Asen Metal Direnişi Sürüyor: ‘Keşke sendikayla daha önce tanışsaydım’
Fabrikada üretim durma noktasına geldi. Aydınlık’a konuşan işçiler, işverenin üretimi devam ettirebilmek için iş yeri hekiminin onay vermediği işçileri çalıştırmaya başladığını söyledi. Eyleme destek ise her geçen gün artıyor
Kocaeli'de Dilovası Makine İhtisas OSB'de bulunan Asen Metal'de işten çıkarılan Birleşik Metal İş üyesi işçilerin sayısı 74’e yükseldi. Bakanlıktan gelen yetki belgesinin ardından 18 işçi işten çıkarılmıştı. İşten atılan işçilerin sendikal hakları için kapı önü direnişi devam ediyor.
Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze Şube Başkanı Selçuk Çiftçi, fabrikada üretimin durduğunu söyledi ve şöyle devam etti:
“İşveren kendisine yeni bir kadro kurarak üretimi tekrar devam ettirme çabasında. Biz gerekli hukuki başvurumuzu yaptık, suç duyurularında bulunduk. Bu durum değişene kadar da devam edeceğiz. Bu hafta içerisinde yeni iş başı yaptırdığı kişiler oldu. Ama birçok üyemizi daralma gerekçesiyle attı. Sendikal nedenle attığı belli oldu.”
ÖNCE ÖNDERLERİ ÇIKARDILAR
İlk gün işten çıkarılanların arasında yer alan Emre Bey, yaşadıklarını Aydınlık’a anlattı:
“Zam ayı zamanında bize asgari ücretin biraz üstünde 4 bin 200-5 bin 200 arası rakamları teklif edildi. Burada çalışanların çoğu fabrika kurulduğundan beri burada. Benim 4 yılım vardı. Biz ücretlerin yeterli olmadığını söyledik, iyileştirme yapılmasını istedik. Sosyal haklar talep ettik. Bunun karşılığında ‘Kapı orada gidebilirsiniz.’ dediler. Bu tavrı herkese göstermeye başladıklarında ‘Biz de artık sendikalı çalışalım.’ dedik. Bayramdan hemen sonra başvuru yaptık. Yazımızın geleceği gün işveren duyar duymaz işten çıkarmalara başladı daralmaya gidiyorum diye. İlk grupta 18 arkadaşımız vardı. Bunların hepsi bu süreci başlatan, içinde olan arkadaşlarımızdı. Onlardan geriye ben kalmıştım. Benim de gideceğim belliydi. Biz de vardiyaya giderken bir eylem yaptık. Sendikal haklarımızın anayasayla korunduğunu, bize böyle davranamayacaklarını anlattık.
‘SİLAHLI KORUMAYLA ÇIKIŞIMIZI YAPTI’
“Bunun neticesinde gece 12 buçukta fabrikanın güvenlik odasında fabrika CEO’su ve İnsan Kaynakları Müdürü iki tane silahlı korumasıyla bizim çıkışımızı yaptı. Sonra da süreç çok hızlandı. Mesaj yoluyla çıkarmaya başladılar, ardından daha da çirkinleştiler. Servislere liste verdiler, ‘bunları alın bunları almayın’ diye. Düşünün, işçiye işten çıkartıldığı servis şoförü tarafından iletiliyor.
DOKTORUN ONAY VERMEDİĞİ İŞÇİLERİ ALIYORLAR
“Kapı önünde güzel bir beraberlik, iyi bir dayanışma var. Pazartesinden beri fabrika çalışmıyor. Ne üretim oluyor ne çıkan ürünler işlenebiliyor. Sadece hazır ürünleri sevk edebiliyorlar. Onları da yeni aldıkları işçilerle yapmaya çalışıyorlar. Bu süreçte bildiğimiz kadarıyla 30-35 işçi alınmış. Ama aldığımız bilgiye göre bu işçilerin sağlık durumu elvermiyor. Doktorun ‘bu işlerde çalışabilir’ raporu vermediğini arkadaşlarımız söylüyor. Şu süreçte kalifiye eleman bulma ihtimali olmadığı için kimin işe ihtiyacı varsa onu alıp işi yürütmeyi düşünüyorlar. Bunu da kanunlara uymadan yapıyorlar. Tansiyon hastası, görme kaybı olan, göz tembelliği olan neticesinde iş yeri doktorunun bile onay vermediği işçileri alarak işini yürütmeye çalışıyorlar.
‘HER ŞEY İLK ADIMI ATMAKLA BAŞLIYOR’
“Ben bu yaşıma kadar sendikayla tanışmamıştım. Keşke daha önce tanışsaydım, haklarımızı bilseydik. Tüm sendikasız işçilere ‘Sendikayla tanışıp haklarını savunsunlar.’ diyorum. Her şey ilk adımı atmakla başlıyor. Büyük bir birlik ve beraberlik var. Dışarıdan büyük bir destek alıyoruz. Biz 75 kişi olarak çıkarıldık ama o kapının önünde gün içinde bazen 300-400 kişi oluyoruz. Yoldan geçen yaya selam veriyor, arabayla geçen korna çalıyor. Ne kadar büyük bir ailenin içine girdiğinizi anlamış oluyorsunuz.”