As Plastik’te grev başladı fabrikada üretim durdu
Tüm mavi yakalının greve çıktığı fabrikada neredeyse yalnızca beyaz yakalılar kaldı. Grev pankartı asılmadan önce konuşma yapan Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Akyüz, işverene masaya oturma çağrısı yaptı, aksi takdirde sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi.
İstanbul Hadımköy’de kurulu ve Petrol-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu Asplastik iş yerine grev pankartı asıldı. 180 işçinin çalıştığı iş yerinde tüm mavi yakalılar greve çıktı; fabrikada üretim durdu. İşçilerin grevine Petrol-İş Genel Merkez yöneticileri, emek dostları, siyasi partiler, önceki gün greve çıkan Petrol-İş Sendikası’na üye Tarkett işçileri de destek verdi. Halaylar çekildi, sloganlar atıldı.
Asplastik’te Petrol-İş Sendikası 2022 yılında örgütlendi. İşveren süreci uzatmak için önce yetkisiz mahkemeye başvurdu. Ancak sendikanın yetkisi mahkeme yoluyla da tescillendi. Bu süreçte işveren sendikadan vazgeçmeleri için işçilere çeşitli baskılar yaptı ancak işçiler vazgeçmedi. Son olarak 2024 Nisan ayında başlayan pazarlık görüşmeleri ağustos ayının ortasına kadar devam etti. Elli maddede anlaşılsa da işveren sendikalı olmak istemediğini belirterek süreci sonlandırdı ve grev aşamasına gelindi. 19 Eylül’de alınan grev uygulama kararından önce dördü iş yeri temsilcisi olmak üzere kıdemli ve öncü 10 işçiyi işten çıkardı. Dün ise, işverenin tüm sendika karşıtı hamlelerine karşı grev coşkuyla başladı.
‘DESTEK OLUNMASI GEREKİRKEN ENGELLERLE KARŞILAŞIYORUZ’
Fabrika önünde açıklama yapan Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Süleyman Akyüz, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’de örgütlenmenin ne kadar zor olduğunu, örgütlü işçi sayısının ne kadar düşük olduğunu söylemeye gerek yok ama hatırlatalım. 16 milyon çalışandan yalnızca 2,5 milyonu sendika üyesi. Bunların da sadece yüzde 10’u sözleşme yapabiliyor. Sözleşme yapabilenlerin de bir kısmı grev yasağında bir kısmının da grevleri erteleniyor. Biz sınıf mücadelemizi verdik. Bu mücadelenin de hem ülkemize hem insanımıza katkısı vardır. Sendikalı iş yerinde kayıt dışı olmaz, vergi kaçırma olmaz. Üretim olur, katma değer olur. Dolayısıyla bize katkı sunulması gerekirken, biz engellerle karşılaşıyoruz. Fakat yine mücadele etmeye devam edeceğiz.
‘TOPLU SÖZLEŞME HAKLARIN TAPUSUDUR’
Sizlere işverenler büyük vaatler de verecek. Sakın ha aldanmayın. Örgütsüzken sizler, işiniz de emeğiniz de iki dudakları arasındadır. Ama toplu sözleşme yaptığınızda haklarınızın tapusunu almış olursunuz. Sakın vazgeçmeyin. Biz bu mücadeleyi sonuna kadar yürüteceğiz.
İŞVERENE ÇAĞRI
“Fazla söze gerek yok. Buradan işverene çağrıda bulunuyorum. Bunlara gerek yok. Bir an önce masaya gelin, sözleşmemizi imzalayalım. İşçilerimiz bir an önce işlerine dönsünler, verimli şekilde çalışmaya devam etsinler. Biz sendikamızla her şeye hazırız.”
BELİRLİ SÜRELİ SÖZLEŞME OYUNU
Asplastik’te 9 senedir çalışırken işten çıkarılan sendika baş temsilcisi Savaş Çakmak da 1 Eylül itibariyle üç temsilci arkadaşıyla beraber kanunsuzca işten çıkarıldıklarını anlattı. İki haftayı aşkın süredir işe iadeleri için de fabrika önünde direniş çadırı kurduklarını belirten Çakmak, şunları söyledi:
“Bugün de grevimizin birinci günü, sonuna kadar emeğimizi savunacağız. İşten atılan 10 arkadaşımız da örgütlenmenin öncüsüydü. İşveren ‘sendikayı buraya sokmam’ diyerek işten çıkardı bizi. Ardından da içerideki arkadaşlarımızı baskılarla bizden koparmaya çalıştı. Belirli süreli toplu iş sözleşmesi dayattı fakat bunun da kanunen hiçbir anlamı yok. Çünkü biz bir toplu pazarlık sürecindeyiz. Bizleri çeşitli ithamlarla karalamaya çalıştı fakat hiçbir arkadaşımız bu tuzağa düşmedi ve hepsi burada şu an. Çünkü emeğimiz var burada ve bu işi de kolay kolay bırakmayacağız.”
VATAN PARTİSİ’NDEN DESTEK
Vatan Partisi İstanbul İl Başkanı Okan Özkan, İl Başkan Yardımcısı ve Liman-İş Sendikası eski Genel Başkanı Melih Yılmaz, Marmara İşçi Sendika Bürosu Sorumlusu Mevlüt Usta ile partililer, grevin ilk gününde işçilere destek olmak için fabrika önündeydi. Süreci Aydınlık’a değerlendiren Başkan Özkan, şunları kaydetti:
“Bugün greve çıkan işçilerimizle omuz omuzayız. As Plastik işvereni ise geçen aylarda tıpkı Polonez işvereninin de Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlenen işçilere yaptığı gibi sendikaya üye olan öncü işçilerimizi kanunsuzca işten çıkardı. Biz bunu kabul etmiyoruz. İşveren, Petrol-İş Sendikası’nın örgütlenmesini kabul etmek, işçilerimizi işe iade etmek ve toplu iş sözleşmesi imzalamak zorundadır. Bu fabrikada 180 işçi çalışıyor, hepsi de grevde. Bu iş yerinde grev vardır ve er geç başarıya ulaşacaktır çünkü sendikalı olmak anayasal bir haktır, bunun önüne kimse geçemez. Türkiye Cumhuriyeti’nin verdiği anayasal hakları kullanmak isteyen işçilerimizle beraberiz. İşçinin alın teriyle verdiği bu mücadele hem bir emek hem de vatan mücadelesidir. Biz de buradayız sonuna kadar.”