Bakanlar Kurulu toplantısı sona erdi... Erdoğan'dan Narin Güran ve teğmenler açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Bakanlar Kurulu sona erdi.... Cumhurbaşkanı Erdoğan, Narin Güran cinayeti ve teğmenlerle ilgili açıklamalar yaptı... İşte ayrıntılar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu...
NARİN GÜRAN CİNAYETİ
Erdoğan Diyarbakır'da katledilen 8 yaşındaki Narin Güran'la ilgili "Narin yavrumuzun hunharca katledilmesi hepimizin yüreğine bir kor gibi düştü. Bunun hesabını adalet önünde mutlaka alacağız. Narin kızımızın canını alanlardan hesabını soracağız. Masum yavruyu öldüren canilerin en ağır cezaya çarptırılması için konunun bizzat takipçisi olacağım. Sadece Narin evladımızın değil tüm çocuklarımızın gözlerindek, ışığı söndüren, bölücü örgüt, vicdan fukaraları, zehir tacirleri olsun mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz" diye konuştu.
TEĞMENLER TARTIŞMASI
Harp okullarının mezuniyet törenlerine iştirak ederek, genç teğmenlerin ve ailelerinin mezuniyet sevincini paylaştıklarını dile getiren Erdoğan, bu sene harp okullarından 103'ü misafir olmak üzere 1613 öğrencinin mezun olduğunu bildirdi.
Okul birincilerinin tamamının kadın teğmenler olmasının ayrıca anlamlı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Vatanına, milletine, milli iradeye ve milletin inanç değerlerine yürekten bağlı gençlerimizi Türkiye Yüzyılı'nın mimarları olarak görüyoruz. İyi yetişmiş, disiplinli, vatanperver gençlerimizle daima iftihar ediyoruz. Milletimizin göz bebeği ve peygamber ocağı olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücüne güç katan her adımın yanındayız" dedi.
Erdoğan, son 22 yılda "Güçlü Türkiye, Güçlü Ordu" şiarıyla her alanda çok önemli atılımlar gerçekleştirdiklerini belirterek, savunma sanayisinde yüzde 80 oranında dışa bağımlı bir ülkeyi, her türlü silah ve mühimmatını kendi imkanlarıyla üretir hale getirdiklerini söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin İHA ve SİHA teknolojilerinde dünyanın ilk 3-4 ülkesinden birisi olduğunu kaydetti.
Uçak, helikopter, tank, füze, roket, bomba, silah, gemi, denizaltı ve daha pek çok başlıkta 22 yıl öncesine göre çok farklı bir seviyede olunduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ancak ordumuzun disiplinine, insicamına ve itibarına gölge düşürecek her türlü girişimin de karşısındayız. Demokratik denetim mekanizmaları çerçevesinde gerekli tahkikatı büyük bir hassasiyetle ve çok boyutlu bir şekilde yürütüyoruz. Kahraman ordumuzun yıpratılmasına da ordumuz üzerinden siyasi hesap görülmesine de hiçbir surette müsaade etmeyiz. Aynı hassasiyet Cumhuriyetimizin banisi, İstiklal Harbimizin Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal için de geçerlidir."
ATATÜRK İSTİSMARI
Türkiye'ye en büyük zararı istismarcı siyaset anlayışının verdiğini, zamanla aktörler değişse de bu siyaset tarzının kötü bir muhalefet geleneği olarak varlığını halen sürdürdüğünü, son günlerde bunun tekrar ayyuka çıktığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Muhalefet, yine istismar siyasetine sarılarak, 14-28 Mayıs ve 31 Mart seçimlerindeki 'şaibeli sicilini' aklamaya çalışıyor. Bizim burada söylemeye hicap edeceğimiz hakaretleri 3-5 oy uğruna sineye çekenler şimdi çıkmışlar yüzleri kızarmadan ahkam kesiyorlar.
'SINIR ÖTESİ İLE İTTİFAK YAPIP ATATÜRK ÜZERİNDEN AYAR VERMEYE KALKIYORLAR'
"Sınır ötesi ve okyanus ötesindekilerle ittifak yapıp iktidar hayali kuranlar bugün Gazi Mustafa Kemal üzerinden millete ayar vermeye kalkıyor. Türk Silahlı Kuvvetlerine 'Kimyasal silah kullandı' iftirası atanlara kol kanat gerenlerin, bugün söyledikleri hiçbir sözün kıymeti yoktur. Milletimiz, bunların samimiyetsizliğinin gayet farkındadır. Biz de bu oyuna gelmeyeceğiz. Ülkemize ve demokrasimize hiçbir hayrı dokunmayan bu kışkırtıcı dile kesinlikle prim vermeyeceğiz."
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle...
"Sınır ötesi ve okyanus ötesindekilerle ittifak yapıp iktidar hayali kuranlar bugün Gazi Mustafa Kemal üzerinden millete ayar vermeye kalkıyor."
"Türk demokrasisinin darbelerle ve darbeci zihniyetle hesaplaşmasını tamamlayabilmesi için sivil anayasa ihtiyaçtan öte bir zorunluluktur."
"Meclisin yeni ve sivil anayasa yapması millete karşı ödevidir. Meclisin bu vazifesini yerine getirebilmesi için elimizden geleni yapacağız."
"Görevi Kudüs davasına sahip çıkmak olan İslam İşbirliği Teşkilatı'nın günden güne pervasızlaşan bu saldırılara bigane kalması düşünülemez."
"Milli Mücadele'de dönemin emperyalist güçlerine karşı direniş destanını yazmış bir millet olarak Filistinli kardeşlerimizin yanındayız."
"(İslam İşbirliği Teşkilatı) Vakit kaybetmeden liderler seviyesinde toplanması ve İslam dünyasının kararlı tutumunu ortaya koyması aciliyet arz ediyor."