‘Acil ihtiyaç üretim seferberliği’

CKD, ev kadınlarının üretime katılmaları amacıyla Üretim ve İstihdamda Ev Kadınları Zirvesi düzenledi. Söz alan ev kadınları ve CKD yöneticileri, ev kadınlarının sorunlarını tespit edip üretime katılmaları için yapılması gerekenleri anlattılar.

Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) dün İstanbul’un Fatih ilçesinde “Üretim ve İstihdamda Ev Kadınları Zirvesi” düzenledi. Etkinliğe CKD ve yöneticilerinin yanı sıra, İstanbul Avrupa yakasında ikamet eden ev hanımları ve STK temsilcileri katıldı. Derneğin Fatih, Avcılar, Şişli şubelerinin düzenlediği zirvede, ev kadınlarının üretim ve istihdama daha fazla katma yöntemleri, üretim seferberliğine bakış gibi konular konuşuldu.

‘ÜLKEMİZ EMPERYALİST BİR KUŞATMA ALTINDA’

Açılış konuşmasını Fatih Şube Başkanı Ender Zeyrek Yerge yaptı. Yerge konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Yurdumuz kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla emperyalist bir kuşatma altında. Gençlerimize uyuşturucu bağımlılığını dayatıyorlar. Çocuklarımızı LGBTİ denen aile birliğimizi yok etmeye çalışan, kadın erkek cinsiyetini yok edecek birtakım çalışma içerisindeler.

“Bu emperyalist kuşatmanın en önemli ayağı da ekonomik alanda yaşanıyor. Bildiğiniz gibi her şeye her gün yeni zamlar geliyor. Pazar market fiyatları el yakıyor. İşsizlik de her geçen gün artıyor. Kadınlarımızın yüzde 70’i işsiz. Peki çalışmayan kadınlarımız ne durumdalar? Bugün Türkiye’de ekonomik yönden ayağa kalkmamız için üretim seferberliği başlatmak, acil bir ihtiyaç haline gelmiştir. Cumhuriyet Kadınları Derneği’yle kadınlarımızı üretim seferberliğine katmak için kadın zirveleri düzenleme kararı aldık.

“Asıl amacımız, meslekleri ev kadınlığı olarak bilinen, sosyal kültürel hayattan kısıtlanmış, üretime katılmadığı için ekonomik özgürlüğü olamayan, eğitimde, iş alanında kadınlar erkeklerde eşit görünsede bu haklardan yeterince yararlanamayan kadınlarımızın sorunlarını çözmek ve üretime katmak. Kadınlarımızın ve özellikle ev kadınlarımızın vatanımızın bağımsızlığına, cumhuriyetimizin birlik ve beraberliğine sahip çıkacaklarına yürekten inanıyorum. Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde duran aile hayatına katılan eşit ve özgür ev kadınlarıyla güç kazanacaktır. Erkeklerle eşit bir şekilde hak ettiği yeri alacaktır. Üreten Türkiye ve üreten tüm kadınlarımıza selam olsun.”

‘TÜM MESLEKLERİ YAPABİLİRİZ’

Zeynep Ses

Yerge’nin ardından konuşan CKD GYK üyesi Zeynep Ses de şu vurguları yaptı: “Ev kadınlığı hiç farkında olunmayan yapılmadığı zamanda görülen, bu nedenle de görülmez işlerden biridir. Ev işlerinin bir özelliği de bir maddi karşılığının olmayışıdır. Ev kadını toplumsal olarak bir güvencesi olmadığı için bu alanda hayat arkadaşına da bağımlıdır. Oysa kadın tüm meslekleri yapabilendir. Nedir bu meslekler? Birincisi özellikle bu hayat pahalılığında ekonomisttir. Bütçeyi dengelemek ve bunu aileye eşit dağıtmak... Anne doktordur. İlk teşhisi anne koyar. Hemşiredir yaraları onarır. Aşçıdır tabii ki. Ev kadını iç mimardır. Evin dekorasyonu, tertibi düzeni her şey onun zevkinden ve onun tarzından geçer. Ev kadını aynı zamanda bankacıdır. Hep bir miktar para saklar. Ama sadece ve sadece ailesi için. Ev kadını öğretmendir, organizatördür, psikologdur…

‘BİRBİRİMİZE DESTEK OLACAĞIZ’

“Bizim mücadelemiz güneşin doğuşuyla başlar. Gece yarısı herkes huzurlu uykusuna yatana kadar bu maraton sürer. Bu kadar emek bu kadar çaba genelde görünmez. Hep ne yapıyorsun ki yatıp dinlenmekten başka sorusunu duyarız. Buradan bir boykot kararıyla çıkmayacağız. Sorunlarımızın görünür olması için birbirimize daha destek olacağız.”

Toplantıda konuşan diğer isimler şunları kaydetti:

‘BİZLER GÖRÜNMEYEN KAHRAMANLARIZ’

Birgül Ceylan

Ev kadını Birgül Ceylan: “Ben yalnızlıktan dolayı ev hanımlığını seçtim. Çünkü çocuklarıma bakacak bir büyüğüm yoktu. Çocuklarım için evde olma durumunda kaldım. Genç kadınların hayatın içinde olması gerektiğine inanıyorum. Kadınlar üretimin içinde olmalı. Dört duvar içerisinde kalan kadın ruh sağlığını gerçekten kaybediyor. Çocuklarımı büyütürken o şartların içerisinde psikolojik destek de aldım. Çünkü baş edemediğim sorunlarla uğraşmak zorunda kaldım. İyi ki de aldım. Çocuklarımla, bir uzmandan yardım alarak ilgilenmek çok yardımcı oldu. Ve şunu öğrendim, ev hanımlığı insanın ruh halini çok bozuyor. Çünkü evdeki her şey sizsiniz ve hiçbir şeysizin. Evdeki herkesin her şeyisiniz ama hep en son düşünülen kişisiniz. Bir gün kendime şunu sordum. Benim şu evdeki televizyondan ne farkım var diye sordum. Bizler görünmeyen kahramanlarız diye düşünüyorum.”

