AYM’den mahrem imam kararı
Anayasa Mahkemesi (AYM), FETÖ üyeliği suçundan cezalandırılan örgütün mahrem imamının başvurusunu ‘kabul edilemez’ buldu.
Mahrem imam, hakkında ifade veren tanığın mahkeme huzurunda dinlenilmediğini belirtip Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. AYM, başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verdi.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından G.K. isimli şüpheli hakkında FETÖ üyeliği suçundan soruşturma başlatıldı. Soruşturma neticesinde Başsavcılık, G.K.’nin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması talebiyle 5 Nisan 2019 tarihli iddianame hazırladı. İddianamede özetle G.K.’nin ByLock kullanıcısı olduğu ve tanık ifadelerine göre atılı suçu işlediği iddia edildi. İddianamenin kabulü ile açılan dava Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesince görülmeye başlandı.
8 BİN BYLOCK ERİŞİMİ
Beş celsede bitirilen davanın birinci celsesinde, G.K. hakkında düzenlenen ByLock raporu mahkemeye sunuldu. Söz konusu rapora göre ID eşleştirmesi yapılamadığı ve içeriklerine rastlanmadığı belirtildi. G.K.’nin kullandığı GSM hattına ilişkin HTS ve HIS kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldı. Bilirkişi tarafından düzenlenen rapora göre G.K.’ye ait GSM hattıyla 16 Nisan 2015 - 17 Şubat 2016 tarihleri arasında toplamda 8 bin 18 kez ByLock sunucusuna erişim sağlandığı tespit edildi.
EV ABİLİĞİ YAPTI
Duruşmada ayrıca tanık olarak ifade veren H.G.’nin beyanları okundu. H.G. ifadesinde G.K.’nin ev abiliği yaptığını, kendisini askeri okul sınavına hazırladığını, FETÖ evlerine gelenlere sohbet verdiğini, Fetullah Gülen CD’lerini izlettiğini, askeri okula hazırlanan öğrencilere sınava hazırlık için spor yaptırdığını, mülakat sınavında çıkabilecek sorulara çalıştırdığını aktardı. G.K. mahkeme kararının ardından istinaf ve temyiz dilekçelerinde -diğerlerinin yanı sıra- tanık H.G.’nin mahkeme huzurunda dinlenilmediğini, SEGBİS ile bağlantı kurulmadığını ve soru sorma hakkının kullandırılmadığını belirtti. Yerel mahkemenin verdiği karar, kanun yolu denetiminden geçerek 28 Eylül 2020 tarihinde kesinleşti. G.K. de bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, tanık sorgulama hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verdi.