Bakan Ersoy konser iptalleriyle ilgili konuştu: Sanatın ve kültürün destekçisiyiz

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, konser iptalleri, turizm sektörü, restorasyon çalışmaları ve Beyoğlu ile Başkent Kültür Yolu festivallerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Fox Tv'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu "Çalar Saat" programına katılan Bakan Ersoy, son dönemde iptal edilen konserlere değinerek, "Bizim için en önemli şey, bakanlık olarak kültür ve sanatın desteklenmesidir. Bunun için her türlü kültür-sanat aktivitesinde yer almaya çalışıyoruz. Hükümetimizin de ortak politikasıdır” ifadelerini kullandı.

Festivaller organize edilirken bir firma tarafından İspanyol keman virtüözü Ara Malikian'ın önerildiğini söyleyen Ersoy, sanatçının sosyal medya hesabında Atatürk'e hakaret ettiği paylaşımlarını tespit edilmesi üzerine, konserin festivalden çıkarıldığını aktardı.

‘BU BİZİM HÜKÜMET POLİTİKAMIZ’

Ersoy, şarkıcı Melek Mosso'nun bu hafta Beyoğlu Kültür Yolu Festivali'nde sahne alacağına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Her zaman söylüyorum, lütfen ön yargılarımızı bir tarafa bırakalım. Ön yargılarla hareket edersek sonuç alamayız. Geniş resme bakmaya çalışalım. Kültür ve Turizm Bakanı olarak diyorum ki, 'Sanatın ve kültürün destekçisiyiz.' Özellikle vurgulayarak söylüyorum, bu bizim hükümet politikamız. Bakanlık, hiç olmadığı kadar festivallere yer açıyor, yoğun bir şekilde, sanatçı kitleleriyle yüzlerce, binlerce etkinlik gerçekleştiriyor. Beyoğlu ve Başkent Kültür Yolu festivalleriyle sınırlı kalmıyoruz. Son baharda Diyarbakır'ı da dahil ediyoruz. Önümüzdeki sene İzmir'i dahil ediyoruz. Arada Adana Portakal Çiçeği Festivali var, onu da sahiplendik. Şu anda çok geniş bir festival de Konya'da yapıyoruz, mistik müzikle ilgili."

AYASOFYA İÇİN BİLİM KURULU OLUŞTURULDU

Bakan Ersoy, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'n tahrip edildiğine yönelik haberlere de işaret ederek, "Tahribat diye gösterilen bazı bölümler var haberlerde. Aslında onlar tahribat değil. Bir kapıda tahribat vardı. Bu da 2017'den beri takipte olunan bir şeydi. Sonrasında bir su kapağı vardı biliyorsunuz ve o kapağın kırılan kısmı da tümleme dediğimiz, sonradan eklenti kısmı. Restorasyonlarda da aslında hocaların da tercihi. Dünyada böyle tümlemelere sıcak bakmıyoruz. Binanın statiği veya parçanın işlevselliğiyle ilgili zaruri bir şey gerektirmiyorsa artık tümlemiyor, orijinal haliyle bırakıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Duvarlarda da tümlemeden vazgeçtiklerinin altını çizen Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ayasofya'yı incelediğiniz zaman, 1930, 1960'lı yıllarda yapılan çalışmalarda çok fazla beton kullanılmış. Onları yapıdan arındırmamız gerekiyor. Şu anda çalışmalara başladık. Mimar Sinan ve Gaspare Fossati döneminde Ayasofya'ya çok ciddi bir bakım yapılmış. O dönemlerden sonra en ciddi bakım şu anda hazırlanıyor. Hem bakanlık hem Vakıflar Genel Müdürlüğü hem de valilik bünyesinde çok ciddi bir bütçe ayrıldı. Önemli bir bilim kurulu oluşturuldu. Bu bilim kurulunda da Ayasofya'da yapılacakların hepsi gözden geçiriliyor. Acil adımlar da atılıyor. Yıl sonuna kadar proje çalışması bittikten sonra Ayasofya'da çok ciddi bir tadilat gerçekleştirilecek."

KAÇAKÇILIĞI ÖNLEMEK İÇİN PERSONEL ARTTIRILDI

Mehmet Nuri Ersoy, arkeolojik kazıların da yoğun bir şekilde devam ettiğine vurgu yaparak, "Geçen yıl pandeminin etkileri devam etmesine rağmen 670 civarında noktada kazı yaptık. Dünyada açık ara ve en önde kazı yapan ülkeyiz. İnanılmaz derece aktifiz. Bu yıl daha da arttırıyoruz kazıları. Türkiye, kaz kaz bitmez. Anadolu'da kazdığınız her yerden arkeolojik değer çıkıyor. Bununla ilgili çıkarılanları korumak önemli, bir de daha önce koruyamadığımız kaçırılanları geri getirmek de önemli. Bununla ilgili de Kaçakçılık Daire Başkanlığında personel sayısını 3 katına çıkardık. Uzman personel sayısını arttırdık. Şu anda dünyada kendi eserinin peşine en sıkı düşen ülkeyiz. Eserlerin geçiş noktasındaki 11 ülke ile de anlaşma yaptık." ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber