11 ilde 170 baraj, gölet, HES dimdik ayakta: İşte kamunun başarısı
Devlet yaptı ve denetledi. Afet bölgesinde yer alan DSİ'nin barajları, depremi sorunsuz atlattı. Uzmanlar, yaptıkları işlerde güvenliğin baş unsur olduğunu vurguladı ve ekledi: Nuh Tufanı'na göre hesap yapıyoruz. Buralar 9 büyüklüğündeki depremlere dayanır
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından kamunun inşa ettiği yapıların afeti az hasarla atlatması dikkat çekti. Başta TOKİ binaları olmak üzere devletin denetimiyle inşa edilen yapılar, büyük yıkımlara neden olan depremlerde ciddi zararlar görmedi.
Afeti az hasarla atlatan bir başka yapılar da barajlar… Devlet Su İşlerinin (DSİ) inşa ettiği baraj, gölet ve hidroelektrik santrallerinin (HES) bazılarında küçük hasarlar oluştu. Fakat hazırlanan raporlarda, su sızıntılarının gözlemlenmediği belirtildi.
DSİ’den ulaştığımız bir yetkili, Aydınlık’a barajlar konusunda bilgi vererek, “Bölgede 170’ye yakın baraj, gölet ve HES var. Ciddi olmayan, tamir edilecek seviyede bazı hasarlar var. Karada olan dünyanın en büyük depremini barajlar başarı ile atlattı dememiz yanlış değil.” şeklinde konuştu.
Depremin etkilediği Kahramanmaraş, Hatay, Adana, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Malatya, Osmaniye, Kilis, Adıyaman ve Elazığ’da faaliyet halinde olan toplam 131 baraj ve gölet bulunurken 77 baraj ve göletin de inşası sürüyor.
‘9 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREME DAYANIR’
Eski DSİ 18. Bölge Müdürlüğü Planlama Şube Müdürü Hüseyin Bayram Sezgin, DSİ’nin inşa ettiği barajlarda “güvenliğin” baş prosedür olduğunu belirtti. Sezgin, çok sayıda uzmanın çalıştığı bu yapılar için alınan önlemleri şöyle anlattı:
“DSİ'nin prosedürlerinde 'emniyet' en baştadır. Barajlarımız 9 büyüklüğündeki depremlere dayanacak şekilde tasarlanır. Oldukça güçlü yapılardır. Bunların ilk yatırım maliyetleri fazla önemsenmez, önemli olan daha sonra o yapıda bir sıkıntının yaşanmamasıdır. Çünkü bir baraj yıkıldığı zaman arkasındaki su gücüyle birlikte çok daha büyük bir tahribat yaratabilir. DSİ bunu göze almaz. Bugüne kadar bütün yapılarını en şiddetli afetlere dayanabilecek şekilde yaptı ve bu yaklaşımından da hiçbir zaman vazgeçmedi.
‘MAKSİMUM ÖNLEM’
“Barajlar, kadastrofal taşkın hesabına göre yapılır. Yani olası, muhtemel en büyük yağış hesaplanır. Bunu da Nuh Tufanı gibi düşünün. 10 bin yıllık bir tahminimiz vardır. Bu tahminimizin 2-2,5 kat fazlasını dikkate alırız. Muhtemel Maksimum Yağış hesabı yaparız. Ona göre de barajın emniyetini alırız. Yolbaşı köprüler içinse hesaplar 500 yıllıktır. Bunların yapımı sırasında da farklı mühendislik disiplinleri bir arada çalışır. İnşaat mühendisleri hesaplarını yapar, jeoloji mühendisleri zemin etüdünü hazırlar, sızdırmazlık testleri yapılır, karotlar alınır, laboratuvarda incelenir... Bunların hepsinde her olumsuz duruma yönelik maksimum önlem alınır.”
