Batı Asya Gençliği üç İsrail tehdidine karşı birleşti

'Bağımsız Filistin için Uluslararası Gençlik Konferansı'nda buluşan gençlik örgütleri ABD ve İsrail'in Filistin’deki işgalci varlığına,Türkiye-İran-Irak-Suriye topraklarını bölerek 'İkinci İsrail’i kurmasına, Doğu Akdeniz'deki ülkelerin haklarını gaspeden girişimlerine karşı duracaklarını vurguladı

Filistin, Türkiye, İran, Lübnan, Suriye ve Yemen’den 11 gençlik örgütü 25 Temmuz 2021 tarihinde Dünya Anti-Emperyalist Gençlik Birliği (WAYU)’nun düzenlediği çevrimiçi “Bağımsız Filistin için Uluslararası Gençlik Konferansı”nda buluştu.

Konferansın başkanlığını WAYU Genel Sekreteri Işıkgün Akfırat yaptı. Akfırat açış konuşmasına WAYU’nun bileşeni olan 6 kıtadan 25 ülkeden 40 örgütün Filistin’e selamlarını ve dayanışma duygularını ileterek başladı. Konferansın açılış konuşmasını yapan WAYU Genel Sekreteri Işıkgün Akfırat, konferansın Filistin direniş örgütlerinin de kendi arasındaki ayrılıkları aşarak ortak tehdide karşı birleşmesine vesile olmasını diledi. Konferansın iddiasını "dünya gençliğini Filistin davası bayrağı altında birleştirmek için en etkili kurum haline getireceğiz" sözleriyle ifade etti.

DİRENİŞİN EN ÖNÜNDEKİ GENÇLER KONUŞTU

Konferansın konuşmacıları arasında ABD ve İsrail’e karşı mücadele eden örgütlerin gençlik liderleri de vardı. Filistin’in en büyük direniş örgütleri El-Fetih, Hamas ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin temsilcileri, yaptıkları konuşmalarda somut eylem önerilerinde de bulundular. Ayrıca İran’dan gönüllü halk seferberlik gücü Besic’in gençliği, Lübnan’dan Hizbullah ve Arap Ulusal Gençliği’nin liderleri, Suriye’den Suriye Devrimci Gençlik Birliği ve Ulusal Öğrenci Birliği yöneticileri ve Yemen’den Ensarullah Hareketi’nin gençlik temsilcisi izleyicilere hitap etti.

EL-FETİH, HAMAS, FHKC BİR ARAYA GELDİ

Bağımsız Filistin Konferansının en dikkat çekici özelliklerinden biri, Filistin direnişinin en büyük üç örgütü El-Fetih, Hamas ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’ni bir araya getirmesi oldu. Ciddi görüş ayrılıkları yaşayan bu hareketler, uzun süredir birlikte hareket etmiyordu. İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik son saldırılarının ardından ise direniş örgütleri arasında birlik daha yakıcı şekilde gündeme geldi. WAYU etkinliğinde El-Fetih Gençlik Hareketi Uluslararası Lideri Raed Debiy, Hamas Gençliği Başkan Yardımcısı Amjed Mizyed ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Gazze Sorumlusu Awad Al Soltan peş peşe konuştu.

‘ÜÇ İSRAİL TEHDİDİ’

