BioNTech'in kurucu ortağı Dr. Türeci: Her yıl aşı olmak gerekebilir

Türk bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci çiftinin başında olduğu Alman BioNTech firmasının Pfizer ortaklığında geliştirdiği koronavirüs aşısı çığır açarken, Türeci, "Aşıdan sonra virüse karşı bağışıklık zaman içinde azalıyor. Mevsimsel gripte olduğu gibi yıllık aşılar olunabilir" dedi.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısının geliştiricilerinden BioNTech firmasının kurucu ortağı ve baş tıbbi sorumlusu Dr. Özlem Türeci, "Aşıdan sonra virüse karşı bağışıklık zaman içinde azalıyor. Mevsimsel gripte olduğu gibi yıllık aşılar olunabilir" dedi.

Türeci, ABD merkezli bir televizyon programına konuk olarak katıldı. ANKA’da yer alan habere göre, Pfizer şirketi ile geliştirdikleri Covid-19 aşısının üçüncü dozunun da yapılmasına ihtiyaç duyulabileceğini söyleyen Türeci, "Aşıdan bir süre sonra virüse karşı bağışıklığın azaldığını" bildirerek, "Mevsimsel gripte olduğu gibi yıllık aşılar olması gerekebilir" diye konuştu.

Pfizer’ın Yönetim Kurulu Başkanı Albert Bourla, geçen haftalarda "En geç 12 ay içinde üçüncü doz koronavirüs aşısının" yapılması gerektiğini söylemişti. Moderna'nın üst düzey yöneticilerinden Corinne M. Le Goff da geçen hafta destekleyici aşı dozunun gelecek yıl uygulanacağını belirtmişti.

ALMANYA'DAN EN BÜYÜK DEVLET NİŞANI

Geçtiğimiz ay BioNTech'in kurucuları Prof. Dr. Uğur Şahin ve Özlem Türeci'ye canlı yayınla birlilte Almanya’nın en üst düzey devlet madalyası olan Yıldızlı Liyakat Nişanı verildi. Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Şahin ve Türeci'ye madalyalarını Berlin'in Bellevue Sarayında bir törenle takdim edilirken, törene Şansölye Angela Merkel de katıldı.

Steinmeier, "Çığır açan keşfiniz insanların hayatını, geçim kaynaklarını kurtarıyor, sosyal, ekonomik ve kültürel hayatta kalmamızı sağlıyor" dedi. "Aşı olan insanlarla, günlük yaşama, özlediğimiz hayata ve sevdiğimiz insanlara doğru küçük bir adım atabiliriz." dedi.

Prof. Dr. Şahin, "İlaç üreticilerinin ve hükümetlerin amacı, aşı geliştirildikten sonraki üç ay içinde tüm dünyayı aşılayacak üretim kapasitesine sahip olmak gerekir" diyerek, mevcut aşı kampanyalarının durumu göz önüne alındığında, küresel nüfusun büyük bir kısmının hala aşı beklediğini, bunun iddialı bir hedef olduğunu ve oraya ulaşabilmek için kamu-özel ortaklığının gerekliliğini öngörmüştü.

Sonraki Haber