Aydınlık Ukrayna istihbarat raporuna ulaştı: Kiev’den Kırım Tatarlarına psikolojik savaş operasyonu

Ukrayna istihbaratı, ülkedeki Kırım Tatarlarını “ulusal güvenliğe tehdit” olarak mimlendi ve içlerine ajan yerleştirerek bölmeye çalıştı. Aydınlık’ın ele geçirdiği gizli ibareli istihbarat raporu, Kiev rejiminin, Kırım Tatar Milli Meclisi’ni hedef alan kapsamlı bir casusluk faaliyeti sürdürdüğünü ortaya koymuştu. Gazetemizin Ukrayna kaynaklarından elde ettiği üç yeni belge, Zelenskiy hükümetinin, söz konusu hareketin Kırım Tatarları üzerindeki etkisini kırmak için internet ve medyada bir “psikolojik savaş” yürüttüğünü açığa çıkarıyor. Rapora göre söz konusu faaliyet doğrudan Volodimir Zelenskiy hükümetine bağlı Ukrayna Güvenlik Konseyi Ulusal Devleti Koruma Dairesi’nin emriyle yürütülüyor.

‘MÜSLÜMAN ÇEVREDEKİ DEVLET EGEMENLİĞİNE TEHDİT’

Ukrayna Güvenlik Servisinin (FSB) resmi kaşeli ve imzalı raporunda, Kırım Tatar Milli Meclisi’nin (KTMM) faaliyetleri, “Ukrayna’nın devlet egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik tehdit belirtileri içeren ve ayrıca aşırılıkçı ve etnik çatışmalara yol açmayı hedefleyen Müslüman çevredeki eylemler” kapsamında ele alınıyor.

Gazetemizin ulaştığı belgelerde tarihlerin son basamağı kapatılmış. Ancak 2020’li yıllarda olduğu belirtildiği için Zelenskiy döneminde hazırlandığı anlaşılıyor. 23 Nisan 202[…] tarihli 71/15/473-141 sicil numaralı birinci rapor, OVS 3. Sektörü Herson Bölgesi FSB Ulusal Devleti Koruma Dairesi Kıdemli Operasyon Görevlisi Binbaşı Basarab Ivan ve Herson FSB Ulusal Devleti Koruma Dairesi Başkanı Yarbay Kirilo Rudskiy’in imzasını taşıyor.

Raporda, Ukrayna ile Kırım Özerk Cumhuriyeti sınırında yaşanacak bir kışkırtma sonucu Rusya’nın silahlı müdahalede bulunabileceği ve “kitlesel ayaklanmaların örgütlenebileceği” tespit ediliyor. Kırım Tatar Milli Meclisi yönetiminin düzenlemeyi planladığı “Şiddete ve İşgale Karşı Dünya - Onur Yürüyüşü” başlığını taşıyan “sözde uluslararası barışçıl eyleminin” bölgedeki gerilimi tırmandırabileceği değerlendiriliyor.

‘KIRIM TATAR LİDERLERİNİN OTORİTESİNİ KIRACAĞIZ’

Ukrayna istihbaratı, bu duruma karşı, “hem Kırım-Tatar topluluğunun üyeleri arasında hem de sosyo-politik temsilciler arasında söz konusu kişilerin [Kırım Tatar Milli Meclisi liderlerinin] kişisel otoritelerini azaltmak ve aynı zamanda durum üzerindeki etkilerini en aza indirgemek amacıyla” psikolojik savaş malzemelerinin hazırlanması gerektiğini kaydediyor.

Bu psikolojik savaşın hedefi de şu şekilde tarif ediliyor: “Kırım Tatar Milli Hareketi yöneticilerinin, onların kontrolündeki kişilerin ve Kırım Tatar nüfusunun gözünde otoritelerinin azalmasının yanı sıra [bölgedeki] durum üzerindeki genel etkilerinin azalması ve bu da söz konusu yürüyüşün katılımcı sayısının en aza indirilmesine ve kışkırtıcı tezahürlerin önlenmesine yol açması beklenmektedir.”

Söz konusu yürüyüşün en önünde Türkiye’nin Cumhuriyet Nişanı’yla taltif ettiği ve AK Parti hükümetinin de en üst düzeyde ağırladığı Mustafa Cemilev (Kırımoğlu) yer almıştı. Cemilev, Rusya Federasyonu’nda çeşitli suçlardan hükümlü ve aranıyor.

‘RESMİ OLMAYAN ÖNLEYİCİ TEDBİR’

Raporda “medyada ve internette amaca yönelik malzemelerin yayınlanması şeklinde resmi olmayan bir önleyici tedbir alma tavsiyesi” veriliyor. Söz konusu malzemenin, “en yüksek düzeyde kamu dağıtımını sağlamak ve okuyucu sayısını artırmak amacıyla bölgesel medya ve derecelendirme sosyal kuruluşlarında yayınlanması[nın] planlandığı” açıkça ifade ediliyor.

Faaliyetin yasal dayanağı da rapora ekleniyor: Ukrayna Güvenlik Teşkilatına Dair Ukrayna Yasasının 24. maddesinin 8. fıkrası, “Operasyonel istihbarat faaliyetleri hakkında” Ukrayna Yasasının 7. maddesinin 1. fıkrası, Ukrayna Güvenlik Konseyi 21.10.2014 tarih ve 680/DSK sayılı Kararın 2.2. fıkrası ve Ukrayna Güvenlik Konseyi Ulusal Devleti Koruma Dairesi yönetiminin talimatları (31/01/202[…], No. 15 / 468-165).

Ayrıca “malzemenin dağıtımı ile ilgili kontrol ve internet kullanıcıları tarafından buna verilen tepkilerin kaldırılmasının” “E.A.E.” adlı yetkili eliyle yapılacağı belirtiliyor.

GİZLİ YAYIN FAALİYETLERİ

Konuyla ilgili ikinci bir rapor yine Binbaşı Basarab Ivan’ın imzasını taşıyor. Bunda, sözü geçen “E.A.E.” isimli yetkiliyle bir toplantı yapıldığı ve kararlaştırılan psikolojik savaş faaliyetinin internet üzerinde uygulandığı tutanağa geçiriliyor. Bu doğrultuda hazırlanan “Ukrayna bizim ortak vatanımız” ve “Kırım-Tatar halkı nezdinde Ukrayna devletinin suçu nedir?” başlıklı içeriklerin Facebook bağlantıları veriliyor. Bunların, “önemli bir halk tepkisi aldığı” ve hedeflendiği gibi “Kırım Tatar Halk Hareketi liderlerinin, Kırım Tatar nüfusunun gözünde otoritelerinin azalmasına yol açtığı” tahlil ediliyor. Ayrıca medyada ve internette yayılan içeriklerin, “muhtemelen yürüyüşe katılımcı sayısının azalmasına yol açacağı ve yürüyüş sırasında kışkırtıcı tezahürlere izin vermeyeceği” tahmin ediliyor.

Söz konusu “gizli yayın faaliyetlerinin” sürdürüleceği ve raporlanacağı da kaydediliyor.

OPERASYON EMRİ EN TEPEDEN

Üçüncü bir raporda, Ukrayna Güvenlik Konseyi Ulusal Devleti Koruma Dairesi’nin emri üzerine internet ve medya üzerinden yürütülen psikolojik savaşın başarısı değerlendiriliyor. Raporda, OVS 3. Bölge Herson Bölgesi FSB Ulusal Devleti Koruma Dairesi Başkanı Yarbay Oleksandr Lisenko, Herson FSB Ulusal Devleti Koruma Dairesi Başkanı Yarbay Kirilo Rudskiy ve Kıdemli Operasyon Görevlisi Binbaşı Basarab Ivan’ın imzaları var.

Söz konusu yıkıcı faaliyetin kim tarafından yapıldığı açıkça kaydediliyor: Bölüm Başkan Yardımcısı Albay Gavriçenko ve raporu hazırlayan OVS’nin 3. Sektör Bölümü’nde kıdemli operasyon görevlisi Binbaşı I. I. Basarab. İsmi geçen kişilerin, “Kırım Tatar Milli Meclisi’nin liderlerinin kişisel otoritesini hem belirtilen etnik topluluğun temsilcileri arasında hem de kamuya açık ve siyasi kişiler (yabancılar dahil) arasında etkilerini azaltmak için bilgi hazırlanmış ve internette yayınladığı” raporlanıyor.

‘İFTİRA NİTELİĞİNDE MALZEMELER’

Raporda, hazırlanan psikolojik savaş malzemelerinin içeriğiyle ilgili açık sözlü bir dil kullanılıyor: “Bu yayın, yukarıdaki kişilerin hem Kırım Tatar toplumu üyeleri hem de sosyo-politik temsilciler arasındaki kişisel otoritelerini azaltmak ve durum üzerindeki etkilerini en aza indirmek için iftira niteliğinde malzemeler içermektedir.”

Faaliyetin başarılı olduğu değerlendirmesi ise şu cümlelerle ortaya konuluyor:

“Bu bağlamda, bu etkinliğin, belirlenen devlet güvenliği tehditlerine (yani, yabancı devletlerin özel hizmetlerinin istihbarat ve yıkıcı faaliyetleri ve / veya ülkenin toprak bütünlüğünü ihlal etmeyi amaçlayan kuruluşların, bireysel grupların ve bireylerin faaliyetleri) karşı koyma çerçevesinde tamamen hedefine ulaştığını ve bölgedeki operasyonel durumu olumlu yönde etkilediğini düşünüyorum.”