‘ÖNCELİK GÜVENLİK - KALICILIK’
Baraj inşaatlarında uzun yıllar çalışmış, DSİ'den emekli bir başmühendis olan Yaşar Kadan da Kahramanmaraş merkezli depremlerde barajların nasıl ayakta kaldığını şu sözlerle açıkladı:
“Bu doğrudan kamunun başarısıdır. Bugün deprem bölgelerindeki yapıların yıkılma sebeplerine bakınca; herkes özel sektörün zincirleme hatalarını görüyor. Uygun olmayan zemin etütlerinden tutun hatalı projelere, kötü uygulamalara, işçinin, teknikerin, mühendisin, müteahhidin, malzemecinin, yapı denetim şirketlerinin birbirini takip eden kusurları konuşuluyor. Bunların her birinde ayrı ayrı eksiklikler, hatalar bulabilirsiniz fakat burada esas sorun sistem sorunudur. DSİ'nin yapıları neden ayakta kalıyor? Çünkü plan, proje, uygulama ve denetimi kamu yapıyor. Devlet aklı, yani DSİ'nin tecrübesi, bilgi ve birikimi bazı standartlar, normlar oluşturmuş. Kamuda öncelik; güvenlik ve kalıcılıktır.”
‘ÖZELLERİ DE KAMU DENETLİYOR’
DSİ'de görevli bir yetkili de Aydınlık'a verdiği bilgide şunları söyledi: “Bölgedeki hiçbir barajımızda şu an için riskli bir durum yok. Barajlarımız maksimum emniyet alınarak yapılıyorlar. Üzerlerinde mekanik ve elektronik çok sayıda ölçüm cihazı var. Yılda birkaç kez tüm bunları kontrol ediyoruz. Özel sektör de elektronik ölçümlerinin sonuçlarını bize gönderiyor, mekanik ölçümler içinse DSİ personeli bizzat giderek denetliyor. DSİ güvenlik ve emniyetten kesinlikle taviz vermiyor. Normalde yüzde 25, yüzde 50 tutulan ihtiyat payını biz DSİ'de yüzde 70-75'lerde tutuyoruz.”
ÖZELLERDE DE SORUN YOK
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, dün deprem bölgesinde özel sektöre ait baraj, gölet ve HES’lere ilişkin yaptığı açıklamada, “Özel sektörün elinde bizim 140 baraj ve göletimiz var. 110'u baraj hidroelektrik santrali, 30'u da gölet. 172 tane de hidroelektrik santrali özel sektörde... Özel sektördeki bu 172 barajla ilgili de herhangi bir problem yok. Biz, Osmaniye'de Arıklıkaş ve Malatya'da Sultansuyu barajlarında gerekli su tahliyelerini zamanında yapmış olduk. Suyun, depremden kaynaklı olarak, bölgemize ve bölgemizdeki yerleşim yerlerine yapabileceği herhangi bir olumsuzluğun olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Bakan Kirişçi, sorun tespit edilen yapılara ilişkin de çalışmaların hızla başlatıldığını bildirdi.
AZ HASARLI BARAJLARIN DURUMU
DSİ Genel Müdürlüğü teknik ekiplerince bölgede yapılan incelemeler sonucu 8 barajda az hasar tespit edildi. Bu barajlara yönelik durum ise şu şekilde:
- Osmaniye Kalecik Barajı: Krette çatlak oluştu, su sızıntısı gözlemlenmedi.
- Kahramanmaraş Kartalkaya Barajı: Krette çatlak oluştu, su sızıntısı gözlemlenmedi.
- Malatya Sürgü Barajı: Krette çatlak raporlandı, su sızıntısı gözlemlenmedi.
- Malatya Sultansuyu Barajı: Krette çatlak belirlendi. Gövdede oluşan yıpranmalar nedeniyle tedbir amaçlı barajdaki su boşaltılmaya başlandı.
- Osmaniye Bahçe Arıklıkaş Göleti: Krette çatlak oluştu. Gövdede oluşan yıpranmaların risk teşkil edebileceği değerlendirilerek gölet boşaltılmaya başlanarak minimum su seviyesine indirildi. Gölette bir risk bulunmuyor.
- Hatay Reyhanlı Barajı: Krette çatlaklar ve gövdede yıpranmalar tespit edildi. Barajda risk bulunmuyor.
- Gaziantep Nurdağı Hamidiye Barajı: Kret bölgesinde çatlak oluştu. Su sızıntısı gözlemlenmedi.
- Hatay Yarseli Barajı: Kret üzerindeki asfalt yolda çatlaklar oluştu, su sızıntısı gözlemlenmedi.