Arkadaşları Kadir Şeker'i anlattı: Ders bitince kütüphaneye gider

Konya'da, Özgür Duran’ı (32) sevgilisi Ayşe D.’yi (35) döverken engellemek isteyen ancak çıkan arbedede kalbinden bıçaklayarak ölümüne neden olan Kadir Şeker'e (20), dün gece olay yerinde keşif yaptırıldı.

Şeker ve Ayşe D. ile tanıkların hazır bulunduğu keşif, 3 saat sürdü. Öte yandan lise arkadaşları, Şeker'in soğuk havada gördüğü bir köpek için kulübe yaptırdığını, plastik şişelerin mavi kapaklarını toplayarak bir engelliye tekerlekli sandalye aldığını anlattı.

Olay, 5 Şubat Çarşamba akşamı meydana geldi. 4 ay önce Antalya'dan Konya'ya gelip yerleşen Ayşe D. (35) ve Özgür Duran (32) arasında tartışma çıktı. Tartışma üzerine Ayşe D. evden çıkıp olayın yaşandığı parka geldi. Özgür Duran peşinden geldiği kadını park ortasında dövmeye başladı. Bu sırada olayı görüp müdahale eden Kadir Şeker, çıkan arbede sırasında Özgür Duran'ı kalbinden bıçaklayarak öldürdü. Tutuklanan Şeker'e dün gece olayın yaşandığı yerde keşif yaptırıldı. Şeker'in jandarma eşliğinde cezaevinden getirildiği tatbikatta Ayşe D. ve tanıklar ile avukatlar hazır bulundu. Şeker, olayın nasıl gerçekleştiğini Cumhuriyet savcısı nezaretinde anlattı. Olayı evlerinin balkonundan gören Meryem-Mustafa Ö. çifti de savcıya tanık olarak anlatımlarda bulundu.

GÖRGÜ TANIĞI ÇİFT KONUŞTU

Meryem Ö. ifadesinde, "O sırada evdeydim. Dışarıdan bağrışlar geliyordu. Dışarıya baktığımda kamelyada bulunan bir adam, sırt çantalı bir çocuğa hakaret ve küfürler ediyordu. Bunun üzerine genç çocuk olay yerinden uzaklaşmaya çalıştı. Kamelyadaki adam ise çocuğun peşinden gidip, küfürler etmeye devam etti. Çocuğa tekme ve tokatla saldırdı'' dedi. Mustafa Ö. de kadınla kavga eden kişinin çocuğa tekme attığını, tekme atan kişinin yere düştüğünü, bir süre sonra tekrar ayağa kalkıp yere düştüğünü, kadının 'ambulans' diye bağırdığını anlattı.

O KADIN: KURTARMAYA ÇALIŞTI

Ayşe D. de geçen yıl mayıs ayında tanıştığı Özgür Duran ile 4 ay önce Antalya'dan Konya'ya gelip yerleştiklerini, daha sonra eşinden boşandığını, olay günü Duran'ın kendisini önce evde, sonra parkta dövdüğünü, yanlarına gelen gencin kendisini kurtarmaya çalıştığını ifade etti. 3 saat süren keşfin ardından Kadir Şeker, cezaevine geri götürüldü.

ARKADAŞLARI ANLATTI

Tek hayali tıp fakültesini kazanmak olan Kadir Şeker'i, Akşehir Fen Lisesi'nden arkadaşları anlattı. Şu an Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 1'İnci sınıf öğrencisi olan Yasin Şahin, şunları söyledi:

''Kadi, tıp fakültesinde okumak istiyor. Dersinden evine, evinden dersine giden biriydi. Kadir, Kadınhanı ilçesinde yaşayan çiftçi babasına yardım ediyordu. İlk yıl o nedenle üniversiteyi kazanamadı çünkü babasına yardım ettiği için derslerini aksatıyordu. Dershaneye gitmek için Konya'ya geldi. Kadir, hedefleri için babasından, evinden ayrıldı. Sabah dershaneye, ders bitince kütüphaneye gider, orada ders çalışmaya devam ederdi. Akşam da evine giderdi.''