‘KABUĞUNU KIRMAK ZORUNDA’

Kastamonulular Derneği (KAS-DER) Kurucu Başkanı Emine Çelik: “Ev hanımı demek aslında çevresini güzelleştiren, yorulduğunda bile gülüşünü eksik etmeyen ve daha fazlasıyla bir hanımefendi demek. Biz kendi hafızamızda bir şeylere değer biçerken kavramları karıştırıyoruz ve bunu kabulleniyoruz. Ev hanımlığını seçiyor muyuz seçtiriliyor muyuz? Ben 1998’e kadar ev kadınıydım. Kadın kendini aşmak, kendi kabuğunu kırmak zorunda. Her neye ilgisi varsa, farklı çevre şartlarında kabuğunu kırmak zorunda. Ev hanımlığıyla herkes gurur duymalı ama ev hanımları da ‘Ben ev hanımıyım ve hiçbir işe yaramıyorum.’ dememeli. Çünkü evin içerisinde bu düzeni sağlamak, çocuklarımıza hizmet etmek çok önemli. Zaten bunu biz çalışsak da yapacağız. Ev hanımı annelerimiz değil miydi? Annelerimiz işe yaramaz bir insan mıydı? Hiçbirimizin annesi rektör, doktor değil ama o eğitimi annelerimiz çocuklarına verebilmek için kendilerinden eksik etmişler. Benim en büyük oğlum doktor, ortanca oğlum bilgisayar mühendisi, en küçük oğlum da işletme mezunu ve yeni işe başladı. Hiçbir zaman ben yorgunum, ben bunu yapamam diyen bir kadın olmadım. Yaptığım her şeyi de en iyi şekilde yapmak istiyorum. Nerede olursak olalım, kendimizi ve yaptığımız işi önemsemek gerek.”

‘KADIN İSTERSE HER ŞEYİ BAŞARABİLİR’

İstanbul Rumeli Balkan Kadınları Derneği (RUBAKAD) Başkan Yardımcısı Cemile Çetin: “Ben 13 yaşımdan beri dernekçiyim. Derneğimiz 2011’de kuruldu. Kurulurken baktık ki başkanımız kadın, üyelerimiz kadın, hepimiz kadınız. Bizim portföyümüz çok geniş. Uluslararası çalışıyoruz. İlk projemiz Bulgaristan’a oldu. Ve biz bu projeyi TİKA desteğiyle yaptık. 30 kadın gittik ve 10 meslek dalında eğitim verdik. Yaklaşık 19 gün boyunca projeler yatık. İlk yurt dışı projemiz bu şekilde oldu.

“Ya bıktık artık beylerin gölgesinde durmaktan dersek kapılar açılıyor. Yurt içi projelerimiz de var. Ve tüm projelerimizde şunu gördük. Kadın isterse her şeyi başarabiliyor. Kadınlarımız bir gün bize geldi ‘Çok güzel şeyler üretiyoruz ancak biz bunlar satamıyoruz.’ dediler. Biz de gençlerle bir araya getirdik ve onlarla e-ticareti nasıl yapabilirizi konuştuk. Hatta biz gençlere değil gençler bize geldiler.”

SORUNLAR RAPORLAŞTIRILIYOR

Kapanış konuşmasını Avcılar Şube Başkanı Vildan Kanbur yaptı. Kanbur konuşmasında şunları aktardı: “Yaptığımız bu zirvelerle farklı illerdeki çalışanlardan her iş kolunda kadınların sıkıntılarını öğrenmeye çalıştık. Bize zirveyi düzenlemek kolay gibi geldi fakat en zoru da buydu aslında. Çünkü zirveyi düzenlemek için o kadar çok kadın ve kurumla görüştük ki. Ama hiçbiri gelmedi. Çünkü kadınlar kocalarından izin alıp herhangi bir yere gidemiyorlar. Okuma yazma bilmeyen, ilk okul dörtten sonra okuyamadım diyen çok kadın var. Herhangi bir dünya görüşü fark etmeksizin sorunlarımız aynı. Öncelikle kadınla beraber erkeği de eğitilmesi gerekiyor. Temel olarak bunu değiştirecek bir şeyler yapmamız lazım artık. Kadınlarımızın üretmek konusunda hiç problemleri yok.

“Köyde bağ bahçeyle uğraşan kadınlarımız şehre geldiklerinde hiçbir şeyle uğraşmıyorlar. Evlere hapsolmuş durumdalar. Dolayısıyla bizim bu kadınlara ulaşmamız lazım.

“Burada konuşup dağılmak gibi bir niyetimiz yok. Bir sonraki aşamada sorunların çözümü var. 25 Kasım ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde buradaki konuşulalar rapor oluşturulup ilgili kurumlarla paylaşılacak.”

Sonraki Haber