Almanya savaşa sürükleniyor! Alman halkı barış için ayağa kalkmalı

Russia Today Genel Yayın Yönetmeni Margarita Simonyan’ın Alman subaylarla ile ilgili yayınladığı kayıtlar gündeme bomba gibi düştü. Alman subayların Kırım Köprüsü'ne uzun menzilli Taurus füzeleriyle saldırmayı planladığı ortaya çıktı. Simonyan, Alman Hava Kuvvetleri subayları arasındaki konuşmanın metnini, ardından da 38 dakikalık ses kaydını yayınladı. 19 Şubat'ta gerçekleşen görüşmeye Alman Hava Kuvvetleri Komutanlığı Operasyon ve Tatbikat Daire Başkanı Frank Graefe, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Müfettişi Ingo Gerhartz ve Uzay Kuvvetleri Komutanlığı Hava Harekât Merkezi yetkilileri Fenske ve Frostedt'in katıldığı belirlendi.

Berlin'in ilk tepkisi ise kaydın nasıl ortaya çıktığına dair bir soruşturma başlatmak oldu. Kayıtların içeriğinden çok nasıl sızdırıldığının peşine düşüldü. Rusya Dışişleri Bakanlığı "Almanya'dan derhal bir açıklama talep ediyoruz." tepkisi gösterdi. Almanya’nın Moskova Büyükelçisi Alexander Graf Lambsdorff, Rusya Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı.

Yayınlanan ses kaydı hangi gerçekleri ortaya çıkardı? Almanya savaşa mı girecek? Almanya’nın amacı ne? Tarihçi ve siyaset bilimci Dr. Mehmet Perinçek, yaşanan gelişmeleri Aydınlık Avrupa’ya değerlendirdi. Moskova Üniversitesinde misafir öğretim üyesi olan Perinçek, ,“Almanya'nın emperyal konumunu yükseltme amacında olduğunun görüyoruz. Saldırgan ve militarizasyon politikalarını arttırdı. Ancak bu macera başarısızlıkla sonuçlanacak” dedi.

SAVAŞI KİMİN KÖRÜKLEDİĞİ SES KAYITLARIYLA ORTAYA ÇIKTI

Alman subayların ses kayıtları Rus medyası tarafından yayınlandı. Bu kayıtlar hangi gerçeklerin ortaya çıkmasını sağladı?

Yayınlanan kayıtlarla birlikte savaşın kimle kimin arasında cereyan ettiği net bir şekilde ortaya çıktı. Bu çatışma sadece Rusya'yla Ukrayna arasında değil, Rusya'yla Atlantik cephesi arasında; NATO kuşatması arasında olduğunu bize gösterdi. Hatta sadece Rusya'yla Atlantik cephesi arasında değil, Avrasya'yla Atlantik cephesi arasındaki savaşın bir iz düşümüdür. Bununla birlikte barışı kimin istemediği, savaşı kimin körüklediği ve kimin saldırgan taraf olduğu da bu ses kayıtlarıyla ortaya çıktı. Sivil bir köprü hedef alınmıştır. Burada Batı’nın sinsiliğini de görüyoruz. Bu tür planları sadece Rusya'ya karşı değil, başka ülkelere karşı da yapıyor. Türkiye de bu tür sinsi provokasyonlarla karşı karşıya kaldı. PKK’nın arkasına saklanarak yapılan saldırılar var. Hatta son olarak Irak'ın kuzeyindeki Metina ve Gara bölgelerinde yapılan saldırılarda ABD askerlerinin doğrudan katılımı olduğunu da biliyoruz. Benzer bir durum yaşanıyor.

Burada Batı’nın ikiyüzlülüğü, acımasızlığı görülüyor. Sivil bir köprüyü hedef alarak oradaki birçok sivilin de katliamını isteyecek kadar gözleri dönmüştür. Aynı zamanda Batı’nın korkaklığı da var. Ukrayna'nın arkasına saklanmaktalar. Rusya böyle bir durumda sert bir cevap verecektir. Batı, Ukrayna halkını da ateşe atmaktadır, feda etmektedir. Kendi çıkarları için Ukraynalıları nasıl kullandıkları da aslında bu planlarla ortaya çıktı. İlk başarısızlık durumunda da Ukraynaları terk edeceklerdir.

