Bangladeşli siyasetçi Colince: ABD planlı hareket

Öğrenci hareketi sonrası yaşanan şiddet olaylarının ardından Bangladeş’te istikrarsızlık hakim. Bağımsızlık savaşına katılanların ailelerine verilen kotanın artırılması sonrası temmuz ayının ortasından itibaren sokak eylemleri patlak verdi. Bangladeş’teki olaylar, geçici hükümetin kurulması ve kimlerin bunun içerisinde olduğunu Bangladeş İşçi Partisi Merkez Komite üyesi Sabbaha Ali Khan Colince ile konuştuk. Colince, ülkedeki durumun istikrarsız olduğunu belirtip, güvenliğin olmadığını söyledi.

BANGLADEŞ’İN GERÇEKLİĞİ

Colince Bangladeş’te yaşanan olayların yeni olmadığını söyledi. 2018’de başlayan eylemlere dikkat çeken Colince, Şeyh Hasina hükümetinin yanlışlarının da bu olayların büyümesinde bir etken olduğunu belirtti.

Colince şöyle konuştu:

"Öğrencilerin başlattığı eylemler kotanın yükseltilmesine karşıydı. Aslında bu kotaya karşı ilk hareketin yükseldiği yıl 2018’di. Kota sistemi ilk olarak 1972 yılında Bangladeş'in bağımsızlığından sonra uygulanmaya başlanmıştır. Bangladeş'in bağımsızlık mücadelesine katılan savaşçılarının aile üyelerine yüzde 30 devlette istihdam kotası verildi. Aynı şekilde bazı etnik gruplara ve başka kesimlere de kota verilmişti.

"Yüzde 30’luk kota özgürlük savaşına katılanların yanı sıra çocukları ve torunlarına da uygulanıyordu. Bağımsızlık savaşına katılanlara böyle bir kota verildi çünkü onlar ülkeleri için canlarını ortaya koydu ve savaştılar.

"Fakat şu anda uygulanmak istenen kota diğer öğrenciler için mantıklı ve gerçekçi değildi. Biz bu kota konusunda reform yapılmasını istiyorduk. Bu çok normal bir süreç. 2018’de öğrenciler kotaya karşı bir hareket yükselttiğinde bu anlaşılabilirdi. O dönem Başbakan, öğrenci hareketini reddetti. Öğrenciler de buna karşılık verdi, bu çok doğal bir sonuç, baskı uygulanırsa tepki geri gelir.”

‘PLANLI BİR HAREKET’

Colince hareketin büyümesinin ve farklı partilerin bir anda buna dahil olmasının planlı bir organizasyon olduğunu belirtti.

Colince şu ifadeleri kullandı:

“Bu hareket ABD tarafından planlı ve ayarlanmış bir harekettir. İlk baştaki öğrenci hareketi haklı taleplere dayanan makul bir eylemdi. Son 10 yıldır Bangladeş’te oldukça yolsuzluk, para aklama, ayrımcılık ve yurt dışına para kaçırma oldu. Ve son 10 yılda hükümet, Bangladeş halkına refah sağlayacak bir hayat vermedi. Ve bu süreçte çeşitli olaylarda 60 öğrenci polis tarafından öldürüldü. Hükümet bu konu hakkında ‘bu çok büyük bir mesele değil’ yorumunu yaptı.

"Bu vandal olaylar karşısında hayatlarını kaybeden bütün sivil ve polislere baş sağlığı diliyoruz.
Olayların büyümesinden sonra, ordu siyasi parti ve örgütlerle bir görüşme yaptı. Burada Bangladeş Milliyetçi Partisi ve yobaz İslami Cemaat, Hefazat-i-Islam örgütleri ve Jatiya Partisi vardı. Ve genel olarak öğrenciler bu yobaz partilerin bir anda ortaya çıktıklarını gördü. Olaylar farklı bir hal almaya başladığında bu işin arkasında ABD’nin olduğu anlaşıldı. Ve ABD bu partilerin dostu oldu.

"Yobaz partiler, gurur duyduğumuz bağımsızlık savaşına karşı ayrıştırıcı açıklamalar yaptılar. Çünkü bu partiler bizim bağımsızlık savaşımıza ait değiller. Ve bu partiler Bangladeş Milliyetçi Partisi ile iyi ilişkiler kurup adeta buraya sığındılar. Yani son olaylarla birlikte tamamıyla bağnaz bir hareket Bangladeş’te yükseldi.”

‘YUNUS ABD’NİN EN İYİ DOSTU’

Geçici hükümetin başında yer alan Nobel Barış Ödülü sahibi Prof. Dr. Muhammed Yunus’la ilgili de konuşan Colince, onun ABD tarafından tam desteğe sahip olduğunu vurguladı. Colince’in ifadeleri şu şekilde: “Şimdi soruyorum Prof. Dr. Muhammed Yunus Kimdir? Yunus tamamıyla ABD tarafından desteklenen bir isim. Nobel Barış ödülü almış bir ekonomist. Sizce bir ekonomist nasıl Nobel Barış Ödülü’nü alabilir? Bu sorunun cevabını da hepimiz biliyoruz…O Bangladeş’te ABD’nin en iyi dostu. ABD bu yüzden geçiş hükümetini destekliyor.”

‘HİZB UT-TAHRİR EYLEMLERİN İÇİNDE’

Gerici örgüt ve siyasi yapılara dikkat çeken Colince, eylemlerin içerisinde Hizb ut-Tahrir’in de olduğunu söyledi. ABD’nin bağımsızlık savaşına karşı gelen örgütleri desteklediğini belirten Colince, “Bu örgütler doğrudan kurucu değerlerimiz ve bağımsızlık savaşımızı hedefe koydular. Kurucumuz Şeyh Mucibur Rahman’ın (Bangabandhu) anıt müzesine ve heykeline saldırdırlar, evini ateşe verdiler. Bağımsızlık sembollerine saldırlar. Bangladeşliler 1971 bağımsızlık savaşına saldırıyı asla kabul etmez, bu bizim kimliğimiz.” ifadelerini kullandı.