Asgari ücretli enflasyona ezildi

Asgari ücret yılın ilk ayında açlık sınırında, mart sonunda açlık sınırının 675 TL altında kaldı. Üretici ve tüketici enflasyonu arasında 54 puan fark oluştu. Pazar alışverişinde poşetler dolmuyor

Yılın üçüncü ayı geride kalırken Aralık ayına göre tüketici enflasyonu yüzde 22,81 oldu. Bir önceki yılın Mart ayına göre yüzde 61,14 olarak açıklanan tüketici enflasyonu, dar gelirliyi vurdu. Geçen yıla göre gıda ve alkolsüz içeceklerde yaşanan yüzde 70,33’lük enflasyon, en yüksek artışın olduğu gruplardan biri oldu. Bağımsız araştırma sonuçları ise çok daha yüksek.

Türk-İş açlık yoksulluk araştırmasına göre açlık sınırı, asgari ücrete daha yılın ilk ayında yetişti. Mart ayı sonuçları vahim tabloyu gözler önüne serdi:

Açlık sınırı asgari ücretin 675 lira üzerinde açıklandı.

***

TÜİK’in Yurt içi ÜFE’yi yüzde 114,97 olarak açıklamasıyla TÜFE-ÜFE farkı 54 puana ulaştı. ÜFE önümüzdeki aylarda da artmaya devam edecek görünüyor. Motorine zam, doğalgaza zam, hallerde fiyatlar katlandı. Domatesin kilosu 30 lira. 415 gram sade pide 7,5 lira; susamlı yumurtalı olsun dersen 9 lira. Eylül ayında cebi yanmaya başlayan dar gelirli market sepetini dolduramıyor. Fiyat artışlarının engellenmesine yönelik KDV indirimi, vergi muafiyeti ve stokçuların denetimlerinin sıkılaştırılması önlemleri alınsa da tedbirlerin fiyatlara yansıması zayıf. Öte yandan TÜİK verilerine göre esas yoksullaşmanın Mayıs ayında yaşanacağı görülüyor.

***

Hal böyleyken, asgari ücrete temmuz ayında ikinci bir zam yapılmasının gündeme gelmesi pek de yersiz bir tartışma değil. Çalışma Bakanı Vedat Bilgin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu işin tarihinin aralık ayı olduğunu söyleyerek noktayı koyarken, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay da ülkeyi yönetenler yasayı değiştirirse masaya oturacaklarını, çağırmazlarsa yaşanan kaybı Aralık ayında masaya koyacaklarını söyledi.

***

Asgari ücretin Aralık ayında belirlendiğine işaret edenlerin yanı sıra İş Kanunu çok açık:

Madde 39 - İş sözleşmesi ile çalışan ve bu Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçinin ekonomik ve sosyal durumlarının düzenlenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile ücretlerin asgari sınırları en geç iki yılda bir belirlenir.

Yani, asgari ücret 2 yılı geçmemek koşuluyla dilenen zamanda belirlenebilir. Çalışma Bakanlığı komisyonu toplama çağrısı yaptığında masaya oturulur.

***

Masaya oturulur da, çözüm Temmuz ayında yeni bir asgari ücret zammı mı? Ateşi alabilir. Denenirse göreceğiz. Hükümet kanadının sıcak bakmadığı ortada. Diğer yandan, ücretlerin artması için sesini çıkarması gereken asgari ücretli milyonlar, örgütlü olmada da sene başında örgütsüz iş yerlerinde çıkan işçi eylemlerinin, asgari ücretlinin alım gücünün artmadığı durumda tekrar filizlenmesi de ihtimaller arasında.

***

Öte yandan her koşulda devlete düşen görev, emekçinin alın terini de korumak; hakkını vermek. Hükümet, acilen büyümeden refah payını isteyen emekçinin hakkını vermek için gerekli etkin mekanizmaları oluşturmalıdır. Dar gelirlinin yaşam koşulları, en kısa zamanda iyileştirilmelidir.

TÜED'DEN AÇIKLAMA: EMEKLİLER ZAM BEKLİYOR

Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Genel Başkan Kazım Ergün, emeklilerin alım gücünün düştüğünü belirterek, emeklilere sosyal yardım yapılması talebinde bulundu. Ergün, yazılı açıklamasında, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından Mart ayında Tüketici Fiyat Endeksinin (TÜFE) yüzde 5,46 olarak açıklandığını anımsattı. Açıklanan enflasyon ile çarşının ve pazarının enflasyonun farklı olduğunu savunan Ergün, şunları kaydetti:

'EN ÖNEMLİ EKSİKLİK YARDIM YAPILMAMASI '

"Gıda ve konutun zorunlu harcamalardaki payı yüzde 60'ı geçmesine rağmen bu, TÜİK sepetinde 39 düzeyinde. Gıda ve konutun ağırlıklarının düşürülmesi TÜFE artışlarını da aşağıya çeken bir etki yapmaktadır. Ekmek, çay, şeker, bulgur, pirinç, yumurta, baklagiller ve sebzeye erişim, emekliler için lüks olmaya başladı. Emeklilere ödenen aylıklar yetersiz kaldığından, emekli pazara gidemiyor. Emekli aylıklarına sosyal yardım yapılmaması, en önemli eksiklik olarak görülmeli ve 2000 öncesi dönemde olduğu gibi, emeklilerimize sosyal yardım yapılmalıdır. Alım gücünün düşen emeklilerimiz ek zam bekliyor." ANKARA-AA

Sonraki Haber