KAMUOYU RUSYA'YLA SAVAŞA HAZIRLANIYOR

Avrupa basınında ‘Putin’in bir oyunu’ ‘kayıtlar çok önemli değil’ yönünde haberler yapıldı. Bu haberleri nasıl okumak gerekir? Öte yandan Almanya ses kaydını yayınlayan hesaplara erişim engeli de getirdi.

Burada Batı’nın sözde demokrasisi ve basın özgürlüğünü de görüyoruz. Bundan daha önemlisi bu ses kaydına verilen tepkidir. Almanya'daki panik; böyle bir planın yapılmış olmasına değil, bunu nasıl sızmış olduğunadır. Birkaç istisna dışında kimse uluslararası hukukun çiğnenmiş olmasına veya Almanya'yı bir savaşın içerisine çekme niyetine ses çıkartmamaktır. Korkunç olan aslında budur. Ses kayıtlarının yayınlanmasıyla birlikte Almanya'da şöyle bir taktik izleniyor. Kamuoyu Rusya'yla savaşa hazırlanıyor. Bu plana tepki göstermeyip Almanlar açısından böyle bir planın yapılması normalleştiriliyor. Önümüzdeki dönem Almanya'nın atabileceği korkunç adımlara kamuoyu hazırlanıp bir normalleştirme yaşatıyorlar. Bu çok tehlikeli bir süreç. Bunun zararını aslında Avrupa halkları en fazla da Almanlar görecek. Kendi yönetimlerinin kurbanı olacaklar.

ALMANYA SAVAŞIN İÇİNE ÇEKİLMEKTE

Bu tür planlar yapıldığı ve hayata geçirildiği takdirde çok daha büyük tehlikeler yaşanacak. Bu durumda Almanya sadece yaptırımlardan kaynaklanan ekonomik sıkıntılar, elektrik faturaların artması gibi sorunlarında ötesinde bir savaşın içine çekilmektedir. Çok daha korkunç tehlikelerle karşı karşıya olacaklar.

Putin'in geçen günlerde yaptığı açıklama bu açıdan önemlidir. Putin, “Avrupalılar, Batılılar savaşı unuttular, bilmiyorlar. Bunu bir çizgi film zannediyorlar” demişti. Bu ses kaydına verilen tepkiden Putin'in bu sözlerinin ne kadar haklı olduğunu anlıyoruz.

Rusya ve Almanya açısından nasıl bir tablo oluştu. Bundan sonrası içinde öngörünüz ne?

Bence buradaki en kritik nokta şu: Almanya yeni bir yola giriyor. Hükümetiyle, muhalefetiyle; Alman devleti içerisinde ciddi bir şekilde Rusya'ya karşı savaş hazırlığı yapılıyor. Sadece ses kayıtları değil, başka emareleri de var. Almanya için bunu söylemek, daha doğrusu bunu planlamak bile akla hayale gelecek bir şey değildi. Zorunlu askerlik Almanya'da konuşulmaya başlandı. Bu ciddi bir savaşa hazırlıktır. Alman Sağlık Bakanı çıkıp sağlık sisteminin savaşa hazır olmadığını, bunu düzenlemek gerektiğini ifade etmektedir. Alman dış politikası ciddi bir militarizasyon yaşamaktadır. Orduya finansman son senelerde çok fazla arttırılmıştır. Toplum bu çerçevede devletçileştirilmeye çalışılmaktadır. Almanya, dünyadaki gelişmelere her yerde müdahale imkânı aramaktadır. Bakınız bundan beş altı sene önce İngilizler, ‘Global Britain’ adı altında bir rapor hazırladı ve İngiltere'nin tekrardan emperyalist paylaşımda etkin hale gelebilmesi ve bir kutup olarak ortaya çıkabilmesi için çeşitli fikirler ortaya koydular. Bu raporun arkasından İngiltere'nin dünyanın dört bir yanındaki provokatif faaliyetleri emperyal hırsları gün yüzüne çıktı. Karadeniz'den Tayvan'a kadar çok farklı alanlarda İngiltere'yi görmeye başladık. Şimdi benzer bir süreç Almanya içinde yaşanıyor.

