Anneler uyuşturucuya karşı devletten destek bekliyor

Madde bağımlılarının aileleri, Sağlık Bakanlığı önünde toplandı, taleplerini iletti. Aileler, evlatlarının kurtulabilmesi için devlet desteği istedi. Tedavide yaşanan aksamalara ve sorunlara dikkat çeken aileler, sağlık sisteminde tedbirler alınmasını talep etti. Eyleme CKD de destek verdi.

Uyuşturucuya karşı büyük bir mücadele başlatan aileler, Sağlık Bakanlığı önünde toplanarak taleplerini iletti. Madde bağımlılarının aileleri, Bakanlık önünde yaptıkları açıklamada, ülkenin her bölgesinde bir tane olacak şekilde Rehabilitasyon ve Sosyal Entegrasyon Merkezi açılması gerektiğini ifade ettiler. Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Sekreteri Aysan Canver de, “Madde bağımlılığı ve uyuşturucuya karşı yapılan mücadelede, gerek bağımlılar ve yakınları, gerek devlet ve resmi kurumlar, gerek sivil toplum kuruluşları tarafından atılacak adımlara CKD olarak her zaman destek vereceğiz” dedi.

Uyuşturucuya karşı verilen mücadelenin en ön cephesinde yer alan anneler ve madde bağımlılarının aileleri, Sağlık Bakanlığı önünde açıklama yaptı. Ailelerin açıklamasına “Uyuşturucuya Karşı Anneler Hareketi”ni başlatan Cumhuriyet Kadınları Derneği de şube yöneticileriyle birlikte katıldı. Vatan Partisi Öncü Kadın Genel Başkanı Meltem Ayvalı, Vatan Partisi Ankara İl Başkanlığı Örgütlenme Bürosu Sekreteri Volkan Taşdemir, Türkiye Gençlik Birliği Ankara İl Başkanı Kayahan Çetin ve CHP Kadın Kolları MYK Üyesi Aliye Ersever de açıklamaya katılarak destek verdi.

TEDAVİYE ULAŞMAK ZOR

Burada madde bağımlılarının aileleri adına Ayşe Çetin, Yasemin Şafak, Hacer Kamalı ve Halime Demir ortak açıklama metnini okudu. Açıklamada, “Bağımlı bireylerin büyük çoğunluğunun sigortası olmadığı için tedavilerinin çok büyük bölümü ailelerin kendi olanaklarıyla karşılanmaktadır. Bu durumun sürdürülebilirliği mümkün değildir. Bağımlılık tedavisi gören bireylerin Genel Sağlık Sigortası borcu var gerekçesiyle tedavi hakkından faydalandırılmaması gibi durumlarla çok sık karşılaşmaktayız. Kadın bağımlıları çoğunlukla AMATEM’lerde yer yok diyerek Psikiyatri bölümlerine yatırıyorlar. Bu durum sorunlarımızı daha da derinleştirmektedir” denildi.

YAŞANAN SORUNLAR

Tedavi süreçlerinin piyasalaştırılmasını mümkün hale getiren ciddi bir denetimsizliğin söz konusu olduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “Vasi davalarında bağımlıyı iki kez doktor uzun aralıklarla (iki ayda bir) kontrolden geçiriyor. Heyet raporu hemen olmuyor, zaten bağımlıyı bu tür bürokratik işlemler için bir yerlere götürmekte çok zorluk yaşıyoruz. Bu süreçler bağımlı yakınları için tam bir işkence, bir sürü bürokratik engeller her yerde sürecimizi içinden çıkılamaz bir kaosa çevirmektedir. Cezaevi süreçlerinde de tedaviye yönlendirmeyi hedefleyen hiç bir iyileştirici yöntem yok. Hele hele acil durumlarda bağımlı yakınları olarak bizi kabul eden bir acil müdahale birimi yok maalesef. Bankaların aile fertlerinin olurunu almadan bağımlı bireylere kredi kartı ya da kredi vermesi, tahsil edemediğinde sorunu aileye yansıtması durumlarıyla karşı karşıyayız.”

'KADINLARA KISITLAMALAR KALDIRILMALI'

Öncelikle ülkenin her bölgesinde bir tane olacak şekilde Rehabilitasyon ve Sosyal Entegrasyon Merkezi açılması gerektiği belirtilen açıklamada, talepler dile getirildi: “Daha fazla risk altında olan kadın bağımlılara yönelik keyfi negatif ayrımcılığın, tedaviye erişim olanaklarında uygulanan saçma sapan kısıtlamaların acilen kaldırılması ve tedaviye ulaşmalarını kolaylaştıran mevzuat düzenlemelerinin acilen yapılması, yatış müracaatlarının öncelikle değerlendirilmeye alınması hayati öneme sahiptir. Zorunlu tedavi süreçlerinde yaşadığımız anlamsız ve gereksiz prosedür saçmalığının durumun önemine ve gerçekliğine uygun hızlıca sonuca gidebilmeyi mümkün hale getirecek düzenlemeler çok hayati öneme sahiptir.

