Neo liberalizme meydan okuyan sergi londra’da
Aydınlıkçı sanatçı Kağan Güner’in eserleri, İngiltere’de ‘Kimse Yabancı Değildi’ sergisiyle izleyiciyle buluşacak. Sergi, ismini Güner’in neo-liberalizmin kimlik siyasetine karşı duruşundan alıyor.
Ressam Kağan Güner’in 1991-2006 yılları arasında yaptığı 25 eserinden oluşan “Nobody was a Foreigner” (Kimse Yabancı Değildi) adlı sergisi Londra’da izleyiciyle buluşacak. Newington Green Meeting House’da 1-30 Haziran günlerinde düzenlenecek olan serginin açılışına “Arkadaşım Kağan”, “Müşterekleşme Temelli Mimarlık ve Yabancılaşma” ve “Stop the War, Kağan Güner” başlıklı seminerler de eşlik edecek.
Sergiyle ilgili Aydınlık’a açıklamada bulunan Kağan Güner’in eşi Yaprak Güner, serginin ismini nereden aldığını anlattı. 2003 yılında ABD Irak’ı işgal ettiği sırada, İngiltere’de Tony Blair hükümeti döneminde Irak’a asker çıkarılmasına karşı yapılan büyük bir protesto yapılmış, Kağan Güner de bir röportaj vermişti. Londra’da düzenlenen “savaş karşıtı” protesto gösterilerinden topladığı broşürleri kullanarak gerçekleştirdiği “Stop the War” çalışması hakkında verdiği röportajda Güner; “When two million marched against the war back in February 2003, Nobody was a foreigner. We were all one!” (Şubat 2003’te iki milyon kişi savaşa karşı yürüdüğünde hiçbirimiz yabancı değildik. Hepimiz birdik!) sözleriyle kendini ifade etmişti.
‘GÖÇMEN SANATÇI’ TANIMINA KARŞI ÇIKTI
Uluslararası bir sanatçı olan Kağan Güner, 2011’de 48 yaşındayken yaşamını yitirdi. 20 yılını bir zamanlar Londra’nın Bâbıâli’si olarak bilinen Newington Green’de geçiren sanatçı, Kuzey Londra’da yaşayan Türk toplumuna verdiği katkılarla mahallenin ve toplumun sevilen ve saygı duyulan portrelerinden biriydi. Kağan Güner’in Londra’da Türkçe konuşan toplumun gelişmesi, bilinçlenmesi ve kendi kültürüyle var olmasında yadsınamaz katkıları olmuştu. Protesto eylemlerinin tanınmış siması olan Güner, İngiltere’de “Göçmen sanatçı” kavramına karşı çıkarak, bir alt sanat dalı yaratılarak farklı kültür kökenli sanatçıların sınıflandırılarak ötekileştirilmeye çalışıldığını öne sürmüştü.
NEO-LİBERALİZMİ ELEŞTİRDİ
Yaprak Güner, Kağan Güner’in çeşitli dergilerde neo-liberal politikaların sanatçı sınıflandırmalarını eleştiren makaleler yazdığını belirtti. Kağan Güner, sanat akımlarına ya da siyasal kimliklere dayanan gerçek sanatçı tanımlamaları yerine getirilen “eşçinsel sanatçı”, “kadın sanatçı”, “Müslüman sanatçı”, “mülteci sanatçı” gibi tanımlamalara karşıydı. Neoliberal politikalar, bu şekilde sanatçıların siyasi kimliğini eritiyor ve yok ediyordu. Onun için siyasi kimliği, daha iyi bir dünyaya, insana ve devrime olan inancı, diğer bütün kimliklerin ötesindeydi. 2003’te Londra’da iki milyon kişinin katıldığı o yürüyüşte, ilk defa kendisini yabancı gibi hissetmediğini belirtmişti. Tek bir amaç için birleşilen yürüyüşte, hiçbir yapay kimliğin önemi kalmamıştı.
Kağan Güner, Thatcher Britanya’sına öğrenci olarak geldiği 80’li yıllarda, İşçi Sınıfının en büyük direnişlerinden olan Poll Tax, Madenciler Direnişi ve Wapping Direnişlerine yakından tanıklık etti.
1987’de Türkiye’ye döndüğünde Dalyan’da yumurtalarını bırakan su kaplumbağalarının yaşam hakkını savunmak adına İztuzu Sahili’nde yapılması planlanan otel inşaatını durdurmak için 12 kişilik bir ekip olarak açlık grevi eylemi başlattı. Otel inşaatı durduruldu.
Bu eylem Türkiye’deki çevre hareketine ivme kazandırdı. Siyasi partiler programlarında çevre sorunlarına da yer vermeye başladılar.
KENDİ ŞİİRSEL DİLİNİ YARATTI
Kağan Güner, müdavimi olduğu kafelerdeki garsondan, mahallesindeki bakkalına kadar her türlü insan ilişkilerinden büyük bir keyif ve ilham aldı. Çalışmalarında çevresinden veya dünyadan topladığı hikâyeleri, masalları, mitolojileri toplumsal sorunlarla sentezleyerek kendi şiirsel dilini yarattı. Romantizm, sosyalizm, spiritüalizm, her türlü aşk ve devrim hikâyesini büyük bir iştahla topladı ve çalışmalarına yansıttı.
Her zaman özlemini duyduğu İstanbul’da ve yaşamının büyük bölümünü geçirdiği Londra’daki tecrübeleri çalışmalarının birçok katmanında yer aldı.
2022 Şubat ayından itibaren sanatçı-tasarımcı bir danışma ekibi eşliğinde, Kağan’ın çalışmaları Belediyeler yoluyla sergilenerek Türkiye’nin çeşitli illerini dolaşmaya başladı. Sergiler kent merkezlerindeki müze ve galerilerde sergilenerek büyük ilgi topladı. Kağan Güner’in resimlerinin yanı sıra heykelleri, illüstrasyonları, yerleştirme çalışmaları, kamusal alan projeleri, şiirleri ve “Modern Türk Sanatının Doğuşu” isimli araştırma kitabı bulunuyor.