Burdurlular tarlasını istiyor

Burdur'da belediyenin parselasyon uygulamasında usulsüzlük iddiası ile yargıya başvuran köylüler, savcılığın 'kovuşturmaya yer yok' kararına tepki gösterdi. Köylüler, 'Haksız şekilde elimizden alınan tarlalarımızı, para karşılığında geri vermeyi teklif ediyorlar.' iddiasında bulundu

Burdur Belediyesi tarafından 2019 yılında yapılan parselasyon uygulamalarında usulsüzlük yapıldığı iddiası üzerine İçişleri Bakanlığının verdiği soruşturma izni sonrası savcı, kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Buna tepki gösteren mağdur vatandaşlar, mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirterek arsalarını geri alacaklarını belirttiler.

Savcılığın “kovuşturmaya yer olmadığına” ilişkin 12 Ocak tarihli kararında, yapılan tahsis işlemlerinin imar mevzuatı ve yönetmelik esaslarına uygun olduğu, şüphelilerin görevlerine aykırı bir davranışlarının bulunmadığı, mağdur edecek haksız menfaat sağlama durumunun olmadığı, müştekilerin haksız şekilde para istediği iddialarının ise doğru olmadığı belirtildi. Aydınlık’a konuşan “Burdur 18 uygulamaları” mağduru köylüler, ekmek kapısı olan tarlalarının haksız şekilde ellerinden alındığını, belediyenin haritacısının arsaları para karşılığında geri verme teklifinde bulunduğunu iddia ettiler.

‘BAĞIRIYORUZ SESİMİZİ DUYAN YOK’

Mağdurlardan İsmail Arar, tarım ve hayvancılıkla uğraştığını, belediyenin el koyduğu arsaların ekmek tekneleri olduğunu söyledi. Arar, eşinin de ayrıca mağdur olduğunu belirterek sonuna kadar mücadele edeceklerini kaydetti. Arar, Burdur 18 uygulamaları sürecinde yaşadıklarını şöyle aktardı:

“Benim evim yoldan 15 metre falan içeride. Bizi ön cephelerden aldılar. Arka cepheye attılar. İmar Müdürü olsun, belediye başkanı olsun görüştürmediler bizi. Benim bir dünya zararım var. Annemin evi komple yola gidiyor. Biz mağdur olduk, ağlıyoruz, bağırıyoruz, ama sesimizi duyan yok.

“Nasıl oluyorsa bizden alıyor yerleri. Annemin iki tarlası vardı ana yolun üzerinde. Onu aldı. Bir kuruş para vermeden başkasına verdi. Orada bir parça daha yerimiz vardı. Bizden 650 milyar para istedi, arsanın bir tanesine. Biz kendi arsamızı parayla alacak olduktan sonra ne anlamı var?

“Şimdi belediye kendine göre bir şeyler yaptı. Başkasına parselledi. Başkası da başkasına satıyor. Adam geldi duvar ördü etrafına. İçini depo gibi kullanıyor. Her gün annem görüyor. 80 yaşında ağlamaktan kadının gözleri helak oldu. Bunun peşini bırakmayacağım.”

‘PARA VERİP GERİ ALDILAR’

Arar’ın eşi Birgül Arar, bazı mağdur köylülerin para karşılığı arsalarını geri aldığını da ekleyerek şunları iddia etti:

“Arsa sahiplerinden para istediler geri vermek için. Birisi para verdi ama vermedim diyor. Sonra bir tanesi 40 bin lira para verdi. Vermedim diyor. Biri 110-120 bin lira verdi. Mağdurlardan biri kalp krizi geçirdi, öldü. Sadece yerini kurtarmak istiyordu. Korkuyorlar paramız, arsamız gidecek diye. Ön taraflar için ‘40 bin verin, arsanızı geri alın.’ deniliyor. Parayı vermediğimizden bize ön taraf kalmadı.”

‘DELİL SORDULAR MAKBUZ SUNDUK’

Mağdur köylülerden İsmail Kurnaz, savcılığın iddialara yönelik delil istemesi üzerine ödeme makbuzları sunduklarını ancak buna rağmen takipsizlik kararı çıkmasına tepki gösterdi. Kurnaz şunları ifade etti:

“Parsellemede arsaları ellere (yabancılara) veriyor. En köşe arsaları Antalyalı müteahhitlere veriyorlar. 5 tane, 10 tane, 20 tane yol kenarındaki kaliteli arsaları ona tapu etmişler. Parsel parsel tarlalarımızı alıyorlar. Kalan bu parseller de 3 metre, 5 metre, 10 metre geriden. En kaliteli olanlar, 1-2 trilyonluk arsalar hep elimizden alındı. Ve sattılar da. Ya bir de adam iki tane cip aldı. Savcı Bey bana dedi, delil getir, para delili de sunduk. Makbuzu delil de sunduk. Öğretmenevinde toplantısı yapıldı, profesörler geldi. Gelmedik insan kalmadı. Şimdi bu savcıya ne etmek lazım? Ona sinirleniyoruz.”

ŞAHİT GÖTÜRDÜK TAKİPSİZLİK ÇIKTI

Mağdur köylülerden Ulviye Korkmaz ise, iddialara yönelik istenen delilleri şahitlendirdiklerini ve savcıya götürdüklerini ancak hiçbir sonuç alamadıklarını aktardı:

“İki parselimizi de sattılar. Gittim belediyeyle konuştum. Zaten ‘Her taraftan yol giriyor’ dedim. Tamam park olarak alın bari dedim. Ama niye alıp da satıyorsunuz? Bana belediyedeki imar işlerindeki adam, ‘Arsaların orası iyi değil mi, orayı soruşturuyorsunuz.’ dedi. Ben de ‘Siz iyi diye mi aldınız, sattınız orayı’ dedim. ‘Bunu düzeltmezseniz Ankara'yı başınıza yıkarım sizin’ dedim. Mücadele ettik ama vermediler, sattılar. Böyle şahitlendirdik, mahkemelere düştük. Para veren şahitleri topladık. Senet verenleri topladık. Ama savcılık takipsizlik karar veriverdi işte.”

CUMHURBAŞKANINA ÇAĞRI

Burdur Sivil Toplum Platformu Başkanı Kemal Arslan, mağdurların sesini duyurmak için 4 yıldır mücadele ettiklerini vurgulayarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı göreve davet etti. Arslan şunları söyledi:

“Burdur Belediyesinin özel çalışan bir harita mühendisi eliyle 2018-2019 yıllarında Bağlar Mahallesinde yaptırdığı 720 parseli kapsayan 18 Uygulamasında yaşanan usulsüzlüklere ilişkin yurttaşların feryatlarının karşılık bulamaması sonucu Platformumuz bu mücadeleyi sahiplendi. 9 Şubat 2020'de düzenlediğimiz çalıştayla başlayan ve iğne ile kuyu kazarcasına sürdürdüğümüz hak arama mücadelesinde 3 yılı geride bıraktığımız bu günlerde bu kez de Cumhuriyet Başsavcılığının rutin olarak tanımladığı, bizim sürecin uzaması olarak değerlendirdiğimiz bir siyasi müdahaleyi daha yaşamaktayız.

“Usulsüz uygulamanın 4, başlatılan hukuk mücadelesinde 3. yılın aşıldığı halde yargılamanın başlatılamamış olmasını, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’in görev süresinin uzatılması olarak değerlendiriyoruz.

“Burdur’da çıkar işbirliğinin partiler üstü bir ittifakla yürütüldüğü bu olayın, yargısal sürecine yapılan müdahalenin önlenmesi için Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı göreve davet ediyor, geciken adaletin adaleti sağlamayacağı gerçeğini bir kez daha hatırlatıyoruz."

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI SORUŞTURMA İZNİ VERMİŞTİ

Burdur 18 uygulamalarına İçişleri Bakanlığının soruşturma izni vermesi üzerine Burdur Belediyesi itirazda bulunarak konuyu Danıştay’a taşımıştı. Danıştay 1. Dairesi, 21 Nisan 2022 tarihinde verdiği kararda Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ve diğer belediye yetkilileri hakkında verilen soruşturma iznine yapılan itirazı reddetmişti. Danıştay kararının ardından Burdur Cumhuriyet Savcısı, 12 Ocak 2023 tarihinde kovuşturmaya yer yok” kararı verdi.

OTOGAZ SOYGUNUYLA GÜNDEME GELMİŞTİ

Rekabet Kurumu, Burdur Belediyesine “Kartel oluşturmaktan” 20 Ocak 2020’de ceza verdi. Belediyenin BAHTAŞ ve BİMTAŞ üzerinden otogazı Burdurlulara pahalı fiyattan sattığı ortaya çıktı. Burdur Belediyesi, iştirakleri olan “BAHTAŞ” ve “BİMTAŞ” ile toplamda 10 şirketin kartel oluşturarak otogazı halka litrede 65 kuruş fazla sattığı saptandı. Belediyenin mağdur ettiği Burdurlulara sadece Vatan Partisi destek verdi. Dönemin Vatan Partisi Basın Bürosu Başkanı Osman Erbil, Burdur Beledisine tepki göstererek, “Halka ucuz hizmet sunmak iddiasıyla kurulan Burdur Belediyesi’nin iştirakleri, kişiye özgü sermaye şirketleri gibi kâr hırsıyla hareket etmiş ve kâr hırsı kartel olmaya kadar varmıştır. Bu olay bir skandaldır! Söz konusu karar, Burdur Belediyesi’nin halkı açıkça soyduğunu gösteriyor.” demişti.

Sonraki Haber