Ayakkabıcılar ithalata bayrak açtı! Ayağımızı yere yerli basalım

Ayakkabı sektöründeki ithalata dikkat çeken AYSAD Başkanı’na ithalat lobilerinin sözcülerinin ekranlara çıkıp yaptıkları propagandayı sorduk. Salıcı, yerli malının önemine işaret ederek, 'Ayağımızı yere, yerli basalım' mesajı verdi

İstanbul Fuar Merkezi’nde geçen hafta kapılarını açan Uluslararası Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı (AYSAF) sona erdi. Fuar öncesi bir araya geldiğimiz Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD) Sait Vakkas Salıcı, yerli üretim ve yerli malı kullanımının önemine değindi. İthalatın da ithalata konan vergilerin de çözüm olmadığını belirten Salıcı, yerli üreticinin ancak tasarımla kendini geliştirerek yurt dışı ile rekabet edebileceğini söyledi.

DOKUZ AYDA BİR MİLYAR DOLAR

TÜİK verilerine baktığımızda bu yılın ilk dokuz ayında Türkiye 992 milyon dolar tutarında ayakkabı ithal etti. Bu ithalatın 297 milyon doları Çin, 291 milyon doları Vietnam, 149 milyon doları İtalya, 102 milyon doları da Endonezya'dan yapıldı.

Oysa Türkiye'nin 500 milyon çift ayakkabı üretme kapasitesi olduğunu kaydeden Salıcı, geçen yıl 347 milyon adet üretim yapıldığını bildirdi. Dünyada ise 28 milyar çift ayakkabı üretiliyor.

Ayakkabı üretimin son yıllarda Şanlıurfa'ya kaydırılsa da buradaki üretimin yetersiz olduğunu ve yoğun istihdama dayalı olduğundan da verimsiz kaldığını not eden Salıcı, “2014'ten sonra kanun çıktı ithalata vergi kondu. Birçok ithalatçı üretici oldu. Ama altyapı ve fiziki şartlar konması lazımdı. Önce kanun çıktı sonra Urfa'ya üretim altyapısı kuruldu. Önce altyapı kurulup istihdam için işgücü oluşturulup bundan sonra kanun çıkarılabilirdi. İthalatçılar içerde üretime başlayınca sayacı bulunamadı.” dedi.

ÜRETİCİ FIRSATÇILIK YAPMASIN!

Referans fiyat uygulamasına dikkat çeken AYSAD Başkanı Salıcı, “Açık verilirse ve sektörü etkileyecek duruma gelirse yapılmalı ama fiziki şartlar da oluşturulmalı. Yan sanayi ürünü taban ve üst saya ithal geliyor. Bir tek işçilik burada oluyor. Adam fabrikam var diyor ama...” diye konuştu. İthalata yönelik düzenlemelere değinen Salıcı, “Yetmedi bir daha yapalım deniyor. Ayakkabıda her seferinde böyle mi yapacağız? O zaman yerli üretici de nasıl olsa ithalat da gelmeyecek deyip fiyat artıracak. Kendini geliştirmeyecek alırsan al elimdeki bu mal diyecek. Türkiye'den çekilen küresel markalara neden gittiniz diye sorduk; gitmelerindeki nedenler arasında fiyat yani maliyetler üçüncü sırada. Çünkü buradaki tedarikçi nasıl olsa geldiler diyerek kendini geliştirmedi. Ben bunu yapıyorum alırsan al dedi. Kapıların kapalı olması ve konteyner krizi vs. dönemi hep devam edilecek sanıldı. O tokluk döneminde fırsatçılık yapmayın dedik. Kaliteli ürün yapamadık. O dönem öyle yapmayanlar şimdi ayakta duruyor.” ifadelerini kullandı.

70 YABANCININ 20'Sİ ÇİNLİ

“En korkulu rüyamız Çin'di. Şimdi değişti; Hindistan, Pakistan ve Vietnam'a geçti.” diyen AYSAD Başkanı Salıcı, “Vietnam üretimde yüzde 2'den yüzde 12'ye geldi son 13 yılda. Çin'in bir köyü gibi.” bilgilerini verdi. Son dönemde Nike'a danışmanlık yapan bir iktisatçı profesörün ekranlarda ve köşe yazılarında ithalata yönelik kısıtlamalara ilişkin eleştirilerini sorduğumuz Salıcı, “Yerli üretim için milli seferberlik yapalım. Özellikle ayakkabıdan başlayıp herkes dişini sıksın; ben yerli ayakkabı giyiyorum, desin. Yani ayağımız yere yerli bassın; ben yere yerli basma zamanı diyorum. Kamu otoritesi ise STK'lara da iş düşüyor, ithalatçılar da bize baskı yapıyor diyor...” diye konuştu. Salıcı AYSAD'da 350 katılımcı firmanın yer aldığını bunlardan 70'ye yakınının yabancı, 50'sinin Avrupa'dan, 20'sinin de Çin'den geldiğini bildirdi.

Sonraki Haber