ALMANYA’NIN EMPERYAL HIRSLARI ARTTI

Avrupa Birliği'nin hazırladığı bir Stratejik Pusula vardı. Hatırlarsanız bu stratejik pusulada Avrupa'nın silahlandırılması, müdahale güçlerinin kurulması, Kıbrıs'la ilgili ifadeler yer alıyordu. Almanya'nın da merkezinde olduğu Avrupa'nın silahlandırılması ve müdahale gücü haline çevrilmesi fikri vardı. Şimdi Almanya'nın saydığımız politikaları ve bu ses kayıtlarıyla birlikte bu Stratejik Pusula’ya baktığımızda Almanya'nın da İngiltere gibi emperyal hırslarını artırma sürecine girdiğini görüyoruz. Almanya'nın emperyal amaçlarının daha da körüklendiğini ve Amerikan seçimlerine de bir hazırlık yapıldığını ifade edebiliriz. Yani Trump'a bir hazırlıkta diyebiliriz. Trump’ın iktidar olmasıyla birlikte ABD’nin içine kapanması, çekilmesi durumunda oluşacak emperyal boşluğu Almanya, doldurmak üzere bu planları yapıyor.

Bunu aslında Macron Fransa'sı da denemişti. Trump’ın ilk iktidar olduğu dönemde boşluğu doldurmak için Macron harekete geçmişti, fakat çok ciddi şekilde çuvalladı. Macron ile birlikte Fransa, Afrika’dan Güney Kafkasya’ya, Doğu Akdeniz'e kadar birçok noktalarda hegemonyacı hırslarını artırdı. Ancak planlarının tutmadığını gördük. Şimdi Almanya’da da saldırgan ve militarizasyon politikaların arttığını görüyoruz.

AVRUPA'NIN SAVAŞ KARŞITI HAREKETE İHTİYACI VAR

Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesi Ukrayna’ya destek veriyor. Bu desteğin Avrupa’ya faturası ne oldu?

Avrupa’ya faturası pahalıya mal oldu. Birincisi Ukrayna'ya yapılan yardımlar, silah yardımları Avrupa halklarının cebinden çıkıyor. İkincisi yaptırımlar dolayısıyla yaşanan sıkıntılar var. Yani enerjinin pahalanması, Alman sanayisinin zorluklar yaşaması, üretimin zarar görmesi, Rusya pazarının kaybedilmiş olması. Avrupa ekonomik sıkıntılar yaşıyor. Ses kayıtlarından da anlaşılıyor ki bu iş çok daha kritik noktalara gidebilir. Almanya’yı doğrudan bir savaşa sokacak provokasyonlar hamleler yapılmakta.

Avrupa'nın çok ciddi bir savaş karşıtı harekete ihtiyacı var, ilk önce kendi hükümetlerini frenlemeleri gerekiyor. Çünkü bu gizli, sinsi planlar Avrupa'yı tehlikeli yerlere sürükleyecektir. Verilen tepkiler ise çok cılızdır. Avrupa'da bu tür savaş kışkırtıcısı planlara karşı bir hareketin gelişmesi, bir barış hareketinin gelişmesi çok önemli.

UKRAYNA SAVAŞI KAYBEDİYOR

Rusya – Ukrayna savaşında önümüzdeki dönem nasıl seyredecek?

Ukrayna savaşı kaybediyor, savaşı kaybetmesiyle birlikte iç çatışmalar yaşanıyor. Genelkurmay başkanıyla devlet başkanı arasında farklı devlet birimleri arasında çatışmalar, rekabetler, iyice ortaya çıktı.

Burada şunun da altını çizmek lazım, Avrupa'da; Almanya veya Fransa'da çeşitli saldırgan eğilimler gözüküyor. Ukrayna’ya asker göndermek ya da provokatif planlar içerisinde bulunmak gibi. Savaşın başlarında Ukrayna'nın başarılı olduğu Rusya'ya karşı direndiği dönemi hatırlarsınız; Ukrayna Kırım’ı geri alacaktı, hatta Moskova'ya kadar yürüyecekleri efsaneleri dolaşıyordu. O efsanelerin dolaştığı dönemde dahi ne Almanya ne de Fransa asker göndermekten bahsetti. Bundan kaçındılar. “Biz bu savaşın tarafı değiliz” dediler. O zaman Ukrayna'nın başarılı gözüktüğü o dönemde dahi buna cesaret edemeyen Avrupa'nın şimdi Ukrayna'nın savaşı kaybettiği bir dönemde bu tür maceralara girmesi çok beklendik bir durum olmayacak. Ama yine de buna bir hazırlık yapıldığını, gerektiği zaman veya gerekli gücü topladığı zaman bunu yapmak isteyebileceklerini de bu planlardan görüyoruz.

ALMANYA’NIN BAŞARISIZLIĞI KAÇINILMAZ

Fransa'nın veya Almanya'nın bu ihtiraslarıyla hedefleri arasında ciddi bir uçurum var. Fransa bu uçurumu yaşadığı için Macron Fransası başarısız oldu. Almanya'nın da böyle bir maceraya girmesi durumunda başarısızlığı kaçınılmazdır. Bu ihtirası kendi gücü ile orantılı değil. Yani Rusya'yla savaşa girmek dünyayı çok büyük kanlı olaylara sürüklemek… Birincisi başka bir dünyada yaşıyoruz. Çok kutuplu bir dünya var. Batı cephesinin bu emperyalist planlarına karşı ekonomik, siyasi ve askeri bir cephe oluşmakta. Rusya, Çin, İran hatta Batı’nın eski müttefikleri Batı kampından kopmaktadır. Körfez ülkelerinden tutun da başka coğrafyalarda Afrika'da, Güney Amerika'da, Asya'da büyük uyanışlar var. Emperyalist kuvvetlere karşı devletler düzeyinde direnişler başladı. Böyle bir ortamda Almanya'nın bu tür ihtiraslarının başarılı olması zor.

Öte yandan Batı kampı Ukrayna meselesinde bölünme yaşıyor. ABD Ukrayna'nın başarısızlığını görmüştür. Olayı Zelenski'nin ve İngiltere'nin üzerine yıkıp işin içinden sıyrılma peşindedir. Arkadan Rusya'yla görüşmektedirler. Hatta İngiltere ve Avrupa'daki Ukrayna konusundaki ısrarlara karşı Amerika bazı noktalarda karşı durmakta. İngiltere'yi suçlayan adımlar da attı.

ABD, ALMANYA'DAKİ ŞAHİNLERİ AÇIĞA ÇIKARTMIŞ OLAMAZ MI?

Bu Almanya'daki Şahinler’in açığa çıkartılması ile ilgili tek şüpheli Rus istihbaratı değildir. Amerika'nın da Alman devleti içerisinde çok ciddi gücü var. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya neredeyse bir Amerikan sömürgesi durumuna düştü. Almanya’da ABD askeri üsleri var. Daha önce yaşanmış dinlenme skandalları var. ABD’nin Rusya ile arkadan görüştüğü ve Ukrayna'da Zelenski'yi satarak başarısızlığın faturasını İngiltere'ye ve Avrupa'ya çıkarttığı bir dönemde ABD ya da ABD’deki bazı güçler Almanya'daki Şahinleri açığa çıkartmış olamaz mı?

Ya da Almanya içinde aklı selim güçler yok mu? Alman sanayisinin, büyük burjuvazisinin Rusya’yla ilişkilerin bozulmasından duyduğu rahatsızlığı biliyoruz. Almanya’yı böyle bir maceraya sürüklemek isteyenlere neden ülke içinden bir tepki gelmesin, bunu engellemek istemesin?

Almanya'nın azgın emperyal hırslarının bir başarı şansı yok. Kaldı ki bu olayın kendisi bile yani böyle bir ses kaydının sızmış olması bile bununun göstergesidir. Ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Önümüzdeki dönem başarısız olacaklarının en önemli işaretlerinden birisi de budur.