Arsuzlulardan madencilere izin yok

‘Madene karşı olmadığımızı belirtelim. Ama sularımızın yok olmasına neden olacaktır. Narenciye ile uğraşıyoruz ve satamıyoruz bir de bu maden meselesi ile daha da zor durumda kalacağız. Madenlerin üretim alanlarından uzakta bir yerlerde açılmasını istiyoruz.’

Hatay’ın Arsuz ilçesi Hüyük Mahallesi’nde, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Krommer Maden Şirketi, bölgede maden çıkarmak için toplantı yaparak halka ÇED raporunu okumak istedi. Toplantının yapılacağı yere gelen vatandaşlar, toplantıya da ÇED raporunun okunmasına da izin vermedi.

Hüyük Mahallesi halkı, özellikle Amanos Dağları’nın eteklerinde açılacak maden ocaklarının üretim faaliyetlerini etkileyeceğini, dağlardan gelen maden kamyonlarının limon, portakal, zeytin ve sebze bahçelerini toz, toprak içinde bırakacağını ve üretimi verimsiz hale getireceğini belirttiler.

‘TOPRAKLARIMIZDA ÜRETEMEYECEĞİZ’

Heyetler, daha önce de ÇED raporu için mahalleye gelmiş ama halkın tepkisi nedeniyle her defasında geri dönmüşlerdi. Hüyük Mahallesi üreticileri, “Zaten zor durumdayız, ürettiklerimizi satamıyoruz. Bir de madenler ile topraklarımızda üretim yapamaz duruma düşeceğiz” dediler. Madenlerin çıkarılmasına karşı olmadıklarını vurgulayan üreticiler, üretim alanlarından uzak yerlerde çalışılmasını istediler.

Amanos Dağları’nın güzelliklerinin yok olmasını istemeyen vatandaş ile birlikte Arsuz Belediye başkanı Dr. Asaf Güven, Hüyük Mahallesi Muhtarı Rıdvan Dural, Hüyük Kültür ve Sanat Derneği Yöneticisi Yusuf Ağtaş da doğayı ve tarımı koruyacaklarını belirttiler.

‘MÜCADELE EDECEĞİZ’

Arsuz Belediye Başkanı Dr. Asaf Güven, doğanın zararına atılacak her adımın karşısında olacaklarını belirterek, “Arsuz, doğa harikası bir yer. Bu doğa harikası yeri bazı güçler bozmak için uğraşıyor. Türkiye’nin her yerinde benzer durumlar var. Belediyemize hiçbir bilgi verilmeden, kapalı kapılar arkasında bazı kararlar alınıyor. Biz burada neler olacağına dair bilgileri dışarıdan alıyoruz. Böyle baktığınız da arkasında bir olumsuzluk olacağını zaten düşünüyorsunuz. Doğayı bozmak, hepimize zarar verir. Sadece Hüyük Mahallesi’ne, Arsuz’a, Hatay’a değil tüm Türkiye’ye zarar veriyorlar. Görüyorsunuz iklim değişiyor. Onun için halk, doğasına sahip çıkıyor. Bizi doğamızla baş başa bırakın. Arsuz’un doğasının korunması, doğasının güzelliğinin devam etmesi için hep beraber demokratik bir şekilde mücadele edeceğiz. Maden istemiyoruz” dedi.

‘ÜRETİM ALANLARINDAN UZAKTA ÇIKARILSIN’

Hüyük Mahalle Muhtarı Rıdvan Dural, “Toplantının yapılmadığına ilişkin tutanağı aldık, yarın başka bir sahada bir toplantı daha var, o toplantıda bulunacağız, ‘madene hayır’ diyoruz, vatandaşın yanındayız, maden sahasını açtırmayacağız, çünkü köyümüzü olumsuz etkileyecektir. Maden sahaları köyden 2 kilometre ötede ama içme suyumuzu, bahçe suyumuzu, narenciye, zeytin bahçelerini etkileyecektir” şeklinde konuştu.

