Amik Ovası sular altında

Hatay’ın verimli toprakları sular altında. Bahar yağışlarıyla Asi Nehri, 12 bin dönüm araziye taştı. Üretici çözüm için adım atmayan yetkililere çağrı yaptı, “Gelin görün, çözüm zor değil, seti yükseltin…’ dedi

Amik Ovası’nda 12 bin dönüm ekili arazi ve mera alanı son 5 yıldır bahar aylarında sular altında kalıyor. Aşağı Oba, Gölova, Akdaş, Karabatak ve Arpahan mahalleleri, taşkınlardan en fazla etkilenen yerler. Taşkınlarda sadece tarım alanları değil bazı evlerde de büyük hasar oluşuyor. Asi Nehrindeki taşkın ve Karasu kanallarının kirli olması nedeniyle ekili alanları zarar gören üretici, sorunun çözülmesini istedi. Vatandaşlar, ”Valimiz, belediye başkanımız, DSİ yetkilileri gelsinler, inceleme yapsınlar ve önerilerimizi dikkate alsınlar. Birkaç ayda bu iş çözülür” dediler.

‘ÇÖZÜM ZOR DEĞİL’

Vatandaşların önerisi ise Aşağı Oba’nın yanından geçen set, Havaalanına kadar yani 1 kilometre uzatılabilir ve 3 metre yükseltilebilir. İkinci önerileri ise Karasu deresinin derinleştirilmesi ve temizlenmesiyle mera alanlarının sular altında kalmasının önüne geçilebilir.
Aşağı Oba Mahallesi Muhtarı Fariz Gezer, çözümün zor olmadığını ifade ederek, “Su kanalları temizlenmeli, köyümüze bir set yaptılar bu seti köprüye kadar yapsalar bu köyleri su baskınlarından kurtarırlar. Sayın valimiz gelsin, görsün ve bizim önerilerimizi değerlendirsin istiyoruz.” dedi.

‘BU TARLALARI KİRALIYORUZ’

Köy İhtiyar Heyetinden Halit Kaplan da önerilerini şöyle sıraladı:
“Beş yıldan beri her yıl bu sorunu yaşıyoruz. Çiftçilik ve hayvancılıkla geçinen insanlarız. Mayıs ayındayız hâlâ bu suyla uğraşıyoruz. Burada doğmuş, büyümüş ve burada çalışan insanlar olarak bunun çözümünü söylüyoruz. Hiç kimse sağa, sola dolandırıp durmasın, bizim çözüm önerimizi değerlendirsinler. Kanal ayıklanmalı, Karasu’nun bize dönük sırtına güzel bir set kurulabilir. Biz bu toprakları ekmezsek milli servet yok olur. Bakın şu hale, burası deniz olmuş. Bu tarlaları kiralayarak ekiyoruz, ekmediğim zaman kirasını nasıl ödeyeceğim? Yetkililer geliyor, biraz çalışıp, sonra gidiyorlar ve yapacaklarını söylüyorlar ama bir daha kapımızı çalmıyorlar. Yazık günah, biz üvey evlat mıyız?”

‘DSİ ÇARESİNE BAKSIN’

Çiftçi Mahmut Gezer ise çözüm belediklerini belirterek, “Biz üreticiyiz, aynı zamanda depremzedeyiz, depremde evlerimiz gitti. Hayvanları burada otlatıyorduk, şimdi o da gitti. Evlerimiz, ahırlarımız ve ekinlerimiz sular altında ve çözüm bekliyoruz.” dedi.
Mahmut Kaya da “Samandağ’a denize gideceğimize hazır denizimiz oluşmuş, kum getirdiğimiz zaman burası sahil olur. Mayıs ayının başındayız ve sular hâlâ bir metrenin üzerinde. Yazın bizi susuz bırakıyorlar, kışında sularla boğuyorlar, böyle olmaz. DSİ bu işin bir çaresine baksın, başka bir talebimiz yok.” diye konuştu.

Sonraki Haber