Batı istihbaratından Sırbistan İçişleri Bakanı’na tehdit ve şantaj

Sırbistan İçişleri Bakanı Vulin, büyük bir Batılı istihbarat teşkilatı tarafından ‘ajanlık teklifi, tehdit ve şantajla’ karşılaştığını duyurdu. Vulin, Rusya ve Çin dostluğu sebebiyle hedefte olduğunu vurguladı. ‘Canım pahasına ülkemin çıkarlarını savunacağım.’ dedi.

Sırbistan İçişleri Bakanı Alexander Vulin, Rusya ve Çin’le iyi ilişkileri savunduğu için “dünyanın en büyük istihbarat örgütlerinden birisinden ajanlık teklifi, şantaj ve tehdit aldığını” duyurdu. Devlet Başkanı Aleksandar Vucic liderliğinde Batı’dan estirilen Rusya düşmanlığı rüzgarına direnen Sırbistan, Moskova’yla hem savunma sanayi hem de ucuz doğal gaz ve petrol alımı konusunda anlaşmaya yöneldi. Çin’le ilişkilerini de “stratejik işbirliği” ve “çelik bir dostluk” olarak tanımlayan Vucic hükümeti, uzun süredir ABD’nin ve Atlantikçi Avrupa liderlerinin hedefindeydi. NATO karşıtı açıklamalarıyla öne çıkan Sırbistan İçişleri Bakanı Vulin de Batı istihbaratı tarafından tehdit ve şantaj aldığını açıkladı.

EN BÜYÜK İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİNDEN BİRİ

İçişleri Bakanı Vulin’in geçen hafta Pink televizyonunun canlı yayınında verdiği bilgi, Sırbistan gündemine bomba gibi düştü. Rusya ve Çin tutumu nedeniyle büyük bir istihbarat servisi tarafından tehdit aldığını duyuran Vulin, şöyle konuştu: “Dünyanın en büyük istihbarat örgütlerinden biri, belki de en büyüğü, bana duruşumun kabul edilemez olduğunu söyledi. Eğer takip ettiğim siyaseti terk etmezsem artık hükümetin parçası olamayacağımı ve beni karalamak için kesinlikle her şeyi yapacaklarını belirterek beni tehdit etti.” Vulin istihbarat örgütünün adını açıkça söylemese de Sırp basınında ABD’li CIA ile İngiliz MI6’in adları verildi.

‘CANIM PAHASINA DİRENİRİM’

“Siyasi kariyerimi yaşatmak için bana sundukları tercih bu yabancı istihbarat servisi için çalışmaktı.” diyen Vulin, “hayatına mal olsa bile” herhangi bir yabancı ajanla işbirliği yapmayı kesinlikle reddettiğini söyledi. Vulin, “Sırp halkı, Sırp devleti dışında kimseye çalışmadım, çalışmam. Bütün Sırpların Başkanı Aleksandar Vucic dışında kimseye sadakatle bağlanmam.” ifadelerini kullandı. Gelecek haftalarda Batı’nın denetimindeki medyada bir karalama kampanyası başlamasını beklediğini dile getiren Vulin, hiçbir şeyin Sırbistan’ın tarafsız duruşunu bozamayacağını, dış baskıya rağmen Rusya ve Çin’le iyi ilişkilerini sürdüreceklerini ilan etti. Devlet Başkanı Vucic de Rus yaptırımlarına katılmayı reddettikleri için Batı’dan yoğun baskı gördüklerini birkaç defa açıklamıştı. Vucic, Rusya’yla dostane ilişkilerin hem Sırbistan halkının talebi hem de ülkenin çıkarına olduğunu söylemişti.

‘NATO’NUN PİYONU OLMAYACAĞIZ’

İçişleri Bakanı Vulin, Ukrayna Savaşı başladıktan sonra Batı’nın gözünde “sicili kabartan” önemli çıkışlar yaptı. Vulin, temmuz başında bir televizyon programında Sırbistan’ın Rusya’ya karşı “NATO piyonu” olmayacağını söyledi. Batı’nın Belgrad’a baskı yapmak yerine 1999’daki NATO bombardımanları için “özür dilemesi gerektiğini” ifade ederek şimşekleri üzerine çekti. Vulin bu konuşmada “Batı’nın Rusya’yla çatışmasının parçası olmak istiyor muyuz? Rusya’nın bize arka çıktığı onlarca yılı birden unutacak mıyız? Yüzlerce yıldır süren Slav kardeşliğini birden unutmamız mı bekleniyor?” diye sordu. Vulin, Sırbistan’ın “tüm ulusların” toprak bütünlüğüne saygılı olduğunu söyledikten sonra “Avrupa Birliği’nden farklı olarak uluslararası hukuka da saygılıyız.” ifadelerini kullandı. ABD ve müttefiklerinin Kosova’nın bağımsızlığını tanıyarak Sırbistan’ın egemenlik haklarını çiğnediğini söyledi.

‘RUSYA VE ÇİN, BATI’YA DEĞİL BİZE SAYGI DUYUYOR’

Vulin, bir ay önce de Sırbistan’a baskı yapan Batı’nın “kendi günahlarından arınmaya” çalıştığını söylemiş ve “Batı ve müttefiklerinde ahlaktan başka her şey var.” demişti. Sırbistan’ın Rusya’yla olan “yakınlığını ve işbirliğini” bozmak gibi bir niyeti olmadığını açıklayan Vulin, “Batılı oy hakkı ve demokrasi savunucularının aksine ‘despot’ Rusya ve Çin hiçbir zaman bizden ABD ve AB’ye yaptırım uygulamamızı istemedi ve seçimlerimize saygı duydu.” ifadelerini kullandı. Rusya’nın Ukrayna’da yenilmesinin “en son isteyecekleri şey” olduğunu belirten Vulin, bu nahoş kriz çözüldükten sonra Rusya’yla işbirliğini eskisi gibi geliştirmeye devam edeceklerini ilan etti.

DARBEYE KARŞI UYARMIŞTI

İçişleri Bakanı Vulin, bu yılın nisan başında ise ABD’nin ülkesinde “Ukrayna’daki Maidan benzeri” bir darbeye kalkışabileceği yönünde uyarıda bulundu. 3 Nisan’da yapılan seçimlerde Devlet Başkanı Aleksandar Vucic, en yakın rakibine 40 puandan fazla fark atarak yüzde 60 oyla ezici bir galibiyet almıştı. Vulin, bu sonuçlardan rahatsız olan ABD’nin “Batı yanlısı siyasi partileri kullanarak bir iç kargaşayla Maidan benzeri darbeye” yeltenebileceğini söyledi. Vulin, Batı yanlısı partilerin “mali ve siyasi olarak cesaretlendirildiğini” belirtti. Batılı analizcilerin “Sırbistan’ın yeni bir Maidan’a ihtiyacı var.” yönünde yazılar yazdığını aktardı.

Vulin, Maidan’da yaşananları ise şöyle anlattı: “Maidan, Ukrayna’nın demokrasisini kaybettiği ve Sağ Sektör gibi neonazi örgütlerden haydutların seçilmiş meşru hükümeti devirip kendi yönetimlerini kurdukları yerdir.” Vulin, Sırbistan’ın Rusya karşıtı yaptırımlara katılmamasının Batı’da ciddi bir rahatsızlık uyandırdığını belirterek “Evet, bağımsızlığımıza meydan okunacaktır. Ve evet, bizim için yeni Maidanlar hazırlayacaklar. Bağımsızlığımız için mücadele etmemiz gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Devlet Başkanı Vucic de ülkesinin Rusya’ya karşı ABD’den etkilenmeyen bağımsız duruşu sebebiyle “Avrupa’daki son özgür ulus” olduğunu söylemişti. Sırbistan, Ukrayna Savaşı başladıktan sonra Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’u ağırlayan tek Avrupa ülkesi oldu.

Vucic, Çin Komünist Partisi’nin 100. Yıl kutlamasına katılan liderlerden biri olmuş ve “ÇKP’den öğreneceğimiz çok şey var.” demişti. Sırp lider Kuşak ve Yol Girişimi’nin de “küresel istikrarı ve refahı artırdığını” söylemişti.

Sonraki Haber