Kadir Şeker'in kadına şiddet olaylarına sürekli tepki gösterdiğini belirten Şahin, ''Bu tarz olaylarda, en duyarlı tepkiyi Kadir veriyordu. Kadir için üç şey çok önemliydi; Kadın, ağaç ve çocuk. Kadir, cennetin annelerin ayaklarının altında olduğunu çok iyi bilir. Böyle bir durumda bizim arkadaş çevremizden sadece Kadir müdahale ederdi, bunu da yaptı. Ankara'da kimya mühendisliğini okuyan ağabeyi var, o da Ankara'da tıp fakültesini kazanmak, ağabeyiyle birlikte kalmak istiyordu'' dedi.

'KİTAP OKUMAYI ÇOK SEVERDİ'

Kadir Şeker ile birlikte dershaneye giden arkadaşı İzzet Şahin de, "6 yıldır arkadaşız. Artık kardeş gibi olduk. Kadir kitap okumayı çok sever. Kitap okuma alışkanlığını bana Kadir, kazandırdı. Sınavda istediğimiz puanları alamadık, ailevi sebeplerden dolayı. Dershaneye gidip, üniversiteye hazırlanmamız için Kadir'in babasını ve annesine ikna ettim. Birlikte Konya'ya geldik. O teyzesinde kalıyordu. Her gün sabah dershaneye gider öğleden sonra da kütüphanede ders çalışmaya devam ederdik. O gün saat 20.30 sıralarında kütüphaneden ayrıldık. Sabah 06.30 'da tekrar ders çalışmak içi sözleştik. Sabah kütüphaneye gittim, Kadir'i bulamadım, telefon ettim ulaşamadım. Telefonu sürekli arızalıydı, yine arıza yaptı zannettim. Dershaneye gittim orada da yoktu. Sonra teyzesinden olayı öğrendim'' diye konuştu.

OKULDA KÖPEK ÜŞEMESİN DİYE KAMPANYA BAŞLATIP KULÜBE YAPMIŞ

Kadir Şeker'in lise yıllarında okulun bahçesinde üşüyen bir köpek için kampanya düzenleyip, kulübe yaptırdığını ifade eden Şahin, şunları söyledi:

''Küçük bir köpek vardı, Kadir kampanya başlattı. Köpeğe kulübe yaptırdı. Her gün köpekle ilgilenirdi, çok vicdanlıydı. Kadir, kalp kırmayı sevmezdi. Şiddet yanlısı değildi. Bizim gündemimizde hep ders çalışmak vardı. İkimiz de tıp fakültesini kazanmak istiyorduk. Dershanedeki arkadaşları da çok seviyordu. 5-6 ay olmasına rağmen Kadir kendini çok sevdirmişti.''

'SOKAKTAKİ KUŞU, KEDİDEN KURTARDI'

KTO Karatay Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği hazırlık sınıfı öğrencisi İbrahim Kuru da Kadir Şeker ile 4 yıl aynı sıralarda birlikte oturduklarını belirterek, şöyle konuştu:

''Okulda engelliler kulübüne katıldı. Engelliler için mavi kapak toplamaya başladı. Bir engelli kardeşimize tekerlekli sandalye kazandırdı. Okulumuzun köpeği vardı. Hava çok soğuktu. Kadir kampanya başlatıp, kulübe yaptırdı. Köpeğe kendi harçlığından mama alıyordu. Mezun olacağımız yıl, hava şartları kötü gitti ve ekinleri zarar gördü. Ailesine yardım etmek zorunda kaldı. Bazen de İzzet ve ben yardım ettik. O nedenle son senemizde ders çalışamadı.

Bir muhabbet kuşunu kedi avlarken kurtardı. Kuşu evine götürüp sahibini bulmak için belediyeden anons yaptırdı. Sonra da sahibine teslim etti. Kadir çok duyarlı bir insandı. Hiçbir güçsüze sırtını dönüp gitmezdi. O gün de sırtını dönüp gitmedi ve güçsüzün yanında oldu.''