Büyük buluşmada Türkiye’yi Vatan Partisi Öncü Gençlik ve Türkiye Gençlik Birliği Genel Başkanları temsil etti. Öncü Gençlik Genel Başkanı Barış Demiralay, katılımcılara “Saldırı altında olanlar sadece Filistinliler veya Müslümanlar değildir. Amerikan emperyalizmi ve İsrail Siyonizm’inin hedef tahtasında bütün bir insanlık vardır” sözleriyle seslendi. Filistin halkını çaresiz, yalnız gösteren tutumlara şiddetle karşı çıktıklarını belirterek, İsrail saldırılarının ömrünü doldurduğunu ve Filistin direnişinin her zamankinden daha güçlü olduğunu vurgulayan Demiralay, Vatan Partisi’nin 1973’te Filistin mücadelesi için şehitler veren bir parti olduğunu söyleyerek "50 yıldır Filistin halkı, direnişi ve Devletiyle omuz omuzayız" dedi. Demiralay, konuşmasında "Karadeniz’den Umman Denizi’ne tek cephe" vurgusu yaptı. İsrail’in üç ayaklı saldırganlığına karşı Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in açıkladığı Üç Ayaklı Planı sundu. Filistin’deki İsrail işgalinin, Türkiye-İran-Irak-Suriye topraklarındaki İkinci İsrail kurma girişiminin ve Doğu Akdeniz’deki ABD-İsrail-Yunanistan-GKRY kuşatmasının bozguna uğratılması için geniş bir cephe kurma çağrısı yaptı. Demiralay, "Bağımsız Filistin Devleti’ni kuracağız" dedikten sonra sözlerini "KKTC’yi dünyaya tanıtacağız, söz veriyoruz" diyerek tamamladı.

KKTC’Yİ TANITALIM

TGB Genel Başkanı Dilek Çınar da konuşmasında Üç İsrail tehdidine dikkat çekti. Bölge ülkelerinin karşı karşıya olduğu tehdidi, "Emperyalizm, PKK-YPG, YPJ, PYD, DEAŞ, FETÖ gibi ürettikleri piyonları eliyle, Yunanistan gibi kendisine teslim olan ülkeleri kullanarak ve bölge ülkelerini birbirine karşı kışkırtarak birinci İsrail’i yaşatmak, ikinci ve üçüncü İsrail’i kurmaya çalışmaktadır." sözleriyle özetledi. Kınama sözlerinin ve ağıtların faydasız olduğuna işaret eden Çınar, "İşgal, zulüm, gözyaşı ancak birlik olup namlularımızı zalimlere çevirdiğimiz zaman son bulur." diyerek eylemli bir mücadele cephesi yaratılması gerektiğini vurguladı.

Büyük ozan Yunus Emre’nin "zulüm ile abad olanın akıbeti berbad olur" sözünü katılımcılarla paylaşan Dilek Çınar, "zalimleri berbad eden mazlumların birliğidir" dedi. Filistin, Suriye, İran, Irak, Lübnan, Yemen, KKTC, Rusya, Türkiye’den Çin’e kadar ABD emperyalizmine karşı mazlum milletlerin savaşının sürdüğünü vurguladı. Ortak ABD-İsrail tehdidine karşı KKTC’nin ön cephe olduğunu vurgulayan Çınar, KKTC’nin dünyaya tanıtılmasının Batı Asya cephesi için hayati önem taşıdığını söyledi. TGB’nin ve WAYU’nun daha büyük görevler için hazır olduğunu söyleyen Çınar, konuşmasını "müjdeler olsun, mazlumlar kenetleniyor! Müjdeler olsun anti emperyalist ve anti Siyonist dünya gençliği birleşiyor!" sözleriyle bitirdi.

‘DÖKÜLEN KANIN SORUMLUSU İŞGALCİ İSRAİL VE ABD’DİR’

Fetih Gençlik Hareketi Uluslararası Lideri Raed Debiy, Filistin'in özgürlüğü için vaatlerin ve içi boş sloganların ötesine geçen adımlar atmanın gerekli olduğunu söyledi. Filistinlilerin yaşamları üzerindeki Amerikan talanına ve siyonist işgal ile müttefiki ABD’nin çıkardığı savaşlar ve ürettiği felaketlere karşı yegane silahın direniş olduğunu belirtti.

Suriye'de, Yemen'de, Beyrut'ta, İstanbul'da, Şam'da, Bağdat'ta veya Libya'da dökülen her kan için ve bölgedeki savaşların, öldürmelerin ve yıkımın finansmanı ve her türlü satma ve bölme girişimlerinin sorumlusunun işgalciler ve müttefikleri ABD olduğunun altını çizdi.

‘KUDÜS KILICI’ BATI ASYA’YI AYAĞA KALDIRDI

Hamas Gençliği Başkan Yardımcısı Amjad Mizyed, konferansın denklemleri ve hesapları altüst eden Kudüs Kılıcı Operasyonunda kazanılan zaferin hemen ardından geldiğini vurguladı. Bu operasyonun, "Siyonist işgal ve arkasındaki Amerikan yönetiminin Filistin halkının kimliğini ortadan kaldırmaya ve onu teslim almaya yönelik tüm girişimleri bertaraf ettiğini" söyledi.

‘TÜM DÜNYADA DİRENİŞ’

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Gazze Sorumlusu Awad Al-Soltan konuşmasında Dünya Anti-emperyalist Dünya Gençlik Birliği'nin öncülük ettiği konferansa teşekkür ederek bununla birlikte bu konferansa katılan tüm güçlerin, emperyalizme ve siyonizme karşı direnişin sadece bölgemizde değil, tüm dünyadaki eşkâline karşı her türlü reddetme ve yüzleşmenin sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğinin altını çizdi.

‘PLANLARIN FARKINDAYIZ’

Lübnan Arap Ulusal Gençliği Yöneticisi Muhammed Mawas, ABD emperyalizminin ve siyonizmin yeni stratejilerine dikkat çekerek terör örgütleri ve etnik-mezhepçi siyasetler aracılığıyla bölge ülkelerini bölme ve istikrarsızlaştırma planlarının geçmişte başarılı olmasına karşın emperyalizme direnen Batı Asya ülkelerinin askeri ve siyasi zaferleri sonucu bozguna uğradığını söyledi. Mawas aynı zamanda İran İslam Cumhuriyeti, Suriye Arap Cumhuriyeti, Lübnan ve Filistin'deki İslami ve vatansever direniş başta olmak üzere, Filistin'e destek olan direniş ekseninin dayanışmasının önemine vurgu yaptı. “Irak'taki Haşdi Şabi, Yemen'deki kurtuluş güçleri, Lübnan’daki Ensarullah'ın ve dünyanın tüm özgür halklarının önderliğinde Türkiye, Avrupa ve Latin Amerika'daki anti-emperyalizm hareketleri bugün dünden daha güçlüdür direnişimizi desteklemektedir.”

‘RENKLİ DEVRİM TERTİPLERİNE KARŞI HAZIRIZ’

Lübnan Hizbullah Gençliği Eğitim Sorumlusu Ali Haj Hassan, Lübnan’da ve diğer bölge ülkelerinde ABD’nin büyükelçilikleri güdümündeki çeşitli STK’lar ve kitle iletişim araçları üzerinden renkli devrimler tertiplemeye çalıştığının farkında olduklarını ve bu kirli girişimlere karşı gençliğin her cephe ve alanda hazır olduğunu vurguladı. Böylece RAND Corporation ve CIA bağlantılı diğer düşünce kuruluşlarının Türkiye raporlarında bahsedilen “turuncu devrim” stratejilerinin Batı Asya ülkelerinde de geçerli kılınmaya çalışıldığı gerçeği bir kez daha ortaya çıktı.

‘YÜZYILIN ANTLAŞMASI YENİLGİYE UĞRADI’

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın gençliği olan Suriye Devrimci Gençlik Birliği Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkanı Kasem Al-Shaghouri önceki ABD Başkanı Donald Trump döneminde imzalanan ve Kudüs’ü birleşik şekilde İsrail’in başkenti ilan eden, ABD İsrail Büyükelçiliği’ni Kudüs’e taşıyan Yüzyılın Antlaşması’nın Trump’ın görevden ayrılması ve son Kudüs Kılıcı direnişi ile başarısızlığa uğradığına dikkat çekti. Suriye Devleti ve Başkan Beşar Esad’ın Filistin davasına yönelik desteklerinden örnekler veren Al-Shaghouri, Filistin direniş hareketleri ile Suriye’nin ayrılmaz bir parça olduğuna ve son dönemde Filistin direnişi ve dostları Suriye ile Lübnan’a yönelik psikolojik savaşın başarısız olacağına vurgu yaptı. Suriye Ulusal Öğrenci Birliği temsilcisi Ali Barakat ise Suriye’nin 10 yıldan bu yana bu yıkıcı terör savaşına maruz kalmasının en önemli nedenlerinden birisinin Filistin’in Suriye için taşıdığı ehemmiyet olduğunu ve Suriye’yi yıkmadan Filistin’in, Lübnan’ın ve Arap aleminin teslim alınamayacağını, kaderlerinin bir olduğunu belirtti.

‘MEVZİMİZ BİRDİR’

Yemen’de ABD-Suud saldırganlığına karşı direnen Ensarullah Gençliği’nin temsilcisi Majed Al-Washaliy ise Yemen gençliğinin de içinde bulunduğu koşulların Filistin gençliği ile benzer olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Mücadele güçlerinin ve Filistin kurtuluşunun tüm fraksiyonlarıyla kurduğu denklem bize sözün birliğini, mevzilerin birliğini ve mücadelenin birliğini kanıtlıyor. Ve Türkiye, Suriye, Lübnan, Filistin ile birlikte, bizim imajımızı yansıtan ve onurumuzu geri kazandıran ve bizi gururlandıran bu eksende katılımcılar arasında yer almaktan onur ve gurur duyuyoruz.”

BİLDİRİDE ÜÇ İSRAİL VURGUSU

Emperyalist-Siyonist Tehdide Karşı Bağımsız Filistin Devleti İçin

Tek Cephe ve Tek Yüreğiz

Bizler, 25 Temmuz 2021 tarihinde, ABD emperyalizmi ve İsrail Siyonizm’ine karşı ön cephede mücadele eden 6 ülkenin 11 gençlik örgütü olarak, çevrimiçi olarak topladığımız Konferansımızda aldığımız kararları tüm dünyaya ilan ediyoruz:

1. Bağımsız Filistin Devleti davası, hepimizin ortak davasıdır. Bizler, Filistin’in bağımsızlığı ve özgürlüğü için ülkelerimizin ve dünya gençliğini bir yumruk gibi birleştirmek üzere omuz omuza veriyoruz. Bu mücadeleyi dünyadaki tüm anti-emperyalist gençliğin ortak bayrağı yapacağımıza söz veriyoruz.

2. Filistin’in mücadelesi, yalnızca Filistinlilerin, bölge halklarının, İslam dünyasının değil; İran ve Türkiye’den Rusya ve Çin’e, Batı Asya’dan Latin Amerika’ya emperyalist sömürü ve hegemonyacılığa karşı savaşan tüm ulusların ortak mücadelesidir.

3. İsrail’in yenilgisi ve Filistin direnişinin zaferi tüm insanlığın zaferi olacaktır. Filistin'in bağımsızlığı, emperyalist dünya düzeninin yenilgiye uğratılması ve adalet ile eşitliğe dayalı çok kutuplu bir dünyanın inşası için bir dönüm noktası olacaktır. Ancak emperyalist-Siyonist şer ittifakına karşı nihai zaferimiz, ancak aynı kuşatmanın tehdit ettiği güçlerin birleşmesi ile mümkündür. Terörist İsrail varlığını durdurmak ve özgür ve bağımsız bir Filistin devleti kurmak için mazlum ulusların ortak cephesi kurulmalıdır. Filistinli çocukların, Batı Asya'da yaşayan her yaştan gencin ve tüm insanlığın parlak geleceği, bu birliği sağlama yeteneğimize bağlıdır.

4. Şimdi ufkumuzda o muzaffer günlerin ışıkları görünmüştür. Filistin direnişi her zamankinden daha güçlüdür. İsrail'in Demir Kubbesi, Kudüs'e yapılan son saldırının ardından yerle bir olmuştur. Mescid-i Aksa’dan başlayarak tüm Filistin’de ve hatta İsrail’in kontrolünde bulunan şehirlerde bile yeni bir intifada kuşağı yükselmektedir. Filistinlilerin iradesi ve kahramanca direnişi, bu kutlu mücadelenin zaferi için en belirleyici güçtür.

5. Emperyalist-Siyonist şer ittifakına karşı nihai zaferi kazanmak için aynı tehditleri göğüslemek durumunda olan güçler birleşmelidir. Terörist İsrail devletini durdurmak, özgür ve bağımsız bir Filistin devletini payidar kılmak için mazlum uluslar cephesi kurulmalıdır. Filistinli çocukların, Batı Asya’da yaşayan her yaştan gencin ve tüm insanlığın aydınlık geleceği için bu birliktelik sağlanmalıdır.

6. “Bağımsız Filistin İçin Uluslararası Gençlik Konferansı” yalnızca bir görüş alışverişi platformu değil, tüm dünya gençliğini Filistin davası bayrağı altında birleştirmek üzere kurulmuş bir eylem birlikteliğidir. Bu konferans aracılığıyla, Filistin davası için üzerinde ortaklaştığımız asgari müştereklerimizi de belirlemiş bulunuyoruz.

7. Filistin halkının kurtuluş özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini koşulsuz olarak destekliyoruz. İsrail ordusunun sürekli saldırısı ve ablukası altında bulunan Filistin direniş örgütlerinin mücadele yöntemleri meşru müdafaa haklarıdır.

8. Başkenti Kudüs olan, toprakları bütünleştirilmiş, sınırları Filistin halkı tarafından belirlenmiş ve Filistinlilerce yönetilen; tarihsel sınırları, toprakları, kıta sahanlığı ve kaynakları üzerinde tam egemen olan bağımsız Filistin devletini savunuyoruz.

9. 1948 yılında başlayan İsrail işgaliyle evlerinden edilen Filistinlilerin geri dönüş hakkının uluslararası hukukun tanıdığı bir insan hakkıdır.

10. İsrail işgalini ve ablukasını sona erdirmek için dış yaptırımlar, direnişe doğrudan yardımlar, askeri ittifaklar dahil olmak üzere devletlerimizi bu konuda adım atmaya çağırıyoruz. Bu çerçevede atılacak adımları destekleyeceğimizi bildiriyoruz.

11. Biz bölge ülkelerinin gençliği olarak ABD-İsrail saldırganlığıyla karşı karşıya olduğumuzun bilincindeyiz. Kurduğumuz birleşik cephe, yalnızca Filistin'e dönük insani bir destek faaliyeti değil, aynı zamanda emperyalizme karşı kendi vatanlarımız ve milletlerimiz için bir savunma hattıdır. Bizler biliyoruz ki Türkiye’nin, İran’ın, Suriye’nin, Lübnan’ın, Yemen’in güvenliği Filistin’in savunulmasından başlamaktadır. Bu açıdan bizi birleştiren üç ayaklı tehdidi şu şekilde saptıyoruz:

(i) Birincisi, Filistin’i işgal eden İsrail varlığının kendisidir.

(ii) İkincisi, ABD ve İsrail’in Türkiye-İran-Suriye topraklarını bölerek “İkinci İsrail’i” varlığını kurma girişimidir.

(iii) Üçüncüsü, İsrail, Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile birlikte hareket etmektedir. “Denizdeki İsrail” diyebileceğimiz Doğu Akdeniz’e kıyısı bulunan tüm ülkelerin haklarını gasp etmek ve direnen ulusları kendi kıta sahanlığına hapsetmek isteyen Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail koridorudur.

12. ABD ve İsrail’in bölge ülkelerine yönelik saldırılarına, suikastlerine, tertiplerine karşı tek bir vücut olarak karşı koyacağız. ABD ve İsrail uçaklarının Suriye topraklarına yaptığı hava saldırılarının, Golan ve kuzey Suriye’de yürüttükleri işgalin karşısındayız. ABD’nin Suriye halkının yanısıra Lübnan, İran ve Yemen halklarına da uyguladığı insanlık dışı ekonomik ambargoyu bölge ülkeleri olarak hep birlikte aşacağız.

13. Batı Asya gençliği olarak bu üçlü emperyalist-siyonist kuşatmayı dağıtmak için omuz omuza veriyoruz. Bu tehdidi yenerek Orta Asya’da, Doğu Asya’da, Latin Amerika’da, Doğu Avrupa’da emperyalizmin daha da güçsüzleşmesini sağlayacağız. Dünyanın anti-emperyalist gençliği, tam da bu yüzden Filistin davasında birleşmektedir ve bu birlik bir çığ gibi büyüyecektir.

14. Önümüzdeki dönem, Bağımsız Filistin İçin Uluslararası Gençlik Konferansı’nın kurucu bileşeni gençlik örgütleri olarak;

(i) Bölgemizde ve kendi ülkelerimizde ABD ve İsrail varlığına, işgallerine, saldırganlığına ve provokasyonları protesto gösterileri ile karşılık vereceğiz.

(ii) İntifadalarına ve özgürlük savaşlarına destek olarak Filistin direnişiyle dayanışma içinde olacağız ve direniş hakkında kendi ülkelerimizin kamuoyunu doğru bilgilendireceğiz.

(iii) Ülkelerimizdeki siyasi partiler, kitle örgütleri, sendikalar ile diyalog içinde olmak ve Filistin davasını topluma yaymak için yerel komiteler oluşturacağız. Bu komiteler, yerel kurumların öneri ve katkılarını alacak ve Konferansın gündemine taşıyacaktır.

(iv) Düşmanın en büyük silahı bizi birbirimize düşürmeyi amaçlayan fitne ve fesat girişimleridir. Fitnecilerle amansız bir şekilde mücadele edeceğiz.

15. Bizi milliyet, ideoloji, din ve mezhep üzerinden bölemeyecekler. Bundan sonra hiçbir güç Batı Asya’da emperyalizme ve siyonizme direnen gençliğin birlikteliğini engelleyemeyecektir. Bizim en büyük gücümüz, haklı davamıza dayanan kardeşliğimiz ve dayanışmamızdır. Bağrından çıktığımız milletlerimize, kadim Afrika-Asya uygarlığına ve insanlığa duyduğumuz güvendir.

16. Dünya Anti-Emperyalist Gençlik Birliği (WAYU) çatısı altında gerçekleşen Bağımsız Filistin İçin Uluslararası Gençlik Konferansı, bu sonuç bildirisiyle birlikte bir iş birliği platformu olarak kurulmuştur ve daha da genişleyerek düzenli aralıklarla toplanmaya devam edecektir. Bundan sonraki konferans önümüzdeki Kasım ayında Türkiye Gençlik Birliği’nin ev sahipliğinde Türkiye’de fiziki olarak toplanacaktır. Bütün imzacı örgütler, bugünden itibaren işbu bildiride ifade edilen görüşler çerçevesinde ulusal ve uluslararası eylemler ve ortak çalışmalar yapma noktasında kendilerini yükümlü sayacaklardır.

İmzacı Örgütler:

Filistin, El-Fetih Gençlik Hareketi

Filistin, Hamas Gençliği

Filistin, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Gençliği

Türkiye, Vatan Partisi Öncü Gençlik

Türkiye, Türkiye Gençlik Birliği

İran, BESIC Gençliği

Lübnan, Hizbullah Gençliği

Lübnan, Arap Ulusal Gençliği

Suriye, Suriye Devrimci Gençlik Birliği

Suriye, Suriye Ulusal Öğrenci Birliği

Yemen, Uluslararası Yemen Gençlik Forumu

KIRMIZI BEYAZ’IN ‘FİLİSTİN’ SAYISI

Türkiye Gençlik Birliği’nin yayın organı Kırmızı Beyaz dergisinin 55. sayısı “Filistin Davası Türkiye Davası” kapağıyla çıktı. Dergiye ulaşmak için 0542 652 91 62 numaralı telefonu arayabilirsiniz.

WAYU NEDİR?

Türkiye Gençlik Birliği ve Vatan Partisi Öncü Gençlik’in öncülüğünde 2014’te İstanbul’da kurulan WAYU, 2018’deki ikinci kurultayından bu yana 6 kıtadan, 25 ülkeden, 40 anti-emperyalist gençlik örgütünü temsil ediyor. WAYU’nun Genel Sekreterliğini, TGB Genel Başkan Yardımcısı Işıkgün Akfırat yürütüyor.

Sonraki Haber