Cahit Kayra anısına kitap
CÜNEYT AKALIN
Bürokrat, siyasetçi, yazar Ö. Cahit Kayra’yı 2021 in başında kaybettiğimizde, 105. yaşını sürüyordu üstat. Aramızdan ayrıldığında “en yaşlı CHP’li”, “en yaşlı mülkiyeli” sıfatını taşıyan Kayra seçkin bir aydın, Cumhuriyet döneminin önemli bir tanığıydı.
Genç Cumhuriyet’in bir yandan siyasal sistemini oturtmaya çalışırken tuğla tuğla inşa ettiği maliye bürokrasisinin emektarlarındandı. Aslında bir başyapıt olan ancak kıymeti bilinmeyen “38 Kuşağı” kitabında (İş Bankası Yay.) ilk bürokratların çektiği sıkıntıları çok yönlü anlatır.
Ankara’daki bürokrasi yıllarından sonra İstanbul’a yerleşen, Cahit Kayra yaşamının son yıllarını ikamet ettiği Kadıköy Moda’da geçirdi. Evde çalışır, akşamüstü hava almaya çıkar, Kadıköy kalabalığına karışır, şöyle bir havayı koklar, gözlemler yapar, dostu Melih Sezer’in eczanesine uğradıktan sonra çevre edindiği Tarihçi Kitabevine uğrardı. Orada arkadaşları, dostları ile buluşur, sohbetlere katılır, bazen anlatır, çoğu kez dinlerdi. Kayıt tutulsa, zengin düşünsel malzeme sağlayabilecek olan bu söyleşilerin çoğu, ne yazık ki, uçup gitti. Ancak belleklerde kalanlar da vardı, kuşkusuz.
Kayra’nın Tarihçi Kitabevindeki söyleşilerine katılan dostları, en azından bazı anılarını kâğıda dökerek, üstadı yaşatmak istediler. Cahit Kayra, Anılar kitapçığı bu kaygıdan doğdu. Kayra’nın söyleşilerine mekân sağlayan Tarihçi kitabevi dostlarının anılarını basmayı üstlendi.
Kayra’nın oğlu Sinan’ın aile albümünden çıkardığı fotoğraflarla zenginleşen Anılara İdil Biret’den, Buket Uzuner’e, gazeteciler Melih Aşık’tan Mine Kırıkkanat’a, Prof. Bilsay Kuruç’tan, Prof. Birgür Sönmez’e, Murat Katoğlu’na, Hilmi Yavuz’a vb. uzanan ünlüler ve semtten dostları katkıda bulundular.
Birçok başka dostundan (Örneğin; Mina Urgan, Cemal Süreya, Melih Cevdet Anday vb.) anılarını istemek, öteki dünyaya daha önce göçtükleri için mümkün olmadı, onlar sadece görüntüleri ile anıldı.
Cahit Kayra, Anılar kitapçığı, asırlık çınarın anısına layık oldu mu? Yanıtı kolay olmayan bir soru. Hatta, hayır demek daha kolay, daha doğru. Ancak, tarihi bir dönemde (Kıbrıs Harekâtı, CHP-MSP Koalisyonu, 1974) bakanlık yaptığı CHP’ye, yönetim kurulu üyeliği yaptığı İş Bankası’na, kültür hayatına katkıda bulunduğu İstanbul Belediyesi’ne düşen bir görevi sevenlerinin yerine getirmesi, “buna da şükür” dedirtti dostlarına.