'KADİR, BÜTÜN KADINLAR ADINA ANLAMLI BİR DAVRANIŞTI BULUNDU'

Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi 2'nci sınıf öğrencisi Selin Güler, Kadir Şeker'in sürekli kitap okuduğunu, tutuklandıktan sonra da kitap istediğini belirtti. Güler, ''Kadir sürekli kitap okurdu. Onun sayesinde ben de çok kitap okudum. Arkadaşlarıyla kitapları değiştirirdi. Herkese karşı merhametliydi. Çocukluğunda kazları varmış, kesilip yenildiği zaman çok üzülmüş, ağlamış'' dedi. Kadir Şeker'in yaptığı davranışın bütün kadınlar için önemli olduğunu ifade eden Güler, ''Ben de böyle bir şeye uğrasam ve çevremden geçenler sessiz kalsa çok üzülürdüm. Kadir, sessiz kalamamış. Çok duyarlı bir insan sonuçta. Ülkemizde bu tür şiddet olayları aratarak, devam ettiği için Kadir bütün kadınlar adına anlamlı bir şey yapmış. Gerçekten çok cesaretli ve korkusuzca yaklaşmış. Sonuçta yardım etmek istemiş. Ben o kadının yerinde olsam Kadir'e minnettar kalırdım'' diye konuştu.

BARO BAŞKANI: OLAYIN MEŞRU MÜDAFA SINIRLARI İÇİNDE KALMA İHTİMALİ VAR

Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ, sevgilisi Ayşe D.’yi (35) döven Özgür Duran’ı (32) müdahale etmek istediği sırada kalbinden bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan Kadir Şeker ile ilgili soruşturmayı yakından takip ettiklerini açıkladı. Olayın tüm boyutuyla Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından araştırıldığını belirten Başkan Aladağ, şöyle konuştu:

"Konudan haberdar olur olmaz baromuz olağanüstü toplandı. Olayı detaylı olarak değerlendirdik. Çok acı bir durum. 20 yaşında, hayatın baharında, geleceğe dair ümitleri olan bir gencimiz bir kadına yönelik eyleme karşı müdahalede bulunmak istiyor. Müdahalenin ardından da istemediğimiz böyle bir neticeyle karşı karşıya kalıyoruz. Görgü tanıkları, kamera kayıtları olayda kullanılan bıçağın durumu, bunlara ilişkin başsavcılığımız araştırma yapmaya devam ediyor. Gencimiz bıçağı koruma amaçlı üzerinde taşıyor. Olay sırasında bu bıçak çocuk tarafından maktule kasten mi saplanıyor ya da boğuşma sırasında yere düşerken kazayla mı meydana geliyor? Buna dair en canlı görgü tanığı ise şiddete uğrayan kadın. O da net bir ifade de bulunmuyor. Adaletin tecelli etmesi, kamu vicdanının rahatlatılması ve aydınlatılması noktasında başsavcılığımız lehe ve aleyhe çalışmalarını yürütüyor. Bu bıçağın kasten mi yoksa kavga sırasında mı maktulün vücuduna isabet ettiğini belirlemek için kriminal inceleme yapılacak. Ölüm nedeni ile ilgili araştırma yapılacak. Bunlar için zaman gerekiyor."

EYLEM NEDENİYLE HAYALLERİNDEN MAHRUM KALAN BİR GENÇ

Mustafa Aladağ sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eylem nedeniyle hayallerinden mahrum kalan bir evladımız var. Olayın bana göre ana teması bu. Bu tema üzerinde çalışmalar titizlikle takip edilecek. Davalar da takip edilecek. Olay meşru müdafada sınırın aşılması mıdır? Yoksa korku ve heyacanla, ağır tahrik kapsamında mıdır? Birlikte titizlikle ve yakından takip edeceğiz."

OLAY MEŞRÜ MÜDAFA SINIRLARI İÇERİSİNDE KALABİLİR

Olayın meşru müdafa sınırları içerisinde kalma ihtimalinin bulunduğunu belirten Başkan Aladağ, "Kamuoyunun Kadir'e karşı ciddi bir desteği var. Olaya baktığınız zaman meşru müdafa sınırları kalma ihtimali de var. Ancak kalmadığı takdirde haksız tahrikin ağır hükümleri uygulanmak suretiyle, örneğin 'adam öldüme'nin karşılığı müebbet hapis cezasıdır. Haksız tahriği en ağır şekilde değerlendirdiğimiz de kanun, 12 ila 18 yı hapis diyor. 12 yıl bir ceza aldığını düşündüğünüzde, bir de iyi hal indirimi yaptığınızda 10 yılık bir ceza oluyor" diye konuştu.

Avukat Hakları Derneği ve Heryerde Adalet Platformu üyeleri de aileye destek vererek, davanın takipçisi olacaklarını açıkladı.