‘ACİL ADIMLAR ATILMALI’

“Toplumda karşılaşılan birçok şiddet olayının altında bağımlılık sorununun yattığını yaşayarak biliyoruz ve bu konuya ilişkin acil adımlar atılmasını istiyoruz. İnsan hayatını direkt ilgilendiren bir alan olmasına rağmen hiçbir faaliyet tanımı, denetimi, sınırlaması ve yeterliliği sorgulanmadan önüne gelen herkesin dernek kurarak her türlü istismara açık olan bağımlılık konusunda çok kolaylıkla faaliyet gösterilebiliyor olmasına artık bir dur denilmesi gerekir. Yetkinlik kriterlerinin Sağlık Bakanlığı uzman kurullarınca tanımlanmasına ve denetlenmesine yönelik hususların aciliyetle ele alınmasını talep ediyoruz. Devlet Hastanelerinde bağımlı bireylere yönelik acil müdahale durumlarında insanları çaresizliği mahkum eden mevzuat engellemelerinin yoruma açık tanımlamalarının hiçbir şekilde görevi ihmal ve suiistimal vakalarını yaşamayacağımız bir sadeliğe kavuşturulması bizim için hayati öneme sahip bir konudur.”

‘ANNELERİN GÜCÜ BELİRLEYİCİ’

Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Sekreteri Aysan Canver de açıklamasında, madde bağımlılığı ve uyuşturucu kullanımının ağır bir sorun olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Konu bireysel olmanın ötesinde kamu sağlığını da ilgilendirmektedir. Gençliğimiz hedef alınmaktadır. Geleceğimiz hedef alınmaktadır. Annelere, ailelere büyük acılar yaşatılmaktadır ve hayatlar ellerimizin altından kayıp gitmektedir. Uyuşturucu kullanımını kışkırtan iklimi en başta emperyalist ülkeler yaymaktadır. Silahla teslim alamadıkları milli devletleri; halkını, özellikle de gençlerini yozlaşmış bir kültürle zehirleyerek içeriden kuşatmaya ve zayıflatmaya çalışmaktadırlar. Sahte bir ‘özgürlük’ özendirmesiyle gençler, insanlar yalnızlaşmaya, bireycileşmeye, üretimden kopmaya, çılgınca tüketmeye, uyuşmaya, umutsuzluğa, karamsarlığa, ülküsüzlüğe, vatan/millet/aile aidiyetlerini yitirmeye itilmektedirler. Bunun karşısında sevginin, saygının, paylaşmanın, üretmenin, milli değerlerin ilke edinildiği değerler sistemiyle durulabilir. İşte bu noktada ailenin, özellikle de annelerin gücü belirleyicidir.”

‘BATAKLIĞI KURUTMADAKİ EN GÜÇLÜ ARAÇLARIMIZ’

“Madde bağımlılığına karşı duruşta aileyi güçlendirmek, doğru şekilde yönlendirmek, bilinçlendirmek bataklığı kurutmada en güçlü araçlarımızdandır” ifadesini kullanan Canver şöyle sürdürdü: “Cumhuriyet Kadınları Derneği olarak, madde bağımlılığına karşı yürüttüğümüz mücadelede başlığı ‘Uyuşturucuya Karşı Anneler Hareketi’ olarak koyduk. Madde bağımlılığını önlemede ailenin denetimini ve aile ilişkilerini doğru çerçeveye oturtmayı; madde kullanımını normalleştirmeye yönelik algı oluşturma çabalarına karşı uyanık olmayı; madde kullanımının zararlarının ve olumsuz sonuçlarının farkında olan bilgili, bilinçli, sesini duyuran güçlü bir kitle oluşturmayı amaçladık. Madde Bağımlısı Yakınları grubu adına Sayın Derya Ülger’in açıklamasını ve taleplerini önemsiyoruz.”

“AMATEM'lerin daha güvenli hale getirilmesini ve sayılarının artmasını, çalışanların tavırlarının iyileşmesini, kadın erkek ayrımı yapılmamasını, AMATEM sonrası ücretsiz destek birimleri oluşturulmasını, bazı AMATEM'lerdeki yasaya aykırı ücret taleplerinin engellenmesini, tedavisi bitenlere iş bulmada ve sosyal hayata adaptasyonda yardımcı olunmasını Devletimizden bekliyoruz.

‘HER ZAMAN DESTEK VERECEĞİZ’

“Burada gördüğünüz insanlar, bağımlı yakınları, anneler, babalar Türkiye’nin dört bir yanından toplandılar. Vatandaş olarak devletlerine güvendiler. Yardımı, desteği, ilgiyi, çözümü devletlerinden istiyorlar. Bu isteklerinde haklılar. Biz de onların sonuna kadar arkalarında, yanlarındayız. Türk Devletinin ve polis teşkilatının uyuşturucu ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede polisiye tedbirleri ne kadar başarıyla uyguladığını biliyoruz, ancak yeterli görmüyoruz. Koruma tedbirleri ve tedaviyle ilgili konularda bağımlı kişiyi, yakınlarını ve devlet yetkililerini uyum ve işbirliği içine sokacak tedbirlerin yaşama geçirilmesini şart görüyoruz. Madde bağımlılığı ve uyuşturucuya karşı yapılan mücadelede, gerek bağımlılar ve yakınları, gerek devlet ve resmi kurumlar, gerek sivil toplum kuruluşları tarafından atılacak adımlarda CKD olarak her zaman destek vereceğimizi, yardımcı olacağımızı belirtiyoruz.”

Sonraki Haber