Hüyük Mahallesi Kültür ve Sanat Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Ağtaş da “Biz burada maden açılmasını istemiyoruz. Madene karşı olmadığımızı belirtelim. Sularımızın yok olmasına neden olacaktır. Narenciye ile uğraşıyoruz ve satamıyoruz bir de bu maden meselesi ile daha da zor durumda kalacağız. Madenleri üretim alanlarından uzakta bir yerlerde açılmasını istiyoruz. Halk ile birlikte mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

TOPRAĞIMIZ VE HAVAMIZ ÖLMESİN

Denizli’nin Tavas İlçesindeki Barza Ovası’ndaki 21 köyden 17’si tehlike altında. Bu bölgeye yapılması planlanan mermer ocağı, bölge halkının büyük tepkisiyle karşılaştı.

Akamer Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin Nikfer Mahallesi’nde ve diğer mahallelerde açmak istediği mermer ocakları ile ilgili “ÇED Bilgilendirme” toplantısı mahalle halkının büyük tepkisi sonucu yapılamadı. Bilgilendirme toplantısını yapacak olan şirket temsilcisi ile Çevre ve Şehircilik İklim Değişikliği İl Müdürlüğü görevlileri halkın bilgilenme istemediği şeklinde bir tutanak tutarak mahalleden ayrıldı.

Mahalle halkı mermer ocağı ile birlikte oluşacak hava kirliliğinin tarımsal üretime zarar vereceğini ve sağlıklarının bozulacağını belirterek, mermer ocağı projesine karşı çıkıyor. Nikfer Mahallesi, Bozdağ Kayak Merkezi ile kış turizminde önemli bir hizmet sunuyor. Mahalle halkı ve turizm yatırımcıları, mermer ocağındaki çalışmaların bu hizmetleri de olumsuz etkileyeceğini ve turist sayısında büyük azalmaların olacağını söylüyorlar.

‘YENİ KAYIPLARA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK’

Mahalle Muhtarı Ali Keysan, mahallelerinin eskiden belde olduğunu, mahalleye dönüştükten sonra çok şey kaybettiğini belirterek yeni kayıplara tahammüllerinin olmadığını söyledi. Muhtar Keysan, “Mermer ocağı yapılmak istenen bölge yerleşim yerine çok yakın. O belgede aromatik bitkiler, ceviz, turizm, kayak merkezimiz var, mera alanı, küçükbaş hayvancılık var. Bunların hepsi de bitecek. Kaplumbağayı tavşanı rahatsız etmeye ne hakkımız var. Ben ve mahalle halkım bunları yapmalarını istemiyoruz. Mermer ocağına değil, yerine karşıyız. Uygun bir yere yapsınlar bunu” dedi. Keysan ilgilileri de eleştirerek, “Bir taraftan aromatik bitki üretimini artırmak için sulama projesi yapıp üreticiye destek oluyorsun bir taraftan da üretimi baltalayacak mermer ocağı projesine izin veriyorsun. Bu çelişki değil mi?” diye sordu.

TURİZMCİLERDEN VE VATAN PARTİSİ’NDEN TEPKİ

Turizm yatırımcısı Hasan Özgür de “Bölge ayak merkezi olduğu için ciddi miktarlarda yatırım yaptığını ancak burada mermer ocağı açılacağını bilseydim yatırım yapmazdım” dedi.

Köylülerin mücadelesine destek veren Vatan Partisi İl Yönetim Kurulu Üyesi ve Eski İl Çevre Müdürü Ali Korkmazcan da “Nikfer Denizli Tavas ilçemizin önemli yerleşim alanlarımızdan birdir. Değişik, öncelikli, özellikli tarımsal faaliyet gösterilen bir yerdir. Aynı zamanda kayak merkezi burası. Son zamanlarda üretim değişikliği yaparak ciddi aromatik bitki üretim merkezi haline gelmiştir. Ayrıca mermer ocağının açılacağı alanlarda, hayvancılık için önemli meralara sahiptir. Gerek kekik üretim alanlarının gerek turizm alanlarının gerekse de mera alanlarının zarar görmemesi için mermer ocaklarının açılması öncelikli bir yatırım alanı değildir. Yapılacak yatırımlarda öncelik sıralaması önemlidir. Mermer üretilecekse daha değişik ve zarar vermeyecek alanlarda yapılmalıdır” dedi.

Sonraki Haber