Bakan Soylu: ABD ve Avrupa Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışıyor
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Hakkari'de, partisinin AR-GE ve Eğitim Başkanlıklarının Ticaret ve Sanayi Odası'nın toplantı salonunda düzenlediği 'Teşkilat Akademisi' programına katıldı.
Soylu ABD ve Avrupa ülkelerinin teröre destek verdiğini belirterek, “10 tane büyükelçiyle bize ayar vermeye çalışıyorlar. Neymiş hukukun üstünlüğü. Bu hukukun üstünlüğünün hangi noktasına sığar?” dedi.
Soylu’nun konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
“10 TANE BÜYÜKELÇİYLE BİZE AYAR VERMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Teröre destek vermenin önünü nasıl kesersiniz, çünkü kendileri veriyorlar. Fransa veriyor, Amerika veriyor, Avrupa ülkeleri veriyor, binlerce tür silah gönderiyorlar, Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışıyorlar. 10 tane büyükelçiyle bize ayar vermeye çalışıyorlar. Neymiş hukukun üstünlüğü. Bu hukukun üstünlüğünün hangi noktasına sığar? Bunu nasıl ifade edersin? Demokrasiye, hukukun üstünlüğüne sığmaz ama bir tek dertleri var. Türkiye'nin ayakta durmasını, güçlenmesini, zenginleşmesini, kendilerini geçmesini, etrafındaki coğrafyaya adaleti, insan haklarını, hukukun üstünlüğünü, merhametini, şefkatini, onların getirmeye çalıştığı huzursuzluğu ortadan kaldırmasına tahammül edemiyorlar. Hep beraber bir araya gelseler; Recep Tayyip Erdoğan'ın da AK Parti'nin de Cumhur İttifakı'nın da Türkiye'nin de yürüyüşünü engelleyemeyecekler.
“PARLAMENTER SİSTEMDE OLSAYDIK 50 DEFA HÜKÜMETİN CANINA OKUMUŞLARDI”
Türkiye'yi eski Türkiye'ye teslim etmek istiyorlar. Hep beraber koro halinde Avrupa'nın, Amerika'nın onlara söylediği, Batı'nın onlara söylediği parlamenter sisteme Türkiye'ye getireceğiz diye bir anlayışla ortaya koymaya çalışıyorlar. Hem parlamenter sistemde hem de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde bakanlık yaptım. Kararlarımızı hızlı aldığımız, en üst seviyede çalıştığımız ve çabaladığımız, bir taraftan pandemi olacak, bir taraftan etrafındaki coğrafyada ateşi çemberi olacak. Parlamenter sistemde olsaydık 50 defa hükümetin canına okumuşlardı. Hep beraber Türkiye'yi eski Türkiye'ye döndürmeyeceğiz. Gelecek nesillerimize çok güzel bir zemin bırakacağız. Onlar bizim yaşadıklarımızı yaşamayacaklar. Bunu hep birlikte demokrasinin gücüyle sağlayacağız. Türkiye'de iktidar olamasalar dahi vesayet üzerinden yürüttükleri iktidar anlaşıyının nasıl Tayyip Erdoğan ve arkadaşları tarafından mağlup edildiğini ve nasıl bugün de Cumhur İttifakı'yla onlara geçit verilmediğini, inancımızı, hesabınızın 2023 seçimleri olmadığını, 2053 ve 2071'le beraber bölgemizde ve dünyada güçlü bir Türkiye'yle dünyaya sözü geçen bir Türkiye olduğunu hep beraber anlatmak zorundayız.
“SANATIN TERÖRİZMİ MEŞRULAŞTIRDIĞINA İLK KEZ ŞAHİDİZ”
Sağlıkta, ekonomide başarısız oldular, yetmedi afetle karşı karşıya kaldılar, 4 ayda vatandaşlarına ulaşamadılar. Geçen hafta Diyarbakır'daydık. HDP'nin eş başkanları, yerel yöneticiler, belediye başkanları hep beraber bir araya gelmişler. Kendisini sanatçı olarak nitelendiren bir kişi de 'Hafıza Odası' diye bir şey yapmış. Bu milleti ne kadar zorluğa düçar eden varsa oraya yerleştirmiş. Terör örgütünün ne kadar mensubu varsa oraya yerleştirmiş. Suçu da bizim üzerimize atmış. Bizim üzerimize atacak ki terör örgütü PKK'nın siyasi koluyla nasıl açılış gerçekleştirecek başka. Hafıza Odası'ymış. Bedirhan bebek burada ölmedi mi, Hafıza odanda Bedirhan bebek var mı? Bütün Diyarbakır'ın sevdiği Gaffar Okkan hafıza odanda var mı ? Dürümlü köyünün katliamı var mı ? Tanışlı köyünün katliamı var mı ? Henüz 3-4 aylık kundaktaki bebeklerin katliamları var mı ? Hakkari'de karı karşıya kalınan katliamlar hafıza odanda var mı? Gücün yetmez çünkü. Tırsarsın, korkarsın. Neden ? PKK, işbirliği yaptıkların, aynı zamanda seni pışpışlayan Avrupa sana sırtını döner de onun için. Sanatın ticarete alet olduğuna defalarca şahit olmuşuz, sanatın siyasete defalarca alet olduğuna şahit olmuşuz. Ama sanatın terörizmi meşrulaştırdığına ilk kez şahidiz. Yazıklar olsun. Sanat ötekileştirmez. Sanat vicdansız bir resim ve fotoğraf ortaya koymaz. Sanat terörizmin aleti olmaz.