Balık çiftlikleri üreten Türkiye’ye lazım
Aydın Didim’de balık çiftçiliklerine karşı açıklama yapan CHP milletvekiline, Vatan Partisi Efeler İlçe Başkanı Uğur Aykaç’tan tepki geldi. Aykaç, ‘Bu ülkeye katma değer yaratan bir üretim alanına ‘yatırım yapmayın’ demek, çamur atmak, milletin vekiline yakışacak tavırlar değildir’ dedi.
CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, geçtiğimiz günlerde Didim Taşburun açıklarındaki balık çiftliklerini hedef alarak, “Olta balıkçılığı bile yasakken, çiftliklerde üretimin artırılması üzücüdür” demişti. Vatan Partisi Efeler İlçe Başkanı Uğur Aykaç, Yıldız’ın açıklamasının yalan ve yanlışlarla dolu olduğunu belirterek, “Türkiye üretmesin, içinde bulunduğu bu ekonomik şartların üstesinden gelemesin diye yapılan tüm çalışmalar açıkça hainliktir” dedi.
Su Ürünleri Mühendisi de olan Uğur Aykaç, şöyle konuştu: “Söz konusu balıkçı barınağı cüzi ücretler karşılığında 5 yıllığına bir önceki kooperatifin kullanımındaydı. Beş yılda bir ihaleye çıkarılan barınak alanı, bu yılda sözleşmesi bitmesi üzerine ihaleye çıkarılmış ve kooperatifin ihaleye girmemesi üzerine doğal olarak ihaleye giren başka bir firmaya kullanımı devredilmiştir” şeklinde konuştu.
‘TÜRKİYE ÜRETMESİN Mİ?’
Üretim alanlarına karşı çıkmanın ‘hainlik’ olduğunu belirten Aykaç, “‘Olta balıkçılığı bile yasakken çiftliklerde üretim yapılması üzücüdür’ ifadesi milletin çıkarları için söylenmiş bir söylem değil, Türkiye üretmesin, içinde bulunduğu bu ekonomik şartların üstesinden gelemesin diye yapılan tüm çalışmalar açıkça hainliktir” diye konuştu.
Olta balıkçılığının yumurtlama döneminde yasaklandığını, bunun da balık stoklarının korunması amacıyla yapıldığını dile getiren Aykaç, “Balık çiftliklerinde böyle bir zorunluluk yoktur. Çünkü yılın her döneminde yavru üretimini gerçekleştirmektedir. Ayrıca Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2019-2023 Su ürünleri politikası gereği su ürünleri üretimini 2019 yılında iki katına çıkarma hedefi koymuştur. Bu hedefi 2022 yılında gerçekleştirmiş bulunmaktayız” ifadelerini kullandı.
‘MİLLETİN VEKİLİNE YAKIŞMIYOR’
Milletvekilinin üretim alanlarının desteklenmesi için çaba göstermesi gerektiğini vurgulayan Uğur Aykaç, şöyle devam etti: “Bu alandaki gelişimi en net avcılık-yetiştiricilik, ithalat ihracat rakamlarına bakarak görebiliriz. 2020 TÜİK verilerine göre 1.063.840.880 dolar ihracatımız varken, 156.928.794 ithalatımız bulunmaktadır. Yani ihracatı ithalatından kat kat fazla olan, bu ülkeye katma değer yaratan bir üretim alanına ‘yatırım yapmayın’ demek, çamur atmak, milletin vekiline yakışacak tavırlar değildir. Katma değer yaratan üretim alanlarının desteklenmesi için çaba göstermeli ve desteklenmesini sağlanması için çalışmalısınız. Çünkü içinde bulunduğumuz ekonomik çıkmazdan ancak ve ancak üreterek yani bir üretim devrimi programıyla çıkabiliriz.”
‘TURİZM BÖLGELERİNDE ÇİFTLİK YOK’
Türkiye’de turizm bölgelerine kurulan balık çiftliğinin bulunmadığının altını çizen Aykaç, “İlgili il müdürlükleri ve üniversitelerin bilimsel çalışmaları ile belirlenmiş balıkçılık sahalarına balık çiftlikleri kurulmuştur. Didim’de, Muğla’da, İzmir’de Antalya’da, Mersin’de denize girdiğinizde balık çiftliğinin bir sorunuyla karşılaşmazsınız. Balık çiftlikleri kullandıkları yemler ile çevreyi kirletiyor diye mi? Çiftliklerde kullanılan her bir tane yem o işletme için maliyet demektir. Çiftlikteki canlıların tüketebileceği yem miktarı hesaplanır ve ona göre yemleme yapılır. Ayrıca yemlemenin yapıldığı bölgede balıkların dışında fitoplankton ve zooplanktonların gelişmesi gerçekleşir. Bunlar da suyun oksijenlenmesine katkıda bulunur” şeklinde konuştu.
‘ÜRETİM ZORUNLULUKTUR’
Doğayı düşünenlerin ilk olarak Balıkesir’den Antalya’ya, sahil şeridindeki belediyelerin atıklarını denize bırakmamasıyla başlaması gerektiğine dikkat çeken Aykaç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kısaca denizlerimiz bitmez tükenmez balık stoklarına sahip değildir. Artan dünya nüfusu gibi ülkemiz de proteince zengin gıdaya ihtiyaç duymaktadır. Bunun için hem sürdürülebilir hem de ekonomik açıdan katkı sunan akuakültür, proteince zengin gıda temininde vazgeçilmez milli bir kaynaktır. Komşumuz Yunanistan, bizim üretim kriterlerimizin çok çok aşağısında her koyuna üretim çiftlikleri donatırken, bizim siyasi çıkar peşinde koşan vekillerimiz sayesinde bu üretimin karşısında yer alıyoruz. Avrupa ülkelerinde hala kıyıda yetiştiricilik yapılırken. Türkiye’de karaya uzaklık en yakın 580 m olarak tespit edilmiştir. Yani tüm tesisler açığa alınmıştır. Turizmden gelir kazanırken üretimimizi engellemek doğru değildir. Bir otel, balıkçılık sahasını kirletmediği sürece turizm ve balıkçılık bir arada yürütülebilir. Üretim bir zorunluluktur. Turizm ise bir keyif. Keyfimizi de işimiz gibi doğru yaşarsak doğa, insanlığın besin maddesini vermeye devam edecektir.”