Ak Partili Vekil Özşavlı: HDP kürtlerin katili
Özşavlı, HDP/PKK'nın Kürtlerin temsilcisi olduğu yönündeki propagandalara tepki gösterdi. PKK'nın sivil katliamlarda 6 bin Kürt kökenli yurttaşımızı öldürdüğünü hatırlatan Özşavlı, 'HDP/PKK Kürtlerin katilidir' dedi. Amerika'nın rolüne dikkat çekerek, HDP'nin kapatılması gerektiği belirtti
Ak Parti'nin tarihçi Milletvekili Doç. Dr. Halil Özşavlı, PKK'nın katlettiği Kürt kökenli yurttaşlarımız konusunda çalışmalar yapıyor. Özşavlı, PKK terör örgütünün yıl yıl yaptığı sivil katliamları listeledi. Günümüze kadar tüm katliamları içeren liste aylara bölündü. Her ay fotoğraflarla bu listeler yayınlanarak, vatandaşa PKK terör örgütünün gerçek yüzü hatırlatılıyor... HDP'nin PKK ile bağını her cümlesinde hatırlatan Özşavlı, “HDP/PKK Kürtlerin temsilcisi değil, katilidir” dedi. Seçim bölgesi Şanlıurfa'da Türk ve Kürtlerin etle tırnak gibi olduğunu söyleyen Özşavlı, Amerika'nın bölgede oynamak istediği oyuna dikkat çekti. HDP'nin kapatılması gerektiği görüşünü dile getirdi.
'HDP KÜRTLERİN TEMSİLCİSİ DEĞİL'
Ak Parti Şanlıurfa Milletvekili Özşavlı şöyle konuştu:
“Bizim unuttuğumuz şey şu; PKK ilk ortaya çıktığı zamanlar bölge insanını katletti. Özellikle 1990-1992'de Güneydoğu Anadolu'da köy baskınlarında her seferinde otuz, kırk sivil Kürt vatandaşı katletti. Şu mesajı vermek istedi; ben burada varım, benden korkacaksınız, dediğimi yapacaksınız. PKK'nın sivil katliamlarda öldürdüğü yaklaşık 6 bin Kürt vatandaşımız var. Fakat günümüzde şöyle bir propaganda yürütülüyor; HDP/PKK Kürtlerin temsilcisi... Asla ama asla HDP/PKK Kürtlerin temsilcisi değil, katilidir. Ermeni çeteler Abdülhamid dönemi sonundan, Birinci Dünya Savaşının sonuna kadar 600 bin Kürt'ü katletti. 600 bin Kürt'ü katleden Ermeni çetelerin bugün sözcüsü kim? HDP. HDP 'soykırım var' diyor! Bunların sözcülüğünü yapmak Kürtlere ihanettir.
'TÜRK KÜRT ETLE TIRNAK GİBİ'
“Türkiye'de Kürt sorunu yoktur. Terör sorunu vardır. Kimse etnik kökeninden dolayı ayrımcılığa tabi değil. Ben Urfa'da doğdum. Biz; Kürt, Türk etle tırnak gibiyiz. Bir baskı söz konusu değilken halkı sömürmek için varmış gibi göstermeye çalışıyorlar. Özerklik istiyorlar. Bu ülkeyi bölmek, küçük devletçik kurmak istiyorlar. Bunun kime faydası var, Kürtlere faydası var mı? Büyük İsrail Projesi diyebiliriz buna. İsrail bölgede yüz ölçümü bakımından en büyük devlet kalıncaya kadar diğer devletleri bölmek istiyor.
'AMERİKA BÖLGEYİ YÖNETMEK İSTİYOR'
“Amerika istediği gibi tüm bölgeyi yönetebilmek istiyor. Şu an Yunanistan da Amerika'nın üssü durumuna gelmiş. Türkiye'nin bölgede etkin bir güç olmasını kabul edemiyorlar. Her şeye evet diyen, sözlerinden çıkmayan bağımlı bir Türkiye istiyorlar. Muhtaç ve mağlup bir Türkiye yerine, muzaffer ve muktedir bir Türkiye'yi görmeye tahammülleri yok.”
'TERÖR KORİDORUNU ENGELLEYİNCE TÜRKİYE KARŞITLIĞI ARTTI'
TBMM Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesi de olan Özşavlı, katıldığı toplantılarda HDP'nin Türkiye aleyhine tutumuna işaret etti:
“Biz ne yaparsak yapalım Avrupa'yı memnun edemeyiz. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesiyim, toplantılara gidiyorum. Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı ve Barış Pınarı harekatlarını yaptığımızdan beri, yani Suriye'nin kuzeyinde bir terör koridoru kurulmasını engellediğimizden bu yana Türkiye karşıtlığı var. Sürekli Türkiye aleyhine karar çıkarmaya çalışıyorlar. Çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa Konseyi'ne bağlı... Her toplantıda bazı ülkeler mutlaka Türkiye aleyhine önerge veriyorlar. HDP'li vekiller karşı tarafa geçip, bu ülkelerle Türkiye'ye saldırıyorlar. Amaç ülkemizi zayıflatmak, çıkartılan tavsiye kararlarla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ni etki altına almak.”
