Aslanlı yolun aslan yüreklileri
DİLEK ÇINAR / TÜRKİYE GENÇLİK BİRLİĞİ GENEL BAŞKANI
Karları eriten ışıl ışıl güneşin altında hafif bir esinti hissediliyor. Günlerden cumartesi mart ayının beşinci günü. Caddeler, çarşılar, pazarlar hınca hınç dolu. Sanki bir bayram arifesindeydi Ankara. Ulus Meydanı’ndan Güvenpark’a, Sıhhiye’den Tandoğan’a tüm meydanlarda yükselen sesler aynı çağrıyı yapıyordu: “Yükselen Kadın Yükselen Türkiye Mitingi için yarın saat 13.00’te Tandoğan Meydanındayız. Türk Kadının büyük yürüyüşüne siz de katılın.”
Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Türkiye Gençlik Birliği olarak düzenlediğimiz Yükselen Kadın Yükselen Türkiye Mitinginin arifesinde Ankara sokaklarında yankılanan çağrılarımıza milletimiz gülen gözler, alkışlayan ellerle karşılık verdi. Kimi “en önde yürüyeceğim”, kimi “kadınların gücünü gösterelim” dedi. Kimi elinde bir poşet simitle geldi, kimi su getirdi. Çarşıdan pazardan aldığı meyvesini, kuruyemişini paylaşanlar. Paylaştıkça çoğaltanlar. “Aman çocuklar yorulmuşsunuzdur yiyin, için” diyenler. Yüce gönüllü milletimiz. Selamlaşırken sıktığı elin soğuk olmasını bile düşünür. “Üşümüşsün elini cebine koy.” demeyi ihmal etmez. Bilmezler ki bildirimizi uzatıp mitingimize davet ettiğimiz insanların gözlerindeki parıldamayı gördük mü içimiz ısınır. Mutluluk kaynağımız iki dudağın arasından çıkan “geleceğim” sözüyle bir tebessümüdür.
BÜTÜN KADINLAR KARARLILIK VE ÇÖZÜM MEYDANINDA
Türkiye’nin farklı şehirlerinden yola çıkan otobüslerden yükselen şarkılar, marşlar kilometrelerce uzaktan duyuldu. Heyecanımıza heyecan kattı. Hızla son hazırlıklar tamamlandı. Gözlerimizin içi gülüyor, içimiz içimize sığmıyor. 6 Mart sabahı arkadaşlarımıza, annelerimize, ablalarımıza, abilerimize kavuştuğumuz o anlar başladı. İnsanlık davasının neferi olmanın büyük mutluluğu sardı dört bir yanımızı. Tandoğan Meydanını “Yükselen Kadın Yükselen Türkiye” sloganlarıyla inleten yürekten ve kararlı sesleri git gide yükseldi. Büyüdü bir çığ oldu. Pankartlar, dövizler açıldı.
Kadına yönelik şiddeti ve her türlü ayrımcılığı bitireceğiz! İşte bitirecek kararlı kuvvet meydanda.
Çocuklarımızı uyuşturucuya kurban, PKK’ya esir etmeyeceğiz! İşte Anneler Hareketini başlatanlar, işte evlatlarını uyuşturucu bataklığına teslim etmeyen Bağımlı Anneleri meydanda.
Anaların öfkesi PKK’yı boğacak! İşte HDP’ye kepenk kapattıran, PKK’ya diz çöktüren Hakkari’nin, Muş’un, Bitlis’in, Diyarbakır’ın yiğit anaları meydanda.
Bütün kızlar okuyacak, bütün kadınlar üretecek! İşte yılmadan yorulmadan hayallerinin peşinden koşan Milli Atlet Derya Ateşli kürsüde konuşmasını yapıyor. İşte Polatlı’nın çiftçilerinden Aylin Tekeli tarım alanındaki büyük fırsatları anlatıyor. Sanatı milleti için yapan Türkiye Sanatçılar Birliği’nin temsilcileri, Balalı Kadın Üreticiler, Antalya’dan el sanatlarını yaşatan ve yaratanlar, öğretmenler, tekstil işçileri, doktorlar, vazife başındaki basın mensupları, polisler…
Göğün yarısı. İnsanoğlunu dünyaya getiren ve büyüten. Güneşin kızları. Tomris’in kız kardeşleri, sırtı yere gelmeyen Banu Çiçekler. Teşkilatçı Şukufe Nihaller. Korkusuzca cepheye koşan Kara Fatmalar, Gördesli Makbuleler, Şerife Bacılar, Nezahat Onbaşılar, Sabiha Gökçenler. Aydınlanma meşaleleri, yanarak aydınlatanlar, Bahriye Üçoklar.
Tam Bağımsız Türkiye mücadelesinin Aydınlıkçıları, Feyza Perinçekler, Işık Sonerler. Hepsi Tandoğan Meydanında. Vatanı için göğsünü siper edenler. Şenay Aybüke Yalçınlar, Esma Çevikler, Songül Yakutlar. Hepsi Tandoğan Meydanında!
Edip Cansever’in; rüzgâra verip saçlarını, resimlerde yaşayan, şiirlerde yaşayan kadınları. Nazım Hikmet’in; sevinçleri gözlerine vuran, göllerde ışıyan seher vakıtları gibi kadınları. Attilâ İlhan’ın; senin için denizin yeşilinden süzdüğüm balık, senin için göğün mavisinden çaldığım kuş, senin için felsefe okudumsa, iktisat okudumsa gece yarıları dediği kadın. Orhan Veli’nin; sevdiği güzel işçi kadınlar. Hasan Hüseyin Korkmazgil’in; türkü türkü, ağıt ağıt, nakış nakış kadınları. Rıfat Ilgaz’ın; babadan miras çilelileri. Cemal Süreya’nın tasviriyle porsuk nehrinin geçtiği kadınlar. Analar, bacılar, kardeşler… Hepsi Tandoğan Meydanındaydı. Sonra kol kola girdik. Göğsümüz dik, başımız yukarıda, aslanlı yola aslanlar gibi girdik.
Aslanlı yol bir programın ifadesi. Köklü çözüme varılacak rotanın sembolü. Biz kadınlar ve gençler Türkiye’nin önündeki sorunları çözmeye karar verdik. İstiklalimiz ve istikbalimiz için ayağa kalktık.
Kararımız kesindir! Türkiye’ye yönelik saldırıları bertaraf edecek, emperyalistleri bu topraklardan defedeceğiz. Ekonomik zorlukları aşacağız. Çalışacağız ve üreteceğiz. Yarınlarımız, çocuklarımız, kardeşlerimiz, için uyuşturucu bataklığını kurutacağız. Kadına yönelik her türlü ayrımcılığı ve şiddeti bitireceğiz. Başı dik ve onurlu yaşayacağız. Atatürk Türkiyesini kuracağız.
Bu karara ve kararlılığa katılan onlarca kişi miting alanında, Anıtkabir’de, dönüş yolunda otobüste Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Türkiye Gençlik Birliği’ne üye oldu. Bu büyük mücadeleyi büyütme kararı aldı. Antalya’dan, Balıkesir’den, Van’dan, Mardin’den, İzmir’den, Denizli’den göreve atıldılar. Gençler ve kadınlar yürüdü, yürüdükçe Türkiye’nin ufku açıldı, yarınları aydınlandı. Türkiye’yi çözüme ulaştıracak teşkilatlar büyüdü. Bir kez daha öğrendik: Sorunlar doğru program etrafında birleşerek doğru rotada çözülür. Zaferler “Aslanlı Yol”dan geçer.
TÜRK KADINININ VE TÜRKİYE’NİN YÜKSELİŞİ KUTLU OLSUN
6 Mart Yükselen Kadın Yükselen Türkiye Mitingi, Türkiye için yeni bir çağın başlangıcı, bir şahlanıştır. Aydınlık Gazetesinin manşetinden de çığır açan miting olarak duyurulmuştu. Vatanseverlik temelinde yükselen kadın hareketi bütün sorunları adım adım çözecek güce kavuşmuştur.
Gazetelerin ikinci sayfalarında kadın cinayetleri haberlerini ahlanıp vahlanarak verenler neden bu tarihi mitingi görmezlerden geliyorlar? Bütün basın kuruluşlarında ilk sırada yer alması, köşe yazarları tarafından incelenmesi gereken bu coşkuyu görmeyen basın kuruluşlarının çözümü gösterme kaygısı yok mudur? Sosyal medyada “duyarlı” sanatçılar, aydınlar, şan şöhret sahibi olanlar neredeler? Kadının sorunlarını konuşmak ve çözümler üretmek için yüreğimizin mi yanması gerekir?
Kadın erkek eşitliğine dair vicdanını rahatlatmak için lanetler okuyanlar Tandoğan Meydanından Anıtkabir’e yürüyen bu irade karşısında üç maymunu oynamaktadır. Kadının yükselişi bu ikiyüzlülükle değil, Yükselen Kadın Yükselen Türkiye Mitingine katılan, destek olan, yüreği orada çarpanların kararlılığıyla olacak.
Türkiye tarihi kararların eşiğindedir. Görmeyenlerin göreceği, duymayanların duyacağı sürece girdik. Türk kadınının ve Türkiye’nin yükselişi kutlu olsun.