirmeyi öneriyoruz. Bu iş birlikleri, yeni yeteneklerin geliştirilmesi ve özellikle gençler için yeni iş olanaklarının yaratılmasını içeriyor.” 

AB’nin planladığı ilk yatırımların temiz enerji alanında olacağı belirtiliyor. AB, Kuzey Afrika’nın maliyet avantajını kullanarak enerji güvenliğini ucuz şekilde temin etmek amacıyla bölge ülkelerine yönelik özel bir politika seti izliyor.