'HDP KAPATILMALI'
Kişisel görüşünün HDP'nin kapatılması yönünde olduğunu söyleyen Özşavlı, şöyle sürdürdü:
“Benim kişisel görüşüm; HDP kapatılmalıdır. Ben işin içindeyim, bölgede görüyorum. HDP'liler hiçbir zaman vatandaşın derdi için uğraşmıyorlar. Sahada değiller, gizli gizli gelip terörist devşirmeye çalışırlar. HDP ve PKK Kürtlerin zihninden İslam'ı silmeye çalışıyor. Türkler ile Kürtleri ayırmanın tek yolunun bu olduğunu biliyorlar.”
AŞİRETLERİN ATATÜRK’E ÇEKTİĞİ TELGRAFLAR
Özşavlı, kitaplarında Kürt aşiretlerin, kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'e gönderdiği telgraflara yer verdiğini anlattı:
“Birinci Dünya Savaşında Doğu'daki Kürt aşiretler Osmanlı'yla birlik oldular, 'Müslüman Türklerleyiz' dediler. Kürt aşiretlerin Mustafa Kemal'e çektiği yüzlerce telgraf var, bunlara kitaplarımda yer verdim. HDP ve PKK'yı yöneten Batı, Kürtler ve Türklerin etle tırnak gibi olduğunu anladı. Çözüm süreci sonrasında Hıristiyanlaştırma kampanyaları yürüttüler. HDP'li belediyelerin olduğu yerlerde Kürt vatandaşlarımız Erivan'a otobüslerle götürülüp, kilisede kandırılarak vaftiz edildiler.”
'CHP ATATÜRK'ÜN PARTİSİ OLMAKTAN ÇIKTI'
CHP'nin “Atatürk'ün partisi” olmadığını söyleyen Özşavlı, şu değerlendirmede bulundu:
“CHP 2011'den beri Atatürk'ün partisi olmaktan çıktı. Vatan millet meselesinde kişisel menfaat kenara bırakılırdı. Kılıçdaroğlu kendi menfaati için parti politikasından uzaklaştı. Ben genel başkan kalayım diyor sadece. HDP'nin ne yapmak istediğini bildiği halde HDP ile işbirliği yapması CHP'nin HDP'lileştiğini gösteriyor. Cumhuriyet değerlerini benimsemiş bir partinin vatan millet menfaatini kenara bırakması, o partinin Atatürk'ün kurduğu parti olmadığının göstergesidir.”
'AKŞENER HDP'Yİ BİLEREK MASAYA OTURDU'
6'lı masada süren HDP tartışmasına ilişkin de görüşlerini anlatan Özşavlı, İyi Parti'nin masadan kopmak için “bahane” aradığını söyledi:
“6'lı masanın durumu vahim. Ak Parti'den daha fazla oy alamayacağını bilen İyi Parti en azından CHP'den daha fazla oy alıp, ana muhalefet olma derdinde. Aday belirlerken aslan payını almayı amaçlıyor. İlk zamanlar HDP'nin olduğunu bildiği halde Akşener sesini çıkarmadı, masaya oturdu. 'Ben dokunmayacağım, CHP yansın' dedi.
“Yerel seçimlerde belediyelerde ittifak yaptılar. Tabandan istifalar gelmeye başladı, iş büyüyünce Akşener, HDP'ye karşı durmaya başladı. Akşener masadan kopmak istiyor, bahane arıyor. Daha fazla milliyetçi oylara talip olmak için.”
'SURİYE İLE NORMALLEŞMENİN FAYDASI OLUR'
Özşavlı, “Akçakale ve Ceylanpınar Sınır Kapılarındaki ticari hareketlilik, savaş öncesi kadar değil. Suriye'yle normalleşme adımlarının hızlanmasının bölge ticaretine katkısı ne olur?” sorusuna da şöyle yanıt verdi:
“Suriye'yle normalleşme ilk olarak mültecilerin onurlu, güvenli geri dönüşüyle olacaktır. Normalleşmenin Akçakale Sınır Kapısına da Ceylanpınar Sınır Kapısına da faydası olur. 60 milyon TL ödenek aldık, Ceylanpınar'a gümrük kapısı yapıyoruz. Resulayn'ın karşısı.”
'1915 OLAYLARINA İLİŞKİN TÜRKİYE DAHA AKTİF POLİTİKA İZLEYEBİLİRDİ'
Sözde Ermeni soykırımı yalanına ilişkin ABD'nin tutumu ve Türkiye'nin açıklamalarına ilişkin soru üzerine Özşavlı şu değerlendirmede bulundu:
“Türkiye bu konuda çok pasif kaldı. Daha aktif bir politika izleyebilirdi. Yıllarca biz Türkçe yayın yaptık, kendi kendimize söyledik durduk. Yabancı yayın yapılması gerekirdi. Yabancı arşivlere bakılması gerekiyordu. Onların gözünden haklılığımızı ortaya koyunca ses çıkaramıyorlar.
Daha aktif bir politika izlemeliyiz. Türkiye haklı tezlerini anlatamadı. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek büyük bir risk aldı. AİHM kararı bizim elimizi güçlendiriyor. 'Ermeni Terörizmi: Tehdit, Taktil, Tedhiş' kitabım şu an İngilizce'ye çevriliyor. Tüm dünyaya bunu anlatacağız.”