Kadir Şeker yaşadıklarını ifadesinde şöyle anlattı:

KÜFÜR ETTİ, VURDU

Yürüyüş yolumun üzerinde bir erkek şahsın kamelyanın tahta direklerini yumruklayarak bağırdığını duydum. Benim karnım açtı bu nedenle eve gitmek istedim, yine de tereddütte kalıp kadının ağlama sesine dayanamayıp yanlarına gittim. Adama ‘Abi ne yapıyorsun!’ dedim. Bana ‘S.. git başımdan ... veleti’ dedi. Ben ‘Ayıp değil mi, gücün kadına mı yetiyor’ dedim. Bunun üzerine ‘Senin belan olur seni bulurum, karım değil mi lan sana ne’ dedi. Bana bağırmaya ve küfürler etmeye devam etti. Bu hareketleri ve küfürlerine karşılık dayanamayıp şahsa doğru döndüm, iyice hırçınlaştı ve üstüme doğru koşmaya başladı, ilk önce sağ gözüme vurdu. Yüzüme sürekli vurduğunu hatırlıyorum. Yüzümü saklamak için ellerimi yüzüme doğru koydum. Ellerim dolandı.

CİĞERLERİM ACIDI

En son boğazıma yapıştı, ben geriye kaçmaya çalıştıkça boğazımı bırakmadı. Ciğerlerim acıdı, nefes alamadım. Cebimdeki bıçağa elim gitti. Bıçağı sağ elimle açtım. Geriye kaçmaya çalışırken, adam benim boğazımdan tutmaya devam etti. Geri giderken botumun topuğu takıldı. Yere sırt üstü düştüm, adam da yanıma doğru düştü. Tam olarak üstüme doğru düşmedi galiba öyle hatırlıyorum. Adam düşünce elimde acı hissettim. Kendimi yan taraftan çıkarttım ayağa kalktım, elimde ve bıçakta kan gördüm. Bıçağı kapatıp cebime koydum, oradan yürüyerek eve gittim elimi tutmaktaydım. Geri dönüp bakmadım. Adamın ne halde olduğunu görmedim. Ben eve girince elimi saklayarak eve girdim. Üstümü değiştirip yatmaya çalıştığım esnada polisler geldi.

O İFADE YALAN

Kadının benim elimde bıçakla yanlarına gittiğim konusundaki ifadesi yalandır. Bıçak cebimdeydi. Ben dershaneye yazıldıktan 2 ay sonra parkta tanımadığım şahıslar bir genci falçata ile kovaladılar bu nedenle kendimi koruma amaçlı bazı günlerde bıçağı yanıma alıyordum. Bu bıçağı masamda gördüğüm günlerde alırdım her zaman almazdım. Kadını ve adamı tanımıyordum. Kadının ağlama sesine ve adamın bağırmasına istinaden yardım amaçlı kadına karşı bir fiziksel eylem varsa aralamak için gitmiştim. Ben her ne kadar istemeyerek de olsa adamı yaralayıp ölümüne sebebiyet verdiğimden dolayı pişmanım.”

'BIÇAĞI VURMA ANINI GÖRMEDİM'

Parkta dövülen Ayşe D. ise ifadesinde şunları söyledi: “Özgür’e hitaben ‘Kadını neden rahatsız ediyorsun’ dedi. Özgür ‘Sana ne len o benim karım’ diye yanıtladı. Şahıs (Kadir) tekrar ‘O zaman niye bu kadar ağlatıyorsun’ dedi. Özgür ‘Sana ne len sana mı soracağım’ dedi. Bağrışma olduktan sonra ben aralarında herhangi bir arbede olmasın diye ‘Evet ablam benim eşim’ dedim. Çocuk elindeki bıçağı hafif hafif Özgür’e gösteriyordu.Özgür bıçağı görünce biraz daha fazla sinirlendi. Bir anda birbirlerine sarıldılar daha sonra Özgür çalıların üzerine sırt üstü düştü. Çocuk da yanına... Bayıldığını sandım, elime kan gelince bıçaklandığını anladım. Şahsın bıçak vurma anını görmedim. Şahsın ağladığımı duyup Özgür’ün bağırdığını duyunca yardım etme amacıyla bizim yanımıza geldiğini düşünüyorum.”

Sonraki Haber