Bakan'dan al haberi

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, askeri hastanelerin yeniden açılması konusunda çaba sarf ettiklerini, 40 adet Eurofighter uçağı almak istediklerini, F-35'lere ödenen parayı da Viper'ları alırken mahsup etmeyi düşündüklerini bildirdi.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bakan Güler, “TSK depremde geç mi kaldı?”, “Genelkurmay'ın yetkileri elinden mi alındı?”, “Askeri hastaneler ve askeri liseler yeniden açılacak mı?, “S-400'ler depoda mı çürütülüyor?”, “Elimizdeki muharip uçaklar yeterli mi?”, “Altay Tankı ne zaman envantere girecek?”, “F-35 için ödediğimiz paralar ne olacak?”, “Kimyasal silahımız var mı?”, “Makine Kimya'daki patlamalar neden oluyor?”, “Zorunlu askerlik devam edecek mi?” gibi pek çok soruya yanıt verdi.

TSK DEPREMDE GEÇ Mİ KALDI?

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'nin harekete geçmediği yönündeki eleştirilere yanıt veren Bakan Güler, saat saat hangi birliğin nasıl hareket ettiğini açıkladı. İlk depremin gece 04:17'de meydana geldiğini hatırlatan Güler, 05:15'ten itibaren arama-tarama faaliyetlerinin başladığını, çok sayıda depremzedenin kurtarıldığını belirtti. 7.30'da TCG Kemalreis'in İskenderun'a hareket ettiğini bildiren Güler, Suriye'nin kuzeyindeki üs bölgelerinden dahi askerlerin bölgeye gönderildiğini söyledi. Deprem sonrası 6 bin 400 sorti yapıldığını dile getiren Güler, bu rakamın Hava Kuvvetleri Komutanlığının bir yıldaki toplam sorti sayısından fazla olduğunu kaydetti. Güler, kendisinin de ilk gün saat 14:00'te Hatay'da olduğunu ve bir konteynerde 2,5 ay kaldığını ifade etti.

CHP Milletvekili Veli Ağbaba'nın “Sayın Bakan, ben Malatya’daydım, 2’nci Ordu'ya gittim. 'Asker yok. Sizden asker rica ediyoruz.' dedik, biz görmedik yani.” demesi üzerine Güler, “Veli Bey, tam ordu karargâhının karşısında yıkılan 2 tane apartman var. Gideceksin oraya, diyeceksin ki: Sabah 5:34’te sizi buradan kim kurtardı?” yanıtını verdi.

GENELKURMAY'IN YETKİLERİ ALINDI MI?

Bakan Güler, Genelkurmay Başkanı'nın yetkilerinin elinden alındığı ve bunun orduda zaafiyete yol açtığı yönündeki eleştirilere ilişkin olarak da; Türk Silahlı Kuvvetlerinde personel, istihbarat, harekat-operasyon ve lojistik olmak üzere dört önemli disiplinin bulunduğunu, bunlardan istihbarat ile harekat-operasyonun en önemli disiplinler olduğunu anlattı. Güler, “Bu iki yetki ilk günden itibaren Genelkurmay Başkanı'na verilmiş durumda. Bütün istihbarat ve harekat faaliyetlerinin tamamı Genelkurmay tarafından yapılmıştır ve hala aynı şekilde yürütülmektedir.” diye konuştu.

Personel faaliyetleri ile lojistik konusunu ise merkezî şekilde yapmaya çalıştıklarını belirten Güler, “Yani Kara Kuvvetleri de lastik satın alıyordu, Hava Kuvvetleri de lastik satın alıyordu, Deniz Kuvvetleri de. Bu olmasın dedik ve bunların hepsi Bakanlığa geçti. İlk günden bugüne kadar bütün istihbarat ve harekât faaliyetlerinin tamamı Genelkurmay tarafından yapılmıştır ve hâlâ da aynı şekilde yürütülmektedir.” ifadelerini kullandı.

ASKERİ HASTANELER VE ASKERİ LİSELER AÇILACAK MI?

Askeri hastanelerin yeniden açılması konusundaki sorulara da yanıt veren Bakan Güler, şu bilgileri paylaştı:

“İnanın, biz askerî hastanelerin açılması konusunda her gün çaba sarf ediyoruz, ama bu bir süreç, yani sonunda bunun açılacağı kesin bir şey. İnanıyoruz ki -şimdi yapılanları da arz edeceğim- bunların hepsinin sırayla yapılacağına da inancımız tam. Şu anı arz ediyorum: 5 tane hastane, gerektiğinde 10 olacak şekilde bize verilmiş durumda. Bununla birlikte, Askeri Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı 4 adet seyyar hastanemiz var. TCG ANADOLU gemisinde kurulan ikinci basamak sağlık teşkili; KKTC'deki Girne Asker Hastanesi; Sağlık Bakanlığına bağlı 2 seyyar sahra hastanesinde ikinci basamak acil sağlık hizmeti de yine bize ait. Hâlihazırda Millî Savunma Bakanlığının kadrolarında 137 pratisyen askerî hekimimiz, 89 uzman askerî hekimimiz -bunların hepsi rütbeli- ve 50 uzmanlık öğrencimiz var; bunların hepsi de rütbeli ve subay. Ayrıca, MSB'nin kadrolarında 319 sivil tabip görev yapıyor. Bunlar yeterli mi? Hayır. Sağlık Bilimleri Üniversitesinde alımı, okutması, yemesi, içmesi, her şeyi tamamen bize ait olan 713 tıp fakültesi öğrencimiz var. Askerî öğrenci bunlar, askerî öğrenci kıyafetiyle her gün tıp fakültesinde eğitim öğretim görüyor ve akşamları Kara Harp Okulunda kalıyorlar. 29 diş hekimliği öğrencimiz var, hepsi asker. 16 da eczacılık fakültesi öğrencimiz var. Tabii, şu anda henüz bunlardan hizmet alamıyoruz, inşallah ileride alacağız.”

Bakan Güler, askeri okulları açmakla ilgili soru üzerine de, “Zaten bir askerî liseler kaldı, inşallah o da hastaneler de en kısa zamanda açılır diye düşünüyoruz.” dedi.

S-400'LER DEPODA MI ÇÜRÜYOR?

S-400 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi'ne yönelik soruya da Güler, “Bizler 7 gün 24 saat, 365 gün bu memleketin güvenliği için çalışıyoruz. S-400'ü alıp bir fabrikanın köşesine teslim edemeyiz. Böyle bir şey asla yok. S-400'e ihtiyaç duyduğumuz anda düğmeye bastığımızda, ne olduğunu merak edenlerin hepsi görür.” yanıtını verdi.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın “Niye kullanmıyorsunuz?” diye sorması üzerine ise Güler, “Nereye kullanacağız, bu çamaşır makinesi mi? Lütfen, anlayıp anlamadığınız her konuda bir fikir yürütmek zorunda değilsiniz.” dedi.

MUHARİP UÇAKLARIMIZ YETERLİ Mİ?

Bakan Güler, envanterimizdeki muharip uçakların görevleri karşılayıp karşılamayacağına dair soruya da şöyle yanıt verdi: “Şu anda elimizdeki F-16’larımız, F-4’lerimiz bizim yapacağımız görevler için yeterlidir. Ancak, ilerisi için de başlangıçta F-35’e müracaat etmiştik fakat F-35’te bir takım problemler çıktı. Onun da alternatiflerini çalışıyoruz. Ayrıca, F-16’larımızı modernize etmek için 'Block 70' denen 'Viper' uçaklarıyla 40 tanesini hazır alacağız, 79 tanesini de TUSAŞ fabrikamızda kendimiz yapacağız.”

Bakan Güler, “Alım çıktı mı” sorusu üzerine, “Hayır, şu anda daha çıkmadı, işte bu İsveç'le ilgili onayın çıkmasıyla onu eşleştiriyorlar.” diye konuştu.

Eurofighter uçaklarını alma konusunda da çalışmaları olduğunu bildiren Yaşar Güler, “Bu uçaklar 3 ülkeyle ilgili. Hem İngiltere hem İspanya 'Evet.' diyor, şimdi Almanya’yı razı etmek için çalışıyorlar, onlar çalışıyorlar, biz çalışmıyoruz. İngiltere ve İspanya 'Biz çözeceğiz.' diyorlar. Olursa 40 tane Eurofighter almayı planlıyoruz. Ama bizim için asıl olan 2 tane uçağımız var; HÜRJET ve KAAN. KAAN bu yılın sonunda ilk uçuşunu yapacak. Buna 2028’de yerli motoru vereceğiz, 2031’de, en geç 2032’de kendi motorumuzla uçuyor olacak.” diye konuştu.

ALTAY TANKI NE ZAMAN HAZIR OLACAK?

Milli Savunma Bakanı Güler, Altay Tankı ile ilgili çalışmaların da devam ettiğini belirterek, proje kapsamında toplam 250 tank üretileceğini ifade etti. Yerli motor üretilene kadar güç grubunun Güney Kore'den temin edileceğini aktaran Güler, “Güney Kore bize 85 tane veriyor. 165 tanesi de yerli güç grubuyla yapılacak.” diye konuştu. Güler, “Yanılmıyorsam 2026’da yerli motoru tamamlayacaklarını söylüyorlar, BMC grubunun sahibi değişti ama çok iyi çalışıyorlar.” ifadelerini kullandı.

KİMYASAL SİLAHIMIZ VAR MI?

Bakan Güler, “kimyasal silah” yalanlarıyla ilgili olarak da şunları söyledi: “Efendim, 'Kimyasal silah var mı?' Yani böyle bir şey yok . Olduğu zaman… Bakın, sa yın vekillerim, lütfen bize inanın. Bu devirde siz herhangi bir şeyin gizli kalabileceğine inanıyor musunuz? Böyle bir şeyi ben istesem de saklayabilir miyim? Efendim, depoda kimyasal silah var, ben saklıyorum, ee, depocu astsubay biliyor, onun üstündeki adam biliyor, öbürü biliyor; 1 kişi biliyorsa zaten bin kişi de biliyor demektir. Yani böyle bir şey yok, kesinlikle yok ve böyle bir şeye sahip olmayı da asla düşünmüyoruz, istemiyoruz.”

HEDEP Milletvekili Sezai Temelli'nin göz yaşartıcı gazı da kimyasal silah olarak nitelemesi üzerine Bakan Güler, “Efendim, göz yaşartıcı zaten normal piyasada satılıyor, istediğiniz yerden satın alabilirsiniz.” dedi.

MAKİNE KİMYA'DAKİ PATLAMALAR NEDEN OLUYOR?

Makine Kimya'daki patlamaların sebebi sorulan Bakan Güler, “Makine Kimya, AŞ’ye dönüştürüldü, daha efektif çalışsın diye. Ama şu anda hâlâ birtakım sorunlarımız devam ediyor, bunları saklayacak hâlimiz de yok.” dedi. “Bizim üzerimize düşen görev, burayı Türkiye’nin gururu olacak bir seviyeye çıkarmak diyen Güler, “Önümüzdeki sene burada sizlerin huzuruna çıkarsak Makine Kimya'yla ilgili daha iyi şeyler söyleyebiliriz diye düşünüyorum. Burada iki kazamız oldu. Makine Kimya'mızda eskiden kalan eski teknolojiler var, bunları şimdi modernleriyle değiştirmek için çabalıyoruz, çok güzel çalışmalar başlattık, en geç seneye bu zamanlar hepsini sunarız diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

ZORUNLU ASKERLİK DEVAM EDECEK Mİ?

Bakan Güler, “Zorunlu askerlik devam edecek mi? sorusuna ise, “Biz Türkiye’yiz, etrafımızda 9 tane ülke var ve hiçbir tanesiyle ömür boyu dost olacak bir pozisyonumuz yok. Önümüzdeki dönemde de yüzde 50 zorunlu, yüzde 50 profesyonel askerlik. Zaten şu anda bu oranları yakalamış durumdayız. Bunu da korumaya yönelik düşüncemiz devam ediyor.” yanıtını verdi.

DİĞER SORU VE YANITLAR

Bakan Güler, sınır güvenliğiyle ilgili soru üzerine “Açık yüreklilikle söylüyorum: Sınırlarımız bugüne kadar olmadığı kadar güvenli. Sınırlarımızda tam 60 bin personelimiz 24 saat çalışıyor. Belki 15-20 tane ülke sınırlarımızı örnek alıp kendi sınırlarını yapmak için sık sık ülkemize geliyorlar.” dedi. Güler, şehit ve gazi programlarıyla ilgili işlemlerdeki tek yetkili makamın da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olduğunu bildirdi.

Sözleşmeli erlerle ilgili bir soruda, Çalışma Bakanlığından bu konuyla ilgili henüz izin çıkmadığını ve sözleşmeli erlerin de haklı olarak bu konuyu dile getirdiğini kaydetti.

“Önceki ve şimdiki İHA’ların fiyat farkları nedir?” sorusuna ise “Bizim şu andaki İHA’larımız ve SİHA’larımız ile hiçbir ülkenin İHA veya SİHA’larını fiyat olarak karşılaştırmamız söz konusu değil. Çok efektif ve çok ucuz, ikisi birden.” dedi.

Binbaşı ve emekli astsubayların görev tazminatlarının durumuna ilişkin soruyu da yanıtlayan Güler, konuya ilişkin kanun teklifinin bu yıl içerisinde Meclis'e sunulacağını ifade etti. Görüşmelerin ardından, Milli Savunma Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin yanı sıra Akaryakıt İkmal ve NATO Pol Tesisleri İşletme Başkanlığının bütçe ve kesin hesapları ile Sayıştay raporları kabul edildi.

F-35'E ÖDENEN ÜCRET NE OLACAK?

Bakan Yaşar Güler, F-35 alımının, üzerinde düşünülmesi gereken bir konu olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti: “Şu anda Amerika'da dahi F-35'lerin çoğunun uçuşu kesilmiş durumda, İsrail F-35'lerini uçuramıyor ve bu konuda da sürekli Amerika'ya saldırıyor. Avrupa'daki birçok ülkede de anlaşılmayan, onların çözemediği aksaklıklar var. Açıkçası biz KAAN gibi bir uçağı artık şu anda hangardan çıkarmışız, 15-20 gün sonra uçuracağız. Biz hakikaten F-35 almalı mıyız? Yoksa KAAN uçağı için biraz daha sabretmeli miyiz? Kendi yerli milli uçağımızı kullanmak dururken F-35'i kullanabilir miyiz, kullanmalı mıyız? Bunu iyice bir düşünmemiz gerekir. Benim şahsi görüşüm; kesinlikle alma taraftarı değilim.” Bakan Güler, “Üretim sürecinde mi problemler var?” sorusuna karşılık olarak da, “Onu kendileri de anlayamıyorlar çünkü İsrail çok büyük baskı yapıyor. Amerika’da da büyük sorun var şu anda, hatta ve hatta 'Başka bir uçağa geçelim mi?' diye şu anda Amerika’da başka bir tartışma var.” dedi. Yaşar Güler, F-35 projesi kapsamında ödenen ücretin ne olacağının sorulması üzerine ise “F-16 Blok 70 Viper'ları alırken o parayı oraya mahsup ettirelim diye düşünüyoruz ama tabii kesin bir şey yok henüz.” ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber