Brüksel'de Latin Amerika'yı ikna zirvesi
AB-CELAC (Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu) 3. Zirvesi 17-18 Temmuz tarihlerinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlendi. Zirve, AB ile Latin Amerika ülkeleri arasında 2015’ten beri gerçekleştirilen ilk büyük kapsamlı temas oldu.
AB, ÇİN’E ALTERNATİF OLMA ÇABASINDA
Zirvede en çok öne çıkan başlık AB’nin Latin Amerika ve Karayip ülkelerine yönelik yeni yatırım planı oldu. AB, CELAC ülkelerine 2027 yılına kadar yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm, insani kalkınma ve sağlık alanlarında 45 milyar avro yatırım yapacak. AB-LAC (Latin Amerika ve Karayipler) Küresel Geçit (Global Gateway) Projesi kapsamında hazırlanan yatırımların destekleyeceği alt başlıklar biyoçeşitlilik, doğal kaynaklar, yenilenebilir enerji, yeşil hidrojen, tarımsal üretim ve kritik hammaddeler olacak. Projenin, Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi’yle rekabet etmek amacıyla ortaya atıldığı iddia ediliyor. CELAC bölgesinde 350 milyar dolar civarında Çin yatırımı bulunuyor ve Çin bugün, CELAC’ın ikinci büyük ticaret ortağı konumunda.
ULUSAL ÇIKARLARDAN TAVİZ YOK
Zirvede konuşma yapan Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, koronavirüs pandemisinin etkilerinin, Ukrayna savaşının ve Çin'in yurt dışında artan atılganlığının AB ve CELAC için ortak problemler olduğunu ifade etti. Devamında, “temiz hidrojenden kritik hammaddelere, yüksek performanslı veri kablosu ağından en gelişmiş mRNA aşılarının üretilmesine kadar 135'ten fazla proje”nin planlandığına dikkat çekti.
Yeşil dönüşümün ve iklim krizinin önemi tüm ülkelerce kabul edilmekle birlikte, CELAC ülkeleri bütün ülkelere aynı anda uygulanacak bir reçete olmadığını ve iklim değişikliğinin yükünün, ülkelerin kapasitelerine göre paylaştırılması gerektiğini ortak bildiride ifade ettiler. Zirve sonunda yayınlanan ortak bildiride gıda güvenliği, yoksulluk, bölgeler arası eşitsizlik, tedarik zinciri bozulmaları ve yükselen enflasyon gibi alanlarda ülkeler arası iş birliğinin artırılacağı vurgulandı. Bunun yanında, iklim değişikliğiyle mücadelenin eşitlik ve ortaklık ilkelerine göre yürütüleceği ancak bu yapılırken farklı sorumlulukların ve ülkelerin göreli kapasitelerinin dikkate alınacağı ve tüm bunların ulusal özgünlüklerin ışığında yapılacağı ifade edildi. Gelişmekte olan ülkelerde yeşil dönüşümün desteklenmesi amacıyla, gelişmiş ekonomilerin 2025 yılına kadar yılda 100 milyar dolarlık finansal destek sağlaması kararlaştırıldı.
AB’NİN HAMMADDE ARAYIŞI
Avrupa Birliği aynı zamanda bu anlaşmalar yoluyla tedarik zincirinde ve kritik hammaddelerde Çin’e olan bağımlılığını azaltmayı hedefliyor. Bu açıdan dünya lityum rezervinin yüzde 85’ine sahip olan Latin Amerika, AB’nin kritik hammadde tedariki açısından oldukça önem taşıyor. Bolivya (39 milyon ton), Şili (19,9 milyon ton) ve Arjantin (12 milyon ton) dünyanın en çok lityum rezervine sahip üç ülkesi konumunda. Şili ile AB, sürdürülebilir hammadde tedariki konusunda anlaşma imzaladı. Bununla birlikte AB, Şili’ye yenilenebilir hidrojen sektöründe yapılacak yatırımlar için 100 milyon avroluk kredi açma taahhüdünde bulundu. Benzer bir anlaşma, hammadde sektörünü içermemekle birlikte, iklim ve temiz enerji alanlarında Arjantin ile AB arasında da imzalandı.
KÜBA VE UKRAYNA
Bildiride ülkeler ayrıca Küba'ya uygulanan ambargoların sona erdirilmesi gerekliliğine ilişkin 3 Kasım 2022 tarihli BM Genel Kurulu Kararı'na istinaden, sınır ötesi etkili yasa ve düzenlemelere karşı olduklarını yeniden ifade ettiler. Ayrıca taraflar Ukrayna savaşı konusunda, barıştan yana olduklarını ve diplomatik çabaları desteklediklerini açıkladılar. Bu açıklamanın, AB’nin zirvedeki Rusya’yı düşmanlaştıran söylemlerinden farklı olarak Rusya’ya yönelik bir yaptırımı ya da doğrudan talebi içermemesi dikkat çekti. AB, Latin Amerika ülkelerinden bu konuda beklediğini alamadı.