‘Avrupa’daki eylemlerin başını PJAK/PKK çekiyor’

Mahsa Emini’nin hayatını kaybetmesinden sonra başlayan olaylar hala devam ediyor. Emini 13 Eylül’de İran'ın başkenti Tahran'da polis tarafından 'kıyafet kurallarına' uymadığı gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak yaşamını yitirmişti. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde Emini adına eylem yapılıyor. Fakat özellikle Avrupa’daki eylemlerde dikkat çeken bir husus var. O da PKK ve PJAK’ın bu eylemlerde etkin olması. Yer yer eylemlerde PKK ve PJAK bayrakları görülürken, terör örgütleri lehine sloganlar da atılıyor.
Avrupa’da ve İran’da yaşayan gazeteci ve yazarlar Emini eylemleriyle ilgili Aydınlık Avrupa’ya konuştu.

İRAN KARŞITI GRUPLARIN BİRÇOĞU AVRUPA’DA

Aydınlık Avrupa’ya konuşan Ulusal Kanal Ankara Temsilcisi Yakup Aslan (Eski Ulusal Kanal İran Temsilcisi) İran karşıtı grupların birçoğunun Avrupa’da olduğunu belirtti. Arnavutluk merkezli Halkın Mücahitleri örgütünün (İran’daki adıyla Halkın Münafıkları) Avrupa’da ciddi bir yapılanması olduğunu söyleyen Aslan, “Bu örgütün kampus diyebileceğimiz büyük alanları var. Hatta Tiran sokaklarında dolaştığınızda örgüt elemanlarının üniformalı bir şekilde gezdiğini görebilirsiniz” ifadelerini kullandı. ABD Kongre üyelerinin bu örgüte ciddi bir şekilde fon sağladığını belirten Aslan, Kongre üyelerinin bu örgütün kurultaylarına ya da açılışlarına katıldıklarını söyledi.

İNGİLİZ DESTEKLİ ‘Şİİ’ GRUP

Aslan, İslami mezhepler arası kışkırtma yapan İngiliz destekli gruplara da dikkat çekti. İngiltere merkezli Şirazi Grubundan bahseden Aslan, bu grubun kendilerini İslamcı olarak nitelendirip, İran’daki mevcut düzene karşı olduklarını belirtti. Aslan, Ayetullah Seyit Hamaney’in “İngiliz Şiiliği” diye adlandırdığı Şirazi Grubu için “Mahsa Emini olaylarının bulunmaz bir fırsat olduğunu” vurguladı.

ŞİÖ VE NÜKLEER ANLAŞMA

Aslan, özellikle Avrupa’da düzenlenen eylemlerin insan hakları ihlallerinden dolayı İran’a yaptırım uygulanması için fırsata dönüştürülmeye çalışıldığını belirtti. Aslan, bu eylemlerde Şanghay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) üyeliğin askıya alınması ve nükleer müzakere masasında İran’ı köşeye sıkıştırma gibi amaçların olduğunu söyledi. Atlantik tarafından fonlanan bu örgütlerin, İran’a dışarıdan müdahale için uluslararası baskıyı artırma gibi faaliyetlerinde yürütüldüğünü açıklayan Aslan, “Mahsa Emini’nin ölümünden sonra birer şeytan yaratılmaya çalışılıyor ve İran’ın dış temsilciliklerine saldırıda bulunuluyor” ifadelerini kullandı.

BAŞÖRTÜSÜ KURALI GEVŞEMİŞKEN

BU OLAYLARIN ÇIKMASI SORU İŞARETİDİR

İran İslam Devrimi sonrası yapılan referandumla yüzde 95’in üzerinde bir oyla İslam Cumhuriyeti Anayasası kabul edildi. Tartışmalar sonrası halk onayıyla değişen Anayasa, başörtüsü kuralını da beraberinde getirdi. Malezya’da da bir hicap yasasının olduğunu belirten Aslan, “Körfez ülkelerinin tamamında bu yasa vardır ve İran’dan daha sert uygulanır. İran’da kadınları, eğitim hayatından, çalışma hayatından, yani sosyal hayattan kısıtlayan kurallar yoktur; Körfez ülkelerindeki gibi” ifadelerini kullandı. Aslan ayrıca İran’da başörtüsü kuralının da özellikle son 10 yılda ciddi bir şekilde gevşediği vurguladı. Aslan bu gevşemeyle insanların rahatladığını hatta gelecekte bu yasağın kaldırılacağı konuşurken bu olayların çıkmasının da beraberinde soru işaretlerini getirdiğini söyledi.

TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELERİNİN İTİRAFLARI

Mahsa Emini eylemlerinde PKK’nın İran kolu PJAK, PAK ve KOMELA gibi terör örgütlerinin etkisi ortaya çıkmıştı. İran devlet televizyonlarında, yakalanan örgüt üyelerinin itiraflarının yayınlandığını söyleyen Aslan, militanların hemen hepsinin, örgüt tarafından halkın içerisine karışıp hücre evi yapılanması talimatı aldıklarını itiraf ettiğini belirtti. Aslan, bu talimatlarda militanlara, normal bir vatandaş gibi o bölgelerde çalışmak, herhangi bir örgüt faaliyeti yürütmemek ama toplumsal olaylar çıktığı zaman kışkırtma amaçlı sahaya çıkma görevleri verildiğini söyledi.

‘AMBARGOLAR TOPLUMDA HUZURSUZLUK YARATIYOR’

İran’a uygulanan ambargoların ve ekonomik krizin halkı huzursuz ettiğini söyleyen Aslan, “Bütün bu birikmişlik halkta ayaklanmalara yol açabiliyor. Çünkü ciddi bir ambargo ve ekonomik kriz var. Diğer Körfez ülkelerinde de başörtüsü var hatta kadınların tek başına sokağa çıkması araba sürmeleri bile son yıllara kadar yasaktı. Fakat bu ülkelere ambargo olmadığı için petrol gelirlerinden de pay dağıtıldığı için kimse bu tarz şeyleri sorgulamıyor” ifadelerini kullandı. Bu yüzden İran’da bütün bu ekonomik krizin sorumlusu bazı çevreler ve bu örgütler tarafından müesses nizam olarak gösterildiğini söyleyen Aslan, “ABD ile anlaşsaydınız, ABD ile sorununuz olmasaydı bu krizi yaşamayacaktık diyenler var.” ifadelerini kullandı.

‘EYLEMLERDE AZALMA VAR’

İran’daki eylemlerin son durumuna dair değerlendirmelerde de bulunan Aslan, “Eylemler ilk döneme göre azalıyor. Kitlesel bir eylem söz konusu değil fakat bazı üniversite ve birkaç lisede eylemler var. Bu eylemleri tüm İran’a yaymaya çalıştılar fakat başarılı olamadılar. Bu yüzden eylemler devam etse de azalan bir eğilim var” değerlendirmesinde bulundu. Terör örgütleri tarafından karakol baskınlarının olduğunu söyleyen Aslan, “Birkaç üst düzey Devrim Muhafızı Komutanı öldürüldü. Batı medyasında bazı şehirlerin ‘düştüğü’ belirtildi böyle bir durum yok” açıklamasını yaptı.

ALMANYA’DA EMİNİ PROTESTOLARI

Aydınlık Avrupa’ya konuşan bir diğer isim ise Vatan Partisi Yurtdışı Temsilcisi Ali Mercan. Mercan, Mahsa Emini olayı nedeniyle İran’a karşı ülke içinde ve dışında karışıklık çıkartıldığını belirtti. Almanya’da “Rejim yıkılsın” hedefli protestoların örgütlenmesi yanında Avrupa’da İran’a müdahale çağrısında bulunulan eylemlerin düzenlendiğini vurgulayan Mercan, bunun yanında Federal Hükümet ve özellikle Yeşiller kanadının İran’a karşı “Uluslararası kuralları aşan” yaptırımlar önerdiğini belirtti.

AB ÜLKELERİNİN YAPTIRIM PAKETİ

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un ‘İran’a karşı yaptırımlar ve kamuoyu oluşturulmalı’ açıklamalarını hatırlatan Mercan, daha öncekilere ek olarak yeni ve daha etkili yaptırımlar teklif ettiğini söyledi.

Almanya, Fransa, Danimarka, İtalya, İspanya gibi AB üyesi ülkelerin İran’a karşı 16 maddelik ağırlaştırılmış yaptırım paketi hazırlandığını da söyleyen Mercan “Diğer alanlarda olduğu gibi yeni Koalisyon, Angela Merkel’in İran yaptırımları alanında firene basması geleneğine karşı tavrını gösterdi” dedi.

EYLEMLERDE PKK VAR

Yeşillerden Baerbock’un çağrılarına uygun olarak Almanya’da Frankfurt başta olmak üzere İran karşıtı gösteriler düzenlendiğini söyleyen Mercan, “Yeşiller ve Sosyal Demokratlar, Avrasya ve Batı Asya karşıtı PKK-PJAK gibi bölücü örgütleri himayelerine alarak gösteriler düzenlediler. Atlantik merkezinin direktiflerini yerine getirdiler” dedi.

Mercan, Almanya ve Avrupa’nın İran’ı hedef alan eylemleri ve bu eylemlerde yer alan ve öteden beri terörist örgüt listesinde bulunanların eylemlerde temsil edilmesinin Batı’nın İran’ı bölme hedefinin bir parçası olduğunu söyledi.

Vatan Partisi Yurtdışı Temsilciliği olarak İran İslam Cumhuriyetine karşı emperyalist ülkelerin bölücü kışkırtmalarını protesto ettiklerini vurgulayan Mercan, “Avrupa ülkelerini ABD hegemonyacılığına karşı kendi çıkarları doğrultusunda tavır almaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘FRANSIZ BASINI KIŞKIRTICI YAYIN YAPTI’

Uzun yıllardır Fransa’da Yaşayan Vatan Partisi Mersin İl Başkanı Ali Rıza Taşdelen, Aydınlık Avrupa’ya konuşan bir başka isim.

Fransa basınını eleştiren Taşdelen, “Sözüm ona insan hakları, özgürlük gibi kavramların arkasına saklanarak kışkırtıcı haber ve yorumlarda bulundular” dedi.

Diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, Paris’te de iki hafta üst üste İran karşıtı gösteriler yapıldığını belirten Taşdelen, geçen hafta yapılan gösterilere Atlantik cephesinin “has partilerinden” Sosyalist Parti Başkanı Olivier Faure, Melanchon’un partisinin Avrupa Parlamentosu Milletvekili Manon Aubry ve Yeşiller Partisi Milletvekili Sandrine Rousseau’nun da katıldığını söyledi.

‘TİPİK BİR BATI İKİYÜZLÜLÜĞÜ’

Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın “İran’daki göstericilere yapılan baskıyı mahkum eden” bir açıklama gönderdiğini söyleyen Taşdelen, bunun üzerine İran Dışişleri Bakanlığı Fransa’yı İran’ın içişlerine karışmakla suçladığını belirtti. İran’dan gelen açıklama şu şekilde: "Fransa Dışişleri Bakanlığı'nın ve bazı Fransız yetkililerin İran'ın içişlerine yanlış yorumlar kullanarak müdahalesini şiddetle reddeder ve kınar."

“Tipik bir Batı ikiyüzlülüğü ile karşı karşıyayız ”diyen Taşdelen, “Halka karşı baskı konusunda sicili bozuk, sömürgeci Fransa’nın Sarı Yeleklilere karşı kullandığı orantısız polis şiddeti hafızalarda tazeliğini koruyor” açıklamasını yaptı. Taşdelen, emperyalizme boyun eğmeyen ve direnen Rusya, Çin, Türkiye ve İran gibi ülkelere karşı kışkırtıcı ve yıkıcı eylemlerin destekçileri olan Batı’nın, basın, siyasi partiler ve hükümetleriyle bu eylemleri desteklediklerini belirtti.

‘NÜKLEER MASAYA OTURTMA’

Araştırmacı yazar Cevat Gök, Aydınlık Avrupa’ya yaptığı açıklamada, İran yönelik bu eylemlerin perde arkasında nükleer meselesi olduğunu söyledi. ABD’nin kendi istediği şartlarda İran’ı masaya oturtmak için zorladığını belirten Gök, eylemlerin bu doğrultuda ateşlendiğini ve desteklendiğini söyledi.

‘İRAN HALKINA ZARAR VEREN ABD

NASIL İRAN HALKININ YANINDA?’

Filistin’de insanlar katledilirken susan Batı’nın İran’da bir olay yaşandığında hemen eylemlere destek vermesini eleştiren Gök, insan hakları ve demokrasinin Batı tarafından kullanıldığını söyledi. ABD’nin İran halkının yanında olduğu propagandasını yaptığını belirten Gök, “İran halkını perişan edip, ambargolarla ekonomik krize ve açlığa iten ABD nasıl oluyor da İran halkının yanındayız diyor?” ifadelerini kullandı.

MASİH ALİNEJAD’IN ALDIĞI YÜZ BİNLERCE DOLAR

ABD’nin eylemleri körükleyen ve medyada İran’a karşı kullanan muhaliflere para akıttığını söyleyen Gök, “Masih Alinejad ilk olarak 305 bin dolar ABD’den destek aldı ve bunu kamunun önünde açıkça yapıyor” dedi. The New Yorker’a verdiği demeçte Alinejad, “Bu harekete liderlik ediyorum. İran rejimini kadınlar yıkacak. Buna inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu.

‘AVRUPA’DAKİ EYLEMLERİN BAŞINI PJAK VE PKK ÇEKİYOR’

İran’da birkaç senede bir bu tarz eylemlerin olduğunu belirten Gök, “İnsanlar eylemlerini yapar taleplerini dile getirirlerdi. Fakat son eylemlerde terör örgütlere sahaya indi. Emini’nin Kürt kökenli olmasını bahane ederek PJAK şehre indi. Şu anda da Avrupa’da bu eylemlerin başını çeken PJAK ve PKK’dır” dedi.

‘KONU İRAN KARŞITLIĞI OLDU MU

HEMEN BİR ARAYA GELİRLER’

Tahran’da yaşayan Rast Haber Genel Yayın Yönetmeni Ziya Türkyılmaz da Aydınlık Avrupa’ya konuştu. Türkyılmaz, Avrupa’da PKK ve PJAK’a bağlı grupların olduğunu, bu gruplara bağlı olmayan onlarca grubun ise İran karşıtlığı söz konusu olduğunda hemen bir araya geldiklerini söyledi. İran karşıtlığında çok rahat eylem yaptıklarını belirten Türkyılmaz, “Avrupa devletleri de resmi olarak bu eylemlere destek veriyor” dedi.

‘İRAN’IN DIŞ POLİTİKASINI ETKİLEMEYE ÇALIŞIYORLAR’

Eylemlerin Batılı istihbarat örgütleri tarafından desteklendiğini belirten Türkyılmaz, “Yaşanan olaylar onlar için İran’daki hükümeti yıkmak için bahane. Aynı zamanda bu olayları İran’a dış politikada baskı uygulamak için yapıyorlar” açıklaması yaptı. Türkyılmaz, İran’ın nükleer masada ABD’nin istediği anlaşmayı imzalamaması ve ŞİÖ’ye tam üyelik sürecine girmesi gibi dış politikada attığı adımların da engellenmek istediğini belirtti.

İran’daki eylemlerde 9 yabancı uyruklu kişi tutuklandı

İran İstihbarat Bakanlığı, eylemlerde Almanya, Polonya, İtalya, Fransa, İsveç ve Hollanda vatandaşları dahil olmak üzere 9 yabancı uyruklunun tutuklandığını açıkladı.

İstihbarat Bakanlığı, kamu güvenliğini tehdit eden kişilere yönelik operasyonda "protestolar sırasında terör ve vandalizm eylemleri organize ettiği ve gösterileri kışkırtmak için sahte haberler uydurduğu tespit edilen" Halkın Mücahitleri Örgütü mensubu 49 kişinin tutuklandığını belirtti.

Irak'ın kuzeyinde bulunan ayrılıkçı KOMELA, IKDP, PAK ve PJAK örgütlerine mensup 77 kişinin de operasyonlarda tutuklandığını açıklayan Bakanlık, tutuklananlar arasında "bölgedeki ABD ve İsrail üslerinde askeri eğitim almış üst düzey bir örgüt mensubunun" olduğunu da aktardı.

İsveç’te PKK bayrakları

İsveç'in Malmö kentinde, Emini’nin ölümünü protesto etmek amacıyla yapılan gösterilerde terör örgütü YPG/PKK’nın bayrakları ve terörist başı Abdullah Öcalan’ın fotoğrafları açıldı.

Möllevangstorget Meydanı'nda toplanan kalabalık, "Hepimiz Mahsa Emini'yiz" ve "İran'daki kadınlara özgürlük" gibi sloganlar attı.

Protestoya destek veren çok sayıda terör yandaşı da terör örgütü YPG/PKK'yı simgeleyen bez parçaları taşırken, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın lehine sloganlar atıldı.

İngiliz Büyükelçi Bakanlığa çağırıldı

İran, İngiltere'nin, Mahsa Emini'nin ölümü sonrasında başlayan protestolarla ilgili açıklamalarına tepki göstererek, bu ülkenin Tahran'daki Büyükelçisini Dışişleri Bakanlığına çağırdı.

İran Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nın "Sahte ve kışkırtıcı yorumlara başvurarak İran'ın içişlerine müdahaleleri" nedeniyle bu ülkenin Tahran Büyükelçisi Simon Shercliff'in dün bakanlığa çağrılarak, İran'ın protestosunun kendisine iletildiği belirtildi.

Açıklamada, İngiltere, "Tek taraflı açıklamalar yaparak, terör örgütlerinin İran'a yönelik planlarında fiilen pay sahibi olmakla" suçlanırken Tahran'ın da "İngiltere'nin olağandışı eylemlerine karşılık muhtemel seçeneklerini değerlendireceği